Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cariyenin talakı iki talaktır, iddeti de - bir nüshada: "kurü'u da" - iki hayız müddetidir."
Ravi: Aişe
Kaynak: Ebu Davud, Talak 6, (2189); Tirmizi, Talak 7, (1182); İbnu Mace, Talak 30, (2080)
Köle, hanımını iki talakla boşadı mı artık kadın, başka bir kocaya var(ıp ondan boşan)madıkça ona haram olur. Bu kölenin hanımı hür de olsa, köle de olsa hüküm böyledir. Hür kadının iddeti üç hayız müddeti, köle kadının iddeki iki hayız müddetidir."
Ravi: İbnu Ömer
Kaynak: Muvatta, Talak 50, (2,574)
İbnu Abbas (ra)'a dedim ki: "Bir köle, nikahı altında bulunan köle bir kadını iki talakla boşasa, sonra bunlar azad edilseler, onurda yeniden evlenmek istemesi caiz olur mu?" İbnu Abbas (ra) şöyle cevapladı: "Evet! Ona bir talak daha kalmıştır, Resulullah (sav) böyle hükmetti."
Ravi: Ebu Hasan Mevla Beni Nevfel
Kaynak: Ebu Davud, Talak 6, (2187, 2188); Nesai, Talak 19, (6,154,155)
İbnu Ömer (ra) derdi ki: "Kim kölesine evlenme izni verirse, boşama yetkisi kölenin elinde olur. Onun boşama yetkisinden hiç biri başkasının elinde olamaz. Ancak, kişi kendi kölesinin cariyesini veya cariyesinin cariyesini almasında bir günah yoktur."
Ravi: Nafi'
Kaynak: Muvatta, Talak 51, (2,575)
Nüfey' Resulullah (sav)'ın zevce-i pakleri Ümmü Seleme'nin mükatebi idi veya, nikahında hür bir kadın olan bir köle idi. Nüfey' bu kadını iki talakla boşadı. Sonra kadim geri almak istedi. Durumu Hz. Osman ve Zeyd İbnu Sabit (ra)'e sordu. Bunlar: "O artık sana haram oldu, o artık sana haram oldu!" dediler.
Ravi: Süleyman İbnu Yesar
Kaynak: Muvatta, Talak 47, (2, 574)
Cariyenin boşanması beş suretle vukua gelir: Azad edilmesi, kocasının boşaması, efendisinin satması, efendisinin hibe etmesi, miras olmasıyla. [Rezin tahric etmiştir.]
Ravi: İbnu Abbas
Kaynak: Rezin
Ben, karı-koca iki kölemi azad etmek istemiştim. Resulullah (sav) önce erkekten başlayıp sonra da kadını azad etmemi emretti. [Rezin, (Resulullah'ın bu emrinin sebebini belirtmek üzere) şu ziyadede bulunmuştur: "kadına hakk-ı hıyar (erkeği kabul veya reddetme muhayyerliği) olmasın diye."]
Ravi: Aişe
Kaynak: Ebu Davud, Talak 22, (2237); Nesai, Talak 28, (6,161)
Berire radıyallahu anha'da üç sünnet vardı: 1- Azad edildi ve kocasını tercih edip etmemede muhayyer kılındı. 2- Resulullah (sav) onun hakkında: "Vela, fizad edenedir" buyurdu. 3- Resulullah (sav) tencere kaynarken eve girmişti. Kendisine ekmek ve evde bulunan katıktan bir sofra kuruldu. "Galiba bir tencerenin kaynadığını görüyorum" buyurdu." Oradakiler "Evet ama, bu Berire'ye tasadduk edilen bir ettir. Sen ise sadaka yemiyorsun?" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Bu ona sadakadır, (ama ondan) bize hediyedir!" buyurdu.
Ravi: Aişe
Kaynak: Buhari, Talak 14, Nikah 18, Et'ime 31, Itk 10, Feraiz 22, 23, 19, 25; Müslim, Itk 14, (1504); Muvatt
Berire'nin kocası, Muğis adında bir köle idi. Ben onu, Berire'nin etrafında ağlayarak tavaf edercesine dolaştığını görür gibiyim. Gözyaşları sakallarını ıslatmıştı. Hatta Resulullah (sav) bir ara amcası Abbas (ra)'a: "Muğis'in Berire'ye olan sevgisine mukabil, Berire'nin Muğis'e olan nefreti seni hayrete sevketmiyor mu?" buyurdu. (Muğis'in haline acıyarak) Berire'ye "Muğîs'e ric'at etmez misin?" diye şefaatte bulundu. Ancak Berire kararlı idi: "Ey Allah'ın Resulü, bunu emir mi buyuruyorsunuz? (Eğer, emirse hayhay. Hemen ayrılma kararımdan döneyim!)" dedi. Resulullah: "Hayır! ben sadece onun lehine şefaatte bulunuyorum!" deyince, Berire: "Öyleyse ona ihtiyacım yok!" cevabını verdi.
Ravi: İbnu Abbas
Kaynak: Buhari, Talak 15, 16; Ebu Davud, Talak 31, (2231, 2232); Tirmizi, Rada' 7 (1156); Nesai, Kudat 27, (
İmam Malik'e ulaştığına göre: "Resulullah (sav)'ın zevce-i pakleri, ümmü'l-mü'minin Hafsa radıyallahu anha, Beni Adiyy'e ait bir cariye olan Zebra'ya -ki bir kölenin nikahı altında idi ve efendisi azad etmişti - haber salıp yanına çağırttı ve dedi ki: [Şimdi sen, zevcin sana temas etmedikçe muhayyersin.] Eğer sükut edersen, muhayyerliğin kalmaz." Böyle bir hakkın varlığını öğrenen kadın derhal: "O boştur, yine boştur, yine boştur" diyerek kocasını üç talakla boşadı."
Ravi: Kaynak: Muvatta, Talak 27, (2,563)
Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar (belli vakitlerde) namaz kıl; bir de sabah namazını. Çünkü sabah namazı şahitlidir. (İSRÂ - 78)
ÖZLÜ SÖZLER
Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir.
Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun?
Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır.
Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. (Hz. Ali)
Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur.
Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir.