Gönül bu kadar önemli olduğu içindir ki “Bir kez gönül kırdın ise bu kıldığın namaz değil” der, Yunus Emre Hazretleri.
Burada karşımıza çıkan en önemli engel tek kelime ile enaniyyettir yani “BEN” çıkmazıdır. Kendi gönlünü tamamen kişisel ihtiraslar, istekler, sonu gelmez arzular ile dolduran bir ehli ihvan; yaratandan dolayı yaratılanları hoş görmek bir yana, kendisini adeta onların eksikliklerini tespit etme zabitliğine adamış hisseder. Bu hal de bir felaketin habercisidir.
Gönül ehli bir insan, öncelikle benliğinin esaretinden kurtulmuş olarak kendi gönlüne yönelir ve kendisiyle barışır. Neden tasavvuf ehliyiz diyoruz? Çünkü “Tasavvuf DilAllah’ tır.” diye buyuruyor, mutasavvıflar. Yani “Tasavvuf, Allah (cc.)’ın gönül bahçesidir.” diye buyuruluyor. İşte bu gönül bahçesi, Rabbimizin gönlüdür.
Cenab-ı Hakk’ın Gönül Bahçesine girmek için O’nun gönlünün rızasını elde etmeye çalışılmalıdır. Bunun için de O’nun emir ve yasaklarına riayet etmek ve uygulamak gerekir.
Gönülden gönüle bir yol vardır diyen Yunus Emre Hazretleri şöyle buyuruyor: “Yüz kere Ka'be'ye gitmek yerine, yaralı bir gönlü ziyaret etmek daha evladır.”
Gaflet uykusundan uyanıp Rabbinin arzu ettiği istikamet üzere olan bir derviş için Yunus Emre Hazretleri bakın ne diyor? “Allah'ı sevenler, dilden çok kalp ile anlaşırlar veya birbirini seven insanlar, eş zamanlı olarak aynı duyguyu hissederler.” Yazımızı bir karınca hikayesi ile sonlandıralım inşallah.
Adamın biri, bir karıncaya Mardin’de rastlar ve şu soruları sorar:
-Karınca kardeş nereye?
-Hicaz’a gidiyorum. Nasip olursa hac ve tavaf edeceğim!
-A karınca, sen bu bacaklarla Hicaz’a varabilir misin ki?
-Varamazsam da hiç olmazsa yolunda ölürüm.
Sonuç olarak gönül ehli bir kardeşim, karınca gibi varlığını Rabbinde ifna ederek Cenab-ı Hakk’ın yolunda ölmeli ve gönül kapısını aralamalıdır.
Rabbim bizleri, gönül şehrinin karanlığa açılan kapısı olan nefs-i emarenin esaretinden kurtarıp gönlünü Rabbinin mihman olacağı bir hale dönüştürenlerden eylesin.
Rabbim cümlenizden razı ve hoşnut olsun.
Mustafa AYALTI
Altınoluk, 10 Ocak 2021