Allah (cc.) Bakara Suresi, Ayet 156’ da ‘‘Biz, şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz!’’ diye buyurmaktadır. Ayet-i kerimeden de anlaşılacağı üzere; ölümü bir yok oluş olarak değil de insanın aslına rücu etmesi, Rabbine kavuşması, gerçek hayatı ve ebediliği kazanması ve yaşaması olarak değerlendirmek gerekir.

İlm-i hakikat bağlamında ölümü iki hal mertebede siz değerli gönül dostlarımızla paylaşmak istiyorum.

Bunlardan birisi izdırari ölüm, diğeri ise ihtiyari ölümdür.

İZDIRARI ÖLÜM, ruhumuzun bu fani alemdeki teşriye devrini yani yasal sürecini tamamlayarak bedenimizden ayrılma vakti gelip çattığında, sonrada şeriat hükümlerine ve dini esaslara göre, gerekli işlemlerin tamamlanmasını müteakip, Ankebut Suresi Ayet 57’ de, ‘’Her nefis, ölümü tadacak, sonra döndürülüp bize getirileceksiniz’’ ayeti gereği, zahir bedenin geldiği yere yani toprağa gömülmesinden ibarettir. Çünkü ruhaniyetimize elbise olan bu beden ömrü müddetince, ruhaniyetimize hamallık etmiştir. O nedenle de saygı, tazim ve ihtimam göstererek defin işlemlerini tamamlamış olmamız öncelikli görevlerimizdendir.

Esasında ölüm, güneşin bu alemde batıdan batıp, öbür tarafta doğudan doğması gibidir. Mevlâna Hazretleri: ‘‘Sakın benim için ağlamayın. Ben bu odadan yan odaya geçiyorum.’’ diye ifade buyurmuşlardır.

İzdırari ölüm, Dervişin Rabbine kavuşmasıdır. Rabbine kavuşma anı olması nedeniyle, Dervişin bu alemden ayrılıp, Rabbine kavuştuğu geceye de "Şeb-i Arus" (düğün gecesi) denilmiştir. Bu duyguları en coşkulu bir şekilde anlatan Şairimiz Necip Fazıl’a kulak verelim, bakın ne de güzel anlatıyor ölümü bizlere,

Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber... 

Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber? 

Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun! 

Ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun!

Mevlana Hazretleri de öyle diyor;

 Batmayı gördün ya, doğmayı da seyret.

Güneşe ve aya batmadan ne ziyan gelir ki?

Sana batmak görünür ama o, doğmaktır.

Mezar hapis gibi görünür; ama o canın kurtuluşudur

“Lezzetleri yok eden ölümü, çok anınız.” diye buyuran Peygamberimiz (sav.) bir hadis-i şeriflerinde de: "Müminler katiyen ölmezler ancak fani bir alemden, baki bir aleme intikal ederler." diye ifade buyurmuşlardır.

Mustafa AYALTI
İstanbul, 15 Mayıs 2018