Ezel sırlarını ne sen bilirsin ne de ben
Bu muammayı ne sen çözersin ne de ben
Perdenin gerisinde seni beni bir konuşturan var.
Perde kalkarsa ne sen kalırsın ne de ben
Ebu'l Hasan Harakani
Geldi geçti ömrüm benim
Şol yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gelir
Şol göz yumup açmış gibi
Yunus Emre
Vasıl olmaz kimse Hakk'a cümleden dur olmadan
Kenz açılmaz şol gönulde ta ki pür-nur olmadan
Sür çıkar ağyarı dilden ta tecelli ide Hakk
Padişah konmaz saraya hane ma'mur olmadan
Şemseddin-i Sivasi Hz
İş bu söze Hak tanıktır
Bu can gövdeye konuktur
Bir gün ola çıka gide
Kafesten kuş uçmuş gibi
Yunus Emre
Zat-ı Hakk'da mahrem-i irfan olan anlar bizi
İlm-i sır'da bahr-i bi-pâyan olan anlar bizi
Bu fena gülzârına tâlip olanlar anlamaz
Vech-i bâki hüsnüne hayran olan anlar bizi
Niyâzî-i Mısrî
Bir kez gönül yıktınısa
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil
Yunus Emre
Ârifin her bir sözünü duymaya insan gerek
Bu cihanda sanmayız hayvan olan anlar bizi
Ey Niyâzi katremiz deryaya saldık biz bu gün
Katre nice anlasın ummân olan anlar bizi
Niyâzî-i Mısrî
Bir gönülü yaptınısa
Er eteğin tuttunusa
Bir kez hayır ettinise
Binde bir ise az değil
Yunus Emre
Ramazan-ı şerif on iki ayın en kıymetlisidir. Peygamber efendimiz buyurdu ki: (Ramazan gelince Cennet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır.)
Ramazan çok kıymetli bir aydır. Diğer faziletlerinin yanı sıra, o ayın içinde olan Kadir gecesi, bin aya bedeldir. Bir ömür boyu ibadet sevabı var. Hem de, günahsız olarak.
Bu ayda oruç tutmayı Allahü teâlâ emretti, teravih kılmak sünnet oldu. Ramazan yanmak demektir. O ay oruç tutanların, tevbe edenlerin günahlarını yakıyor. Bu ayda her tarafta hayır, hasenat, bolluk bereket olur. Bu ay sabır ayıdır. Kim sabrederse Allahü teâlâ Cennet nasip edecek. Eğer o ay yetkililer, iş verenler, oruç tutanlara kolaylık gösterirse, onları azaptan korur.
Bu ay, dargınlar barışmalı, herkes birbirini ziyaret etmeli. Bu ayda çok az bir iyilik yapan, başka aylarda farz yapmış gibi ecir alır. Bir farz yapan yetmiş farz sevabı alır, dolayısıyla bu ay bir fırsat ayıdır, her gecesi ve saniyesi çok kıymetlidir. Oruç, Allahın emridir, farzdır, ben bunun sevabına kavuşmak istiyorum denilirse sevap alır, yoksa perhiz yapmak için, mide, karaciğer dinlensin diye, yani dünyevi bir maksatla oruç tutulursa vaad edilen ecirlere, sevaplara kavuşamaz. Bunun bir emir ve ibadet olduğunu bilmeli ve bu ibadetin sevabını istemeli. Bu ayda kelime-i şehadeti çok söylemeli. Fırsat buldukça Allahü teâlâya el açıp, ya Rabbi, beni affet demeli. İnsanın el açıp Cenab-ı Allahtan bir şey istemesi hem kibri kırar, hem de zaten ibadet bu demektir. Yani zavallılığını, acizliğini arz etmektir.
Allahü teâlâ bu ayda bir oruçluya iftar verenin ahiretini muhafaza ediyor. Bir de oruçlu ne kadar sevap kazandıysa o kadar da orucu verene sevap veriyor. Eshab-ı kiram dediler ki; Ya Resulallah, her birimiz, herkese oruç verecek kadar zengin değiliz, paramız pulumuz o kadar yok. Peygamber efendimiz buyurdu ki; bir bardak su verin, bir hurma verin, yarım bardak süt verin, bu sevaba yine kavuşun. Bu ayda oruçluya su veren kıyamette hiç susuzluk çekmeyecektir.
Peygamber efendimiz yine buyuruyor ki: (Allahü teâlâ benim ümmetime Ramazan-ı şerifte beş şey ihsan eder ki, bunları hiçbir Peygamberin ümmetine vermemiştir:
1- Ramazanın birinci gecesinde oruca kalkana, Allahü teâlâ rahmetle nazar eder. Rahmetle nazar ettiği kul artık rahmete kavuşmuştur, hiçbir korku yoktur.
2- İftar zamanında, oruçlunun ağız kokusu, Allahü teâlâya, her kokudan daha güzel gelir.
3- Melekler, Ramazanın her gece ve gündüzünde, oruç tutanların affolması için dua eder. Melekler günahsız olduğu için duaları kabul olur.
4- Allahü teâlâ, oruç tutanlara mahsus olarak Cennette bir köşk ihsan eder.
5- Ramazan-ı şerifin son günü, oruç tutan müminlerin hepsini affeder.)
İki arkadaştan biri şehit düşmüş, diğeri birkaç sene sonra vefat etmişti. Birkaç sene sonra vefat eden, şehitten daha yüksek derecede olur. Hikmeti merak edilir; Ya Rabbi, bu şehit, bu da normal vefat etti ama birkaç sene sonra? (Onun üzerinden üç ramazan geçti) cevabı verilir.