03 Haziran 2023
14 Zi'l-ka'de 1444
halveti
MENÜ
SOHBETLER HAZRET-İ MUHAMMED'IN
(S.A.V) HAYATI
SEVGİLİ PEYGAMBERİM KUR'AN-I KERİM İLMİHAL İSLAM VE TOPLUM 40 HADİS HADİS-İ ŞERİFLER OSMANLICA SÖZLÜK RÜYA TABİRLERİ BEBEK İSİMLERİ POSTA KODLARI ABDÜLKADİR BİLGİLİ
(SEBATİ) DİVANI
NİYAZİ MISRİ DİVANI HİKMETLİ SÖZLER KUR'AN-I KERİM ÖĞRENİYORUM KUR'AN-I KERİM (SESLİ ve YAZILI) SESLİ ARŞİV İLAHİLER
İSLAM ve TASAVVUF
TASAVVUFUN TARİFLERİ TASAVVUFUN DOĞUŞU TASAVVUFUN ANADOLU'YA GİRİŞİ HALVETİLİĞİN TARİHİ HALVETİLİĞİN TARİHİ GELİŞİMİ HALVETİLİĞİN TÜRK TOPLUMUNDAKİ YERİ HALVETİYYE SİLSİLESİ PİRLERİMİZİN HAYATLARI MEHMET ALİ İŞTİP (VAHDETİ) ABDÜLKADİR BİLGİLİ (SEBATİ) İBRAHİM GÜLMEZ(KANÂATÎ)
EHLİ - BEYT
EHL-İ BEYT KİMDİR? EHL-İ BEYTİ SEVMEK
RESÛLULLAH'I SEVMEKTİR
EHL-İ BEYT EMANETİ RESÛLULLAH'TIR EHL-İ BEYTİN HALİ NUH'UN GEMİSİ GİBİDİR EHL-İ BEYT OLMAK HEM NESEBİ HEMDE MEZHEBİDİR
ONİKİ İMAMLAR
HZ. İMAM ALİ K.A.V RA HZ. İMAM HASAN-I (MÜCTEBA) HZ. İMAM HÜSEYİN-İ (KERBELA) HZ. İMAM ZEYNEL ABİDİN HZ. İMAM MUHAMMED BAKIR HZ. İMAM CAFER-İ SADIK HZ. İMAM MUSA-İ KAZIM HZ. İMAM ALİYYUL RIZA HZ. İMAM MUHAMMED CEVAD (TAKİ) HZ. İMAM ALİ HADİ (NAKİ) HZ. İMAM HASAN’UL ASKERİ HZ. İMAM MUHAMMED MEHDİ






Rüyada Altın Renkli Ayakkabı Giymek





A B C D E F G H İ J K LM N O P R S T U V W X Y Z




  1. Rüyada altın renkli ayakkabı giymek tabiri

    Rüyada altın renkli ayakkabı giymek bu sayede kötü halden iyi hale geçeceğine, yeni işler konusunda büyük adımlar atılacağına, çok büyük mutluluklar ve sevinçler duyacağına, sevdiği insanlar için tüm imkanlarını seferber edeceğine, şöhret ve itibar kazanacağına, sorunların ardından çok büyük bir başarıya kavuşulacağına, tabir edilir.

    Ayrıca rüyada altın renkli ayakkabı giymek aşkı bulup çok mutlu ve huzurlu bir hayat süreceğine, işi en doğru şekilde yönetmeyi başaracağına, olayları çok daha kolay kavrar ve çözer hale geleceğine, beraberliklerde hayal edilenden daha fazla mutlu olunacağına, girdiği tüm işlerden alnının akıyla çıkacağına ve kendisine hedef olarak koyduğu noktayı çok çalışarak ve azim göstererek kısa zaman içinde geçeceğine, yorumlanır.

    • sevilen kişiler ile çok güzel günler geçirileceğine tabir edilir.
    • güzel ve rahat bir hayat sürüleceğine delalet eder.
    • aile hayatına adım atılacağına alamet eder.
    • düzeltmeye çalıştıkça daha da bozulacağına yorulur.

    Dini olarak Rüyada altın renkli ayakkabı giymek tabiri

    Dini olarak rüyada altın renkli ayakkabı giymek bir sebeple iyiliğin ve hayrın kendisini her daim bulacağına, her günün kendisine daha büyük keyif vereceğine, eline geçen fırsatları çok iyi bir şekilde değerlendirerek kimsenin yapmak istemeyeceği ancak çok kazanç getirecek çalışmalara imza atacağına, araba ya da ev alma konusunda bazı adımlar atılacağına, yeni çalışmalar ortaya konacağına, delalet eder.

    Psikolojik olarak Rüyada altın renkli ayakkabı giymek yorumu

    Psikolojik olarak rüyada altın renkli ayakkabı giymek umutsuzluğa kapıldığı bir anda müjdeli haberler alarak moralinin eskisinden daha iyi olacağına, eğer bu durum başarılı olursa rüya sahibi ile tanıdığı arasında çok büyük bir bağ kurulacağına, dost ve akrabaların sıkıntılarına çözüm bulunacağına, umutlarının çoğalacağına, sorunların kısa sürede aşılacağına, içindeki sıkıntının ve ağırlığın ortadan kalkacağına, yardımsever ve iyi kalpli bir kişi ile evlilik yoluna adım atılacağına, işaret eder.

  2. Altın Renkli Ayakkabı Giymek Yorumları

    (0) yorum 


    İlk yorumu siz yapın
  3. Rüyada Altın görmek:


    Altın bulmak zarara uğramaya, gam ve keder , Eski sikkeler bulmak sevinç ve memuriyete, Kadının altın dan mamul ziynet eşyası takınması sevinç ve kendine güvene, Damgalanmış, işlenmiş bir altını olmak ev almaya, değerli insana, Böyle beş altın görmek beşş vakit namaza, Altın para kişide bulunan emanete, Altın bilezik takmak ele geçecek mirasa, kadın için evlenmeye, Bazen altın iyi niyete, samimiyete, inanılacak söze ve hayırlı anlaşmalara delalet eder. Altını döven ya da onu diğer madenlerden ayrıştıran birini görmek hakla batını , iyi ile kötüyü birbirinden ayarın adama veya adil hakime, Altın ve gümüş hurdası görmek faydalı ilme, uygun hanıma, hayırlı evlada ve değerli dosta delalet eder. Altından yapılmış eşya güzelliğe, böyle bir kaptan yemek yemek ya da su içmek gam ve kedere, Altın gerdanlık erkek için önemli memuriyete, şeref ve itibara, kadın için izdivaca, Bazen gerdanlık hacca gitmeye, Altın küpe kadın için güzelliğe, erkek için müzik vs. dinlemeye delalet eder. ( Ayrıca Bakınız; Gerdanlık,Küpe, Sikke.)Rüyada altın ile ilgili herhangi birşey görmek, maddi, manevi ve sağlık yönünden istenilen şeylerin gerçekleşeceği, çevreden iyilik ve yardım görüleceği bir döneme girildiğini gösterir. Rüyada altın görmek birkaç şekilde yorumlanır. Rüyada altın ile ilgili herhangi bir şey görmek, maddi, manevi ve sağlık yönünden istenilen şeylerin gerçekleşeceği, çevreden iyilik ve yardım görüleceği bir döneme girildiğini gösterir Altın para, dedikodu demektir. Altınları yığılı bir şekilde gören kimse, birisiyle ilgili bir sırrı öğrenir. Bekar bir genç kız ya da erkek altın yüzük takarsa iyi bir evlilik yapar. Bir erkekten altın para, altın ziynet eşyası alırken gören bir kadın, gizli bir ilişkiye girişir. Ama bu durum muhakkak duyulacaktır..Giriştiğiniz tüm işlerde umduğunuzdan fazla başarı elde edeceksiniz. İnsanların takdirini kazanmayı ve zengin olmayı başaracaksınız.Altın para, dedikodu, söylentidir. Bir yerde altınların yığılı olduğunu gören kimse, önemli biriyle ilgili çok gizli ve önemli bir bilgi öğrenir.Rüyada altin buldugunu gören kedere ve sikintiya ugrar. Yahut istemedigi bir ise girer, yahut da elinden mali gider. Veya hükümet kapisindan bir zarara ugrar. Bir iste ise isinden ay-rilir. Külçe halinde altin görmek, büyük bir kederle yorumlanir. Sikke halinde altin görmek de daha hafif yorum vardir, islenmis ve taki haline getirilmis (bilezik, yüzük, gerdanlik gibi) altin görmek hüzüne ve endiseye delalet eder. Üzeri yazili sikke halinde (madalyon ve para gibi) altin görmek ne hayra ve ne de serre yorumlanir. Fakat yorumcularin bir çogu altin görmeyi hiç bir zaman hayra yormazlar. Rüyada altindan yapilmis kap ve benzeri seyler gören, derde ugrar. Levha halinde veya çubuk seklinde altin gören, siddetli sikintiya düser. Bir rivayete göre, altin zarar ve hüzündür. Bir kadin altin veya altindan yapilmis süs esyasi takmasi hayir ile yorumlanir. Rüyasinda altin yedigini gören para biriktirir. Sandiklarda ve bavullarda kapali olarak altin görmek, mal kazanacagina delalet eder. Bagli kese veya torbalarda altin görmek de bu seklide yorumlanir. Ebu Said El-Vaiz'e göre: rüyada altin görmek iki sekilde iyi degildir: Birincisi Arapça adi zehep oldugu için gitmek manasina benzerliginden, digeri rengi sari oldugu için hastaliga delalet etmesindendir. Bunlarin yorumu ise hüzün ve kederdir. Hatta evinin altindan yapilmis oldugunu görenin evi yanar. Eline altin lira geçtigini gören ya hükümet tarafindan bir zarara ugrar veya elindeki serveti yok olur. Bir rivayete göre de para cezasi öder veya hastalik dolayisiyla bütün parasini harcar. Altin erittigini gören kötü bir isi için mahkemeye düser ve davayi kaybettigi gibi, üstelik halkin diline de sakiz olur. Danyal (AS)'a göre: Rüyasinda elinde bir kaç tane altin para tuttugunu gören, bir isten dolayi cani sikilir veya aleyhinde söylenen sözleri isitip üzülür. Elindeki altinlarin sayisi azsa ona göre ugrayacagi dert ve keder de az olur. Ibn-i Sirin'e göre : rüyada elinde bes tane altin bulundugunu gören halk arasinda makbul olacak bir is yapar. Elinde bir tek altin gören güzel bir eve sahip olur. Yaninda sayilari çift olmak üzere yüzden veya binden fazla altin oldugunu gören (esya tahmini) (muhamminlik=exsper) ilmini ögrenmis olur. Birine bir altin verdigini gören veya lirayi kaybettigini gören bildigi seyi unutur. Kirmani'ye göre (RA): rüyasinda bir altin buldugunu gören çocugu yüzünden bir musibete ugrar. Bir çok altin buldugunu görmek ise bir çok zahmet ve sikintiya düsmek demektir. Bir rivayete göre rüyada bir çok altin görmek kendisine birakilan bir emanetle yorumlanir. Bir çok altini olup bunlari baskalarina dagittigini gören kendisinden alacakli olanlara haklarini verir. Bir rivayete göre, altin para, Allahu Tealanin emanetidir. Bir miktar altin bulup bunlari iyi bir yere saklayan, kendisine verilen sirri saklar. Altin para bastigini gören, farzlari yerine getirir ve halkin hakkini öder. Rüyasinda yerden altin topladigini gören bir is sahibi olur. Cabir'ül-Magribî'ye göre: rüyada bir altin buldugunu gören, kendisine birakilan emanetten dolayi taniklik yapmaya mecbur olur. Rüyasinda eline bir altin geçtigini gören bir çok kimseler vardir ki, ertesi gün bir altin kazanirlar ve rüyalari aynen çikar. Rüyada üzerinde resim olan altin görmek dine aykiri bir yolda olduguna isarettir. Caferi Sadik'a göre : altinlarin sayisi bes ise, bes vakit namaza delalet eder. Rüyasinda kendisine altin paralar verildigini gören zulüm görür, kendisi verse zulüm eder. Bir kimseye bir kenari ezik veya kesik altin vermek veya ondan böyle bir altini almak, o iki kisi arasinda bir anlasmazlik veya dava olacagina delalet eder. Toprakta altin bulup aldigini ve o altinin elinde eridigini gören, annesi tarafindan kedere ugrar ama kisa bir zaman sonra o kederi geçer. Bir ölünün kendisine altin para verdigini gören, zulümden kurtulur, ölünün altin verdigini, fakat kendisinin almadigini görmek, zulme ugramaga delildir. Elinde bir çok altin oldugunu, fakat bunlari muayene edince altin olmadiklarini görmek, hayal ettigi seyin hakikat olmak üzere iken, olmayacagini anlamasina isarettir. Es-Salimi'ye göre: altin paralari bir kadinin basinda siralanmis olarak görmek, kadin için ziynete yorumlanir. Delik yahut silik altinlar görmek vehim ve kederin azalmasina isarettir. Ebu Said El -Vaiz'e göre : sahibi oldugu altin parayi kaybetmek namazini kilmakta kusur isledigine delalet eder. Büyük boyda altin görmek, emanet, sahadet ve ilimle tabir olunur. Halid-ül Isfahani'ye göre: eger altin paranin üzerinde Allahu Tealanin ismi varsa hayirdir. Resim varsa hiç bir zaman hayra yorulmaz. Bir baska rivayete görede: Rüyada altin görmek kötü bir ise ve borca isaret eder. Bazi tabirciler, altin gam ve kederdir, dediler. Rüyada altin bilezik takmak, rüya sahibinin eline geçecek mirastir. Altini külçe ettigini gören kimse ser ve helaka ugrar. Bir kimse evinin altindan oldugunu görse o eve yangin isabet eder. iki elinin altin oldugunu gören kimse issiz kalir, çalisamaz. Gözlerinin altin oldugunu gören kimsenin gözleri kör olur. Bir kimse rüyada altin külçesine rastgeldigini görse kendisinden bir mal gider. Altin erittigini gören kimse çirkin bir hususta düsmanlik yapar ve halkin dilinde söhret bulur. Kendisine büyük bir altin parçasi verildigini gören kimse büyük bir lütfa ve makama nail olur. Bazi tabirciler de Altin görmek, ferahliga, rizka, salih amele, üzüntü ve kederin gitmesine, ese, evlada, ilme, hidayete, altindan yapilari süs esyalarina yahut ziynete kiymetli elbiselerden bas örtüsü, taç ve bunlara benzer seylerin altin sirma ile örülmüsleri, kadin, karikoca veya evlatlardan bu elbiseleri rüyada giyen kimselerin Allahu Teala Hazretlerine yakinliklarina fakat yaldizlanmis seyi görmek ise dünya ehline yahut ahiret ehlinin amellerine benzemeye isaret eder demislerdir. Halis altin ve gümüsten olan sey, ihlasa, saf niyete ve anlasmaya ve saglam söze isaret eder. Altin veya gümüs ile yaldizlanmis olan sey ömrün kisaligina, islerin alt üst olmasina isaret eder. Bir baskasina altin vermek, seref, saninin artacagina altin saymak çok kisa bir hastaligin kolayca atlatilacagina isaret eder. Altindan bir sey giydigini gören kimse kendisinin dengi olmayan birisi ile evlenmekle akrabalik kurar.Altin erittigini gören kimse çirkin bir hususta düsmanlik yapar ve halkin dilinde söhret bulur.Rüyada altın birkaç şekilde yorumlanır. Altın para dedikodu, söylentidir. Bir yerde altınların yığılı olduğunu gören, biriyle ilgili çok gizli bir durumu öğrenir. Bekar bir genç kız ya da erkek altın yüzük takarsa iyi bir evlilik yapar. Bir erkekten altın para, altın ziynet eşyası alırken gören bir kadın veya kız, gizli bir ilişkiye girişir. Ama bu durum eninde sonunda duyulacaktır.Altın ümit, iyi sıhat demektir. Altını başkasının elinde görmek, altını tutan için iyi bir hayata, altın bilezik görmek, itibarınızın artacağına,iki elinin altın olduğunu görmek,felç olunacağına, iki gözünün altın olduğunu görmek, kör olmaya, birisinden altın almak, büyük bir adamın etkisinde kalmaya, birisine altın vermek, kazançlı bir işe sahip olmaya, altın saymak, kısa süreli bir hastalık geçirileceğine, altın bozdurmak, keder ve hastalığa işarettir.


  4. Rüyada Altın Renkli Ayakkabı Giymek konusuna benzer rüya tabirleri




ESERLERİMİZ

  1. Dört kapı
    Halveti
  2. Vesselam
    Halveti
  3. Hiç Olmak
    Halveti
  4. Selam Olsun Hidayete Tabi Olanlara
    Halveti
  5. Derdimiz Aşk Olsun
    Halveti
  6. Rağmen
    Halveti
  7. Aşkı Sübhan
    Halveti
  8. Sensin
    Halveti
  9. Kendi Gerçeğine Seyir
    Halveti

Derneğimiz
Mekke Canlı Yayın
Medine Canlı Yayın
Eserlerimiz
İlahiler
Sure ve Namaz
Namaz Kılmayı Öğreniyorum
Tecvid Dersleri
SON EKLENENLER
GÜNÜN AYETİ
İyilik/güzellik getirene ondan daha hayırlısı var. Kötülük getirenlere gelince, kötülükleri yapanlar yapmış olduklarından fazlasıyla cezalandırılmayacaklardır.
(KASAS -84)
ÖZLÜ SÖZLER
  • Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir.
  • Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun?
  • Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır.
  • Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. (Hz. Ali)
  • Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur.
  • Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir.
  • En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır.
  • Alem-i Berzah insanın kendisidir.
  • Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır.
  • Mutaşabih ayetler ledünidir.
  • Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir.
  • Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz.
  • Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir.
  • Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez.
  • Her zorluğun çözümü sevgidir.
  • Allah var gayrı yok sevgi var dert yok.
  • Allah de ötesini bırak.
  • Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız.
  • Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur.
  • Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır.
  • Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.(Mevlana)
  • Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar.
  • Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum"
  • Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır.
  • Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara.
  • Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır.
  • Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin.
  • İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir.
  • Kalıcı dostluklar edinin.
  • İhvan gibi yaşa, gerisine karışma.
  • Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır.
  • İslam dini istişare esaslıdır.
  • Allah için affet, Allah için paylaş.
  • İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın.
  • Kul, iradesini Allah’a teslim edendir.
  • Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun.
  • "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok.
  • Ben merkezli değil, biz merkezli olun.
  • Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır.
  • Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın.
  • Kullukta devamlılık esastır.
  • Önce emin insan olmalıyız.
  • Derviş, halinden belli olmalıdır.
  • Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir.
  • Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır.
  • İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur.
  • Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir.
  • Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır.
  • İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır.
  • Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz.
  • Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir.
  • Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak.
  • Bu âleme kavga için gelmedik.
  • Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır.
  • İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır.
  • Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır.
  • Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır.
  • Kazası olmayan tek şey hayatımızdır.
  • Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır.
  • Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur.
  • Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir.
  • En güzel keramet istikamet üzere olmaktır.
  • Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım.
  • Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz.
  • İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir.
  • Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır.
  • Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır.
  • Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır.
  • Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır.
  • Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır.
  • Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır.
  • Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır.
  • Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir.,
  • Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir.
  • Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz.
  • Hakkı görmeyen gözler amadır.
  • Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz.
  • Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz.
  • Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur.
  • Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir.
  • İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir.
  • İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür.
  • Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz.
  • Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin.
  • Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır.
  • Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız.
  • Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız.
  • Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz.
  • Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir.
  • Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır.
  • Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır.
  • Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur.
  • Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz.
  • Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür.
  • İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır.
  • İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir.
  • İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır.
  • Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır.
  • Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır.
  • İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır.
  • Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır.
  • Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir.
  • İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır.
  • Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur.
  • Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin.
  • Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız.
  • Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın.
  • Kişi tercihinin neticesini yaşar.
  • İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır.
  • İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır.
  • Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak.
  • Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz.
  • Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir.
  • Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez.
  • Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır.
  • Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır.
  • Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir.
  • Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir.
  • Sevginin tezahürü ibadettir.
  • Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız.
  • Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur.
  • Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir.
  • Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir.
  • İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır.
  • İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır.
  • Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir.
  • Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz.
  • İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır.
  • Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez.
  • Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz.
  • Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur.
  • Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir.
  • Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir.
  • Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur.
  • Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir.
  • Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır.
  • İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır.
  • Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır.
  • Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır.
  • Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez.
  • Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik.
  • Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür.
  • Geceleri ve seher vakti çok özeldir.
  • Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir.
  • Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır.
  • Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür.
  • Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız.
  • Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır.
  • Biz eyvallah tacını, ‘sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız.
  • Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur.
  • Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim.
  • Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım.
  • Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır.
  • İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir.
  • Edep ve âdap dışında nefes almayalım.
  • Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız.
  • Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir.
  • Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir.
  • Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar.
  • "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım.
  • Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir.
  • Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır.
  • Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur.
  • Büyük laf etmemeye çalışalım.Tevazu sahibi olalım.
  • Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir.
  • Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir.
  • Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır.
  • Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim.
  • Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir.
  • Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir.
  • Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz.
  • Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır.
  • Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur.
  • Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır.
  • Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır.
  • Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir.
  • Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır..
  • Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır.
  • Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz.
  • Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur.
  • Hedefi olmayanın istikameti de olmaz.
  • İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek.
  • İhvanlık, halde örnek olmaktır.
  • Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz.
  • Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz.
  • İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız.
  • Kıyas, şeytani sıfatlardandır.
  • Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz.
  • Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz.
  • Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir.
  • Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız.
  • Anlayan ve öğrenen olmalıyız.
  • Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız.
  • Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile yaşanır.Sonra hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir.
  • Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir.
  • Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır.
  • Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir.
  • İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir.
  • Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır.
  • Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir.
  • İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır.
  • Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım.
  • İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır.
  • Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir.
  • Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız.
  • İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir.
  • Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur.
  • Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız.
  • Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız.
  • Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz.
  • Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım.
  • Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar.
  • Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır.
  • Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz.
  • Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz.
  • Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir.
  • Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir.
  • Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun.
  • Gayret, kulluğun esasıdır.
  • Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir.
  • Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir.
  • Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım.
  • Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır.
  • Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz.
  • İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur.
  • Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun.
  • Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır.
  • Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır.
  • Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir.
  • Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır.
  • İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur.
  • Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin.
  • Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur.
  • Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız.
  • Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır.
  • Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder.
  • Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır.
  • Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır.
  • Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır.
  • İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir.
  • Her şeye rağmen seveceğiz
  • Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız
  • Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır.
  • Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız.
  • Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız.
  • Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir.
  • Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz.
  • Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir.
  • Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister.
  • Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz.
  • Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır.
  • Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır.
  • Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir.
  • Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır.
  • İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir.
  • Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz.
  • Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez.
  • Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir.
  • Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir.
  • Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır.
  • Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım.
  • Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır.
  • İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır.
  • İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir.
  • Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek.
  • İnancı olmayanın istikameti olmaz.
  • İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır.
  • Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz.
  • Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir.
  • Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur.
  • Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız.
  • İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur.
  • “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur.
  • Hedefi olmayanın istikameti de olmaz.
  • İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır.
NAMAZ VAKİTLERİ