Kabaklarlı Şeyh Alaaddin Uşşaki Hazretlerinin ne zaman doğup ne zaman öldüğüne dair kesin bir bilgi mevcut değildir. Halveti yolunun ileri gelen büyüklerindendir. Halvetiliğin 3’cü asıl şubesi olan Ahmediyye tarikatının kurucusu Yiğitbaşı namı ile tanınan Şeyh Ahmet Şemseddin Efendinin hocası ve mürşididir. Akhisar’a bağlı Göl Marmarası’nda doğan Şeyh Ahmet Efendi Uşak’a gelerek normal medrese eğitimini tamamlamıştır. Medreseden diplomasını aldıktan sonra Şeyh Alaaddin Uşşaki Hazretlerinin mensup olduğu tarikata katılarak O’ndan tarikat ve feyiz alarak seyr-ü sülukunu tamamlamıştır. Hilafetini aldıktan sonra Şeyhi’nin izni ile Manisa’ya giden Ahmet Efendi burada irşada başlamıştır. Burada Şeyhler Şeyhi unvanını kazanmıştır. Bir aralık İstanbul şeyhleri arasında meydana gelen bir meselenin çözümü ile görevlendirilmiş ve bu meseleyi çözmekte başarılı olduğundan Yiğitbaşı lakabıyla şöhret kazanmıştır. Kendisi 1504 yılında Manisa’da vefat etmiştir. Yiğitbaşının basılmamış birçok el yazma kitabı mevcuttur. Kurduğu Ahmediyye tarikatının 4 şubesi ve bunların üçünden de 10 şube meydana gelmiştir.
Ahmediyye şubeleri:
Ramazaniyye, Sinaniyye, Uşşakiyye ve Mısriyye’dir.
Yiğitbaşı’nın 1504 senesinde öldüğünün bilindiğine ve yine Hasan Hüsamettin Uşşaki’nin 1523 tarihinde Uşak’ta irşat görevine başladığı bilindiğine göre Alaaddin Uşşaki ile Şeyh Hüsameddin Hazretlerinin köyde karşılaşmış olmaları çok zayıf bir ihtimaldir. Ayrıca Şeyh Semerkandi Ahmet Hazretlerinin de Yiğitbaşı’nın Öğrencisi Karaman’lı Şeyh Hacı İzzettin Efendiden feyiz aldığı bilindiğine göre onunla Şeyh Alaaddin Uşşakiyi ve onun öğrencisi Şeyh Ahmed Şemseddini görmesi de çok zayıf bir ihtimaldir.
Ahmediyye Yolunun silsilesi şöyledir:
25 - II Pir Şeyh Seyyid Yahya Şirvani
26 – Şeyh Pir Muhammed Erzincani
27 – Kayserili Şeyh Tacüddin İbrahim Kamil
28 – Kabaklarlı Şeyh Alaaddin Uşşaki
29 – Yiğitbaşı Şeyh Ahmet Şemseddin Efendi
Bu silsileye göre Şeyh Alaaddin Uşşaki Hazretlerinin Seyr-ü Süluk’unu Şeyh Pir Muhammed Erzincani Hazretlerinin öğrencisi Kayserili Şeyh Tacüddin İbrahim Kamil Efendiden aldığı ortaya çıkmaktadır. Kayserili Şey Tacüddin İbrahim Kamil ve Cemal Halveti Hazretleri Pir Muhammed Erzincani’nin öğrencilerindendir.
Allaaddin Uşşaki’yi 1486 tarihinde Sultan II. Beyazıd’ın padişahlığı sırasında İstanbul Koca Mustafa Paşa’da Hazreti Cemalinin ilim dergâhındaki arifler arasında görmekteyiz. Hazreti Cemal Halveti, Halvetiliğin ikinci ana kolu olan Cemaliyye tarikatının kurucusudur.
Hazreti Cemal Halvetinin Koca Mustafa Paşa dergâhındaki en meşhur halifeleri arasında:
1 – Yusuf Sümbül Sinan Efendi – Sümbüliyye yolunun kurucusu.
2 – Şeyh Alaaddin Uşşaki – Ahmediyye yolunun kurucusu Yiğit Başı Şeyh Ahmed Şemsettin Efendinin mürşidi.
3 – Hayreddin Tokadi – Şabaniyye yolunun kurucusu Hz. Şaban Veli’nin Mürşidi.
4 – Molla Zade Lakabı ile tanınan Mehmed Kasım Çelebi
5 – Hızıroğlu Şeyh Yusuf Sinan Erdebili
6 – Şeyh Cemal Aksarayi
7 – Şeyh Cemşah Karamani
8 – Şeyh İdris Kesir’ül Mürid’i
görmekteyiz.
Hazreti Şeyh Cemal Halveti bu dergâhta 9 yıl ümmetin irşadı ile çalışmış olduğuna Şeyh Alaaddin Uşşakinin ne zaman köye döndüğüne dair bir bilgimiz mevcut değildir. Bu durumda Yiğitbaşı Ahmed Şemseddin Efendinin Şeyh Alaaddin Uşşakiden hilafetini Şeyhin İstanbul’a gidişinden önce mi yoksa sonramı aldığı konusu açıklığa kavuşturulamamıştır. Bizim naçizane tahminimiz bu hilafetin Şeyhin İstanbul’a gitmesinden önce gerçekleştiği yönündedir. Köydeki türbesi kapısı üzerinde çok bozuk bir yazı ile yazılı kitabe de bizi fazla aydınlatmamaktadır. Kitabe şöyledir:
Buldu bu cami, türbe, izzet, şeref ile
İlahi bâniye ecirver olmaya telef sayi
Hak muin oldu bina ve türbeye didi tarih
Bula sagır mezarını euz-i kul ile eyle tavaf.
Bunun ebced çözümü 1995 tarihini belirlemektedir. Şeyhin vefatından 100 sene kadar sonra bu caminin yapılıp bu yazının yazıldığı tarih seyrinin takibinden anlaşılmaktadır. Böylece şeyhin takriben takriben öğrencisi Yiğitbaşının ölümü olan 1504 tarihinden önce öldüğü belirlenmektedir.
Şeyh Alaaddin-i Uşşaki’nin Azizlik vasfı erkek çocuğu olmayanın dileklerini kabul etmektir. Bıraktığı inanca göre Hulusi kalp ile türbesine gidenlerin duası ve adak adaması (Allah'ın c.c. izni ile) ile dilekler gerçekleşmektedir. Şeyhin türbe hizasında davul çalınmasını istemeyen bir tabiatı olduğu rivayet edilir. Bu yüzden düğün davulları türbeye dokuz metre kala susturulur. Her şey Allah’’tandır. Dönüş O’nadır.
Allah rahmet eyleye.
Uşâkî tarîkatının kurucusu Hüsâmeddîn Uşâkî hazretlerini Uşak'a ilk geldiklerinde karşılayıp talebe olmuş, kısa zamanda yetişip yüksek makamlara kavuşmuştur. On beşinci yüzyılın son çeyreği ile On altıncı yüzyılın ilk yarısında yaşamıştır. Türbesi Uşak Kabaklar köyünde olup ziyâret edilmektedir.
Himmetleri üzerimize hazır ve daim olsun.