20 Mayıs 2025
22 Zi'l-ka'de 1446
halveti
MENÜ
SOHBETLER HAZRET-İ MUHAMMED'IN
(S.A.V) HAYATI
SEVGİLİ PEYGAMBERİM KUR'AN-I KERİM İLMİHAL İSLAM VE TOPLUM 40 HADİS HADİS-İ ŞERİFLER OSMANLICA SÖZLÜK RÜYA TABİRLERİ BEBEK İSİMLERİ ABDÜLKADİR BİLGİLİ
(SEBATİ) DİVANI
NİYAZİ MISRİ DİVANI HİKMETLİ SÖZLER KUR'AN-I KERİM ÖĞRENİYORUM KUR'AN-I KERİM (SESLİ ve YAZILI) SESLİ ARŞİV İLAHİLER KVKK ve GİZLİLİK POLİTİKASI
İSLAM ve TASAVVUF
TASAVVUFUN TARİFLERİ TASAVVUFUN DOĞUŞU TASAVVUFUN ANADOLU'YA GİRİŞİ HALVETİLİĞİN TARİHİ HALVETİLİĞİN TARİHİ GELİŞİMİ HALVETİLİĞİN TÜRK TOPLUMUNDAKİ YERİ HALVETİYYE SİLSİLESİ PİRLERİMİZİN HAYATLARI MEHMET ALİ İŞTİP (VAHDETİ) ABDÜLKADİR BİLGİLİ (SEBATİ) İBRAHİM GÜLMEZ(KANÂATÎ)
EHLİ - BEYT
EHL-İ BEYT KİMDİR? EHL-İ BEYTİ SEVMEK
RESÛLULLAH'I SEVMEKTİR
EHL-İ BEYT EMANETİ RESÛLULLAH'TIR EHL-İ BEYTİN HALİ NUH'UN GEMİSİ GİBİDİR EHL-İ BEYT OLMAK HEM NESEBİ HEMDE MEZHEBİDİR
ONİKİ İMAMLAR
HZ. İMAM ALİ K.A.V RA HZ. İMAM HASAN-I (MÜCTEBA) HZ. İMAM HÜSEYİN-İ (KERBELA) HZ. İMAM ZEYNEL ABİDİN HZ. İMAM MUHAMMED BAKIR HZ. İMAM CAFER-İ SADIK HZ. İMAM MUSA-İ KAZIM HZ. İMAM ALİYYUL RIZA HZ. İMAM MUHAMMED CEVAD (TAKİ) HZ. İMAM ALİ HADİ (NAKİ) HZ. İMAM HASAN’UL ASKERİ HZ. İMAM MUHAMMED MEHDİ






U harfiyle başlayan bebek isimleri


KIZ BEBEK İSİMLERİ ERKEK BEBEK İSİMLERİ

A B C D E F G H I J K L M N O P R S T U V Y Z

İsimKökeniCinsiyetAnlamı
Ubeyde :ArapçaKızbk. Übeyde
Ubeydullah :ArapçaErkekbk. Übeydullah
Ubeyt :ArapçaErkekbk. Übeyt
Uca :TürkçeErkek1. Sırt, arka.
2. Yüksek, yüce.
Ucaer :TürkçeErkekDeğerli, yüce kimse.
Ucatekin :TürkçeErkekUYücelikte eşsiz kimse.
Uç :TürkçeErkek1. Son, nihayet.
2. Kıyı, kenar.
3. Sınır, hudut.
4. Neden, sebep.
Uça :TürkçeErkekbk. Uca
Uçan :TürkçeErkek1. Uçma eylemini yapan.
2. İki yelkenli gemi.
Uçanay :TürkçeErkekÇok sevinen insan.
Uçanok :TürkçeErkekOk gibi uçarak giden kimse.
Uçantekin :TürkçeErkekÇok sevinen kimse.
Uçantürk :TürkçeErkekÇok sevinen Türk.
Uçar :TürkçeErkekUçan, uçucu.
Uçarlı :TürkçeErkekGerçekçi olmayan, hayaller peşinde koşan kimse.
Uçay :TürkçeErkekSon ay.
Uçbay :TürkçeErkekSon derece zengin olan kimse.
Uçbeyi :TürkçeErkekUçların sivil ve askerî yönetiminden sorumlu olan görevli.
Uçhan :TürkçeErkekSınır beyi.
Uçkan :TürkçeErkekÇok uçan, uçucu.
Uçkara :TürkçeErkekBir kuş.
Uçkun :TürkçeKız1. Kıvılcım.
2. Pahalı, yüksek.
3. Uçan, çapkın.
4. Becerikli, eli tez.
Uçma :TürkçeErkek1. Dağın karla örtülmüş dik yamacı.
2. Olay.
Uçmak :TürkçeKız1. Cennet.
2. Yar, uçurum.
Uçuk :TürkçeErkek1. Uçmuş, soluk renk.
2. Çökmüş yer, toprak.
3. İyi.
4. Sivri dağ tepesi.
Uçur :TürkçeErkek1. Vakit, an,
2. Fırsat.
3. Mevsim.
Uflaz :TürkçeErkekbk. Oflaz
Ufuk :ArapçaErkek1. Düz arazide veya açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer.
2. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü.
3. Çevre, dolay.
Ufukay :ArapçaKızUfuk ve ay.
Ufukdeniz :Arapça +TürkçeErkekUfuk ve deniz.
Ufuktan :Arapça +TürkçeErkekUfuk ve tan.
Ugan :TürkçeErkekbk. Ogan
Uguz :TürkçeErkekbk. Oğuz
Uğanbike :TürkçeKızGüçlü, kuvvetli kadın.
Uğur :TürkçeKız1. Bazı olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan iyilik kaynağı.
2. Bu nitelikte olduğuna inanılan şey.
3. İyilik, şans, talih, baht.
4. Fırsat, tesadüf.
Uğural :TürkçeErkek“Uğur al“ anlamında kullanılan bir ad.
Uğuralp :TürkçeErkekUğurlu yiğit.
Uğurata :TürkçeErkekUğurlu ata.
Uğuray :TürkçeKızUğurlu güzel.
Uğuray :TürkçeErkekUğurlu kimse.
Uğurcan :Türkçe +FarsçaErkekUğurlu, hayırlı kimse.
Uğurel :TürkçeErkekEli uğurlu olan kimse.
Uğurhan :TürkçeErkekUğurlu hükümdar.
Uğurlu :ErkekUğurlu olan, iyilik getirdiğine inanılan; kutlu, kutsal.
Uğurlu :KızUğuru olan, iyilik getirdiğine inanılan, kutlu.
Uğurlubay :TürkçeErkekUğurlu- kimse.
Uğurlubey :TürkçeErkekUğurlu bey.
Uğurol :TürkçeErkek“Mutlu ve bereket getir“ anlamında kullanılan bir ad.
Uğursal :TürkçeKız“Uğur dağıt, uğur sal“ anlamında kullanılan bir ad.
Uğursan :TürkçeErkekUğuruyla tanınan kimse.
Uğursay :TürkçeErkek“Uğur olarak kabul et“ anlamında kullanılan bir ad.
Uğursel :Türkçe +ArapçaKızUğuru çok olan kimse.
Uğurser :TürkçeKız“Uğur dağıt“ anlamında kullanılan bir ad.
Uğursoy :TürkçeErkekUğurlu soydan gelen kimse.
Uğurtan :TürkçeErkekTan vakti gibi uğurlu olan.
Uğurtay :TürkçeErkekBenzersiz biçimde uğurlu olan kimse.
Uğuş :TürkçeKızbk. Ukuş
Uğut :TürkçeErkek1. Baygın, kendinden geçmiş.
2. Renksiz, solgun.
3. Kuru.
4. Yağmuru bol yılların buğdayı.
Uhuvvet :ArapçaErkekKardeşlik, dostluk, arkadaşlık.
Ukuş :TürkçeErkek1. Anlayış, zekâ.
2. Benzeyiş.
3. Soy sop, kabile, soy.
Ulaç :TürkçeErkek1. Bağlayan, bağlayıcı.
2. Sınır.
Ulaçhan :TürkçeErkekİnsanları birbirine kaynaştıran hükümdar.
Ulaçkan :TürkçeErkekİnsanları birbirine kaynaştıran bir soydan gelen kimse.
Ulak :TürkçeErkek1. Haber götüren kimse, postacı.
2. Yardımcı.
3. Amaç, hedef.
4. İri yarı, güçlü kimse.
5. Ek, yama.
6. At.
Ulakbey :TürkçeErkekYardım eden, yardımcı olan bey.
Ulam :TürkçeErkek1. Kesintisiz, sürekli.
2. Aralarında herhangi bir bakımdan ilgi veya benzerlik bulunan şeylerin tümü.
3. Yetenekli, becerikli.
4. Grup, demet, topluluk, kategori.
Ular :TürkçeErkekErkek keklik.
Ulaş :TürkçeErkekAmacına ermiş, isteğine kavuşmuş kimse.
Ulcan :TürkçeErkekbk. Oğulcan
Ulcay :Moğ.Erkekbk. Olcay
Uldız :TürkçeErkekbk. Yıldız
Ulu :TürkçeErkek1. Erdemleri bakımından çok büyük, yüce.
2. Zengin.
3. Saygın.
Ulualp :TürkçeErkekÇok erdemli, yüce yiğit.
Uluant :TürkçeErkekKutsal, büyük yemin.
Ulubaş :TürkçeErkekYüce, saygın kişi.
Ulubay :TürkçeErkekYüce, saygın, erdemli kişi.
Ulubek :TürkçeErkekErdemli, saygın bey.
Uluberk :TürkçeErkekErdemli, saygın, güçlü kimse.
Ulubey :TürkçeErkekYüce, saygın, değerli bey.
Uluca :TürkçeErkekÜstte, üst derecede bulunan kimse, önder.
Ulucan :Türkçe +FarsçaErkekErdemli, saygın, yüce kişi.
Uluç :TürkçeErkekYüce, saygın kimse.
Uluçağ :TürkçeErkekHayırlı, uğurlu dönem.
Uluçam :TürkçeErkekYüce, erdemli ve saygın olan kimse.
Uluçkan :TürkçeErkekYüce, saygın ve erdemli bir soydan gelen kimse.
Uludağ :TürkçeErkekDağlar kadar yüce, erdemli olan kimse.
Uludoğan :TürkçeErkekUDoğuştan yüce, uğurlu olan kimse.
Uluer :TürkçeErkekSaygın, uğurlu, yüce kimse.
Uluerkan :TürkçeErkekSaygın, yüce, soylu kimse.
Ulufer :Türkçe +FarsçaKızSaygın ve aydın olan kimse.
Uluğ :TürkçeErkekbk. Ulu
Uluğbey :TürkçeErkekbk. Ulubey
Uluhan :TürkçeErkekBüyük, saygın hükümdar.
Ulukan :TürkçeErkekSoylu, yüce soydan gelen kimse.
Ulukaya :TürkçeErkekSaygın, erdemli ve güçlü kimse.
Ulukut :TürkçeErkekÇok uğurlu, kutlu kimse.
Ulum :TürkçeErkekUluluk, haşmet, büyük gösteriş.
Uluman :TürkçeErkekUlu, yüksek, saygın kimse.
Ulumeriç :TürkçeErkekMeriç Irmağı gibi coşkun olan kimse.
Ulun :Kız1. Büyük, yüce.
2. Temrensiz ok.
3. Buğday, arpa kökü.
Ulun :Erkek1. Büyük, ulu.
2. Temrensiz ok.
3. Buğday, arpa kökü.
Ulunay :TürkçeKızDeğerli, saygın, erdemli kimse.
Uluöz :TürkçeErkekÖzü yüce, saygın kişi.
Ulus :Erkek1. Millet, halk, insan topluluğu.
2. Göçebe.
3. Oba, aşiret kavim.
Ulusal :TürkçeErkekUlusla ilgili, ulusa özgü.
Ulusan :TürkçeErkekAdı yüce tanınmış kişi.
Ulusoy :TürkçeErkekSoyu yüce ve saygın olan kimse.
Ulusu :TürkçeErkekSu gibi değerli olan kimse.
Uluşahin :Türkçe +FarsçaErkekŞahin gibi güçlü ve saygın olan kimse.
Uluşan :Türkçe +ArapçaErkekYüce, şanlı kişi.
Ulutan :TürkçeErkekYüce, erdemli ve saygın kişi.
Ulutaş :TürkçeErkekDeğerli, yüce ve güçlü kimse.
Ulutay :ErkekDeğerli, yüce ve benzersiz kimse.
Ulutekin :TürkçeErkekSaygın, değerli, yüce hükümdar.
Ulutürk :TürkçeErkekYüce, soylu Türk.
Ulvi :ArapçaErkekYüksek, yüce.
Ulya :ArapçaKızÇok yüce, en yüce.
Uma :TürkçeErkek1. Armağan, hediye.
2. Konuk, misafir.
Umaç :TürkçeErkek1. Amaç, hedef.
2. Umulan şey, umut.
Umak :TürkçeErkekAmaç, istek.
Uman :TürkçeErkekUmudu olan, bekleyen, umutlu.
Umar :TürkçeKızÇare, çıkar yol.
Umay :TürkçeKız1. Orhun Yazıtları´nda geçen, çocukları ve hayvan yavrularını koruduğuna inanılan kadın Tanrı.
2. Devlet kuşu.
Umdu :TürkçeErkekİstek, dilek.
Umman :ArapçaKızUlu, büyük, engin deniz, okyanus.
Umnise :ArapçaKızAna kadın, kadınana.
Umran :ArapçaKızbk. Ümran
Umu :TürkçeErkekUmut, istek, arzu, beklenen şey.
Umur :ArapçaErkekGörgü, bilgi, deneyim.
Umural :Arapça +TürkçeErkek“Görgülü, bilgili ol, deneyim kazan“ anlamında kullanılan bir ad.
Umuralp :Arapça +TürkçeErkekGörgülü, bilgili yiğit.
Umurbay :Arapça +TürkçeErkekGörgülü, bilgili, saygın kişi.
Umurbey :Arapça +TürkçeErkekGörgülü, bilgili bey.
Umut :TürkçeKızUmmaktan doğan güven duygusu, ümit.
Umutlu :TürkçeKızUmudu olan, umut besleyen.
Unan :TürkçeErkek1. Sadakat, bağlılık.
2. Hak.
Unat :TürkçeErkek1. Doğru yol tutan.
2. Akıllı.
3. Ergin.
Ungan :TürkçeErkek1. Onmuş kişi, mutlu.
2. Yürekli, yiğit kişi.
Ur :TürkçeErkek1. Kale hendeği.
2. Şehir, kent.
3. Yüksek ve korunaklı yer.
Ural :TürkçeErkek“Kale, şehir, kent al, ele geçir“ anlamında kullanılan bir ad.
Uralp :TürkçeErkekKentli yiğit.
Uraltan :TürkçeErkekŞehirli, kentli hükümdar.
Uraltay :TürkçeErkekŞehirli saygın kişi.
Uram :TürkçeErkekBüyük, geniş yol.
Uran :TürkçeErkekYetenekli, usta, becerikli kimse.
Uras :TürkçeErkekbk. Uraz
Uraz :TürkçeErkekTalih, şans.
Uraza :ArapçaErkek1. Hediye, armağan.
2. Konuğa çıkarılan yiyecek.
Urazlı :TürkçeErkekTalihli, kutlu.
Urbeyi :TürkçeErkekKale, şehir beyi.
Urgun :TürkçeErkek1. Vurulan, vurulmuş.
2. Vurgun, âşık.
3. Gizli.
Urhan :TürkçeErkekŞehir, kale hükümdarı.
Urı :TürkçeErkek1. Dere, yol.
2. Oğul.
3. Genç, delikanlı.
4. Ses, gürültü.
Urkan :TürkçeErkekŞehirli bir soydan gelen kimse.
Urluk :TürkçeErkek1. Aile, soy sop.
2. Tohum.
Uruk :TürkçeErkek1. Tane, tohum.
2. Nesil, kuşak, soy.
Urun :TürkçeErkekbk. Orun
Urundu :TürkçeErkek1. Seçkin, seçilmiş.
2. Hayırlı.
Urungu :TürkçeErkekSavaşçı, savaşkan.
Uruş :TürkçeErkekÇarpışma, savaş, mücadele.
Uruz :TürkçeErkekHedef, amaç.
Us :TürkçeErkek1. Akıl, zekâ.
2. Yarar, çıkar.
3. Sessiz, yavaş.
Usal :TürkçeErkek1. Gamsız, kedersiz, keyfine düşkün.
2. Önemsiz.
Usalan :TürkçeErkekAkıl alan, akıllı.
Usalp :TürkçeErkekAkıllı yiğit.
Usbay :TürkçeErkekAkıllı, saygın kişi.
Usberk :TürkçeErkekAklı sağlam, akıllı kimse.
Usbey :TürkçeErkekAkıllı bey.
User :TürkçeErkekAkıllı kişi.
Ushan :TürkçeErkekAkıllı hükümdar.
Uskan :TürkçeErkekAkıllı soydan gelen kimse.
Uslu :TürkçeErkekAkıllı, zeki, uysal, sakin kimse.
Usluer :TürkçeErkekAkıllı kimse.
Usman :TürkçeErkekAkıllı, zeki kimse.
Usta :FarsçaErkekİşinin eri, becerikli kimse.
Usuk :TürkçeErkekAnlayışlılık, çabuk sezme yeteneği.
Usum :TürkçeErkekAkıllı.
Usun :TürkçeKızHüzün.
Usunbike :TürkçeKızHüzünlü kadın.
Uşak :TürkçeErkek1. Ufak, küçük.
2. Çocuk.
3. Genç, delikanlı.
4. Erkek hizmetçi.
Utkan :TürkçeErkek1. Zafer kazanmış, muzaffer.
2. Şerefli, onurlu soydan gelen.
Utku :TürkçeErkekÜstünlük, zafer.
Utman :TürkçeErkekŞerefli, edepli, terbiyeli kimse.
Uyar :TürkçeErkek1. Uygun, yerinde.
2. Boyun eğen, uysal, nazik kimse.
Uyaralp :TürkçeErkekBoyun eğen, uysal, nazik yiğit.
Uyarel :TürkçeErkekBoyun eğen, uysal, nazik kimse.
Uyarer :TürkçeErkekUyumlu, nazik kimse.
Uygan :TürkçeErkekUyumlu, uyan.
Uygar :TürkçeErkekKültürlü, eğitimli, görgü kurallarına uyan, medeni kimse.
Uygu :TürkçeErkekUyum, uygunluk.
Uygun :TürkçeErkek1. Yakışır, yaraşır, elverişli, yararlı.
2. Oranlı.
Uygunel :TürkçeErkekYakışır, yaraşır, elverişli, yararlı kimse.
Uygur :TürkçeKızUygar, medeni.
Uyguralp :TürkçeErkekUygar, medeni yiğit.
Uysal :TürkçeKız1. Yumuşak başlı, uyumlu, boyun eğen.
2. Terbiyeli.
Uytun :TürkçeErkekbk. Oytun
Uz :TürkçeErkek1. İlyi, güzel.
2. Uygun, doğru.
3. Usta.
4. Temir, dikkatli.
5. Becerikli, akıllı, anlayışlı.
6. Yakın, içten.
Uzalp :TürkçeErkekİyi, temiz, akıllı, anlayışlı yiğit.
Uzay :TürkçeErkekBütün varlıkların içinde bulunduğu sonsuz boşluk.
Uzbay :TürkçeErkekİyi, becerikli, temiz, akıllı ve saygın kişi.
Uzcan :Türkçe +FarsçaErkekUysal, uyumlu, iyi insan.
Uzel :TürkçeErkekUsta, becerikli kişi.
Uzer :TürkçeErkekBecerikli, akıllı kişi.
Uzgören :TürkçeErkekGerçeği önceden görebilen kimse.
Uzhan :TürkçeErkekİyi, temiz, akıllı, anlayışlı hükümdar.
Uzkan :TürkçeErkekErdemli bir soydan gelen kimse.
Uzman :TürkçeErkekBelli bir işte, belli bir konuda bilgi, görüş ve becerisi çok olan kimse.
Uzmen :TürkçeErkekbk. Uzman
Uzsan :TürkçeErkekBecerisi ve diğer iyi nitelikleriyle tanınan kimse.
Uzsoy :TürkçeErkekİyi nitelikli soydan gelen kimse.
Uztan :TürkçeErkekYetenekli, becerikli kimse.
Uztaş :TürkçeErkekYetenekli, becerikli ve güçlü kimse.
Uztekin :TürkçeErkekYetenekl, becerikli hükümdar.
Uztürk :TürkçeErkekBütün iyi nitelikleri kendinde toplayan Türk.
Übeyde :ArapçaKız1. Küçük köle, kölecik.
2. Kul.
Übeydullah :ArapçaErkekTanrı'nın kulu.
Übük :TürkçeKız1. İbibik kuşu.
2. İbik.
Üçe :TürkçeErkek1. Yüce, yüksek.
2. Arka.
Üçel :TürkçeErkekÜç el.
Üçer :TürkçeErkekÜç-er.
Üçgül :Türkçe +FarsçaKızYaban yoncası.
Üçışık :TürkçeKızÜç ışık.
Üçkök :TürkçeErkekÜç kök.
Üçok :TürkçeErkekOğuz Destanı'na göre sol kolda bulunan 12 Oğuz boyuna verilen ad.
Üçük :TürkçeErkek1. Köşe.
2. Kaymış arazi.
3. Sönmüş.
4. Soluk.
Üftade :FarsçaKız1. Tutkun, âşık, sevdalı.
2. Düşmüş, düşkün.
Üge :TürkçeErkekŞöhretli, tanınmış, ünlü.
Ügü :TürkçeErkek1. Baykuş.
2. Boş, ıssız.
Üke :TürkçeErkekOnur, şeref.
Ükkaşe :ArapçaErkekbk. Ökkeş
Üleş :TürkçeErkek1. Bölüşme, paylaşma.
2. Pay.
Ülez :TürkçeErkek1. Batmakta olan güneş.
2. Salgın.
Ülfer :ArapçaErkekBüyük su, ırmak.
Ülfet :ArapçaErkek1. Alışma, kaynaşma.
2. Görüşme, konuşma.
3. Dostluk, arkadaşlık.
Ülgen :TürkçeErkek1. Yüce, yüksek, ulu.
2. Eski Türklerde Gök Tanrı'ya verilen ad.
Ülgen :TürkçeKız1. Yüce, üstün, ulu.
2. Eski Türklerde Gök Tanrı'ya verilen ad.
Ülgenalp :TürkçeErkekYüce, ulu yiğit.
Ülgener :TürkçeErkekYüce, ulu kimse.
Ülger :TürkçeErkek1. Şeftali, kumaş vb.ndeki ince tüy.
2. Vecize.
Ülger :TürkçeKız1. Şeftali, kumaş vb.ndeki ince tüy.
2. Vecize.
Ülgü :TürkçeErkek1. Yakışıklı kimse.
2. Pay, hisse.
3. Tutum, tavır.
Ülgür :TürkçeKızbk. Ülker
Ülke :TürkçeKız1. Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü.
2. Devlet.
Ülkem :TürkçeKız“Yurdum, vatanım“ anlamında kullanılan bir ad..
Ülken :TürkçeErkek“Senin yurdun, senin vatanın“ anlamında kullanılan bir ad.
Ülkenur :Türkçe +ArapçaKızYurdu aydınlatan ışık.
Ülker :TürkçeErkekBoğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım.
Ülkü :TürkçeKızAmaç edinilen, ulaşılmak istenen şey.
Ülkücü :TürkçeErkekBir ülküye bağlı olan.
Ülküdeş :TürkçeKızAynı ülküye bağlı olanlardan her biri.
Ülkühan :TürkçeKızBir ülküsü, amacı olan hükümdar.
Ülkülü :TürkçeErkekÜlküsü olan kimse.
Ülküm :TürkçeKız“Amacım, ulaşmak istediğim şey“ anlamında kullanılan bir ad.
Ülkümen :TürkçeErkekÜlküsü olan, bir ülküye bağlı olan kimse.
Ülküsel :TürkçeErkekÜlkü ile ilgili, ülkü niteliğinde olan.
Ülkütan :TürkçeErkekÜlküsü tan vakti gibi aydın olan.
Ülküye :TürkçeKızÜlkü adına yanlış olarak Arapça dişillik getirilerek elde edilmiş bir ad.
Ülmen :TürkçeErkekDenizci, deniz adamı.
Ümek :TürkçeErkek1. Asker.
2. Köle.
Ümit :FarsçaErkekUmut.
Ümmet :ArapçaErkek1. Bir peygambere inananların tümü.
2. Müslüman dinine bağlı olanların tümüne verilen ad.
Ümmiye :ArapçaKızAnneye ait, anneyle ilgili olan.
Ümmühan :Arapça +TürkçeKızHükümdar anası.
Ümniye :ArapçaKız1. Umut.
2. İstek, arzu.
3. Niyet.
Ümran :ArapçaKız1. Bayındırlık, mamurluk.
2. Uygarlık, ilerleme, refah ve mutluluk.
Ün :TürkçeErkek1. Yüksek ses, ses.
2. Şöhret, şan.
Ünal :TürkçeKız“Adın duyulsun, tanın, ün kazan“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünalan :TürkçeErkekÜn-alan. Adı duyulmuş, ün kazanmış.
Ünaldı :TürkçeErkekÜnlü, tanınan, meşhur.
Ünalmış :TürkçeErkekTanınmış, meşhur, şöhretli.
Ünalp :TürkçeErkekTanınmış, ünlü yiğit.
Ünay :TürkçeKızAy gibi tanınmış, ünü parlak, şöhretli.
Ünek :TürkçeErkek1. Kahraman, yiğit.
2. Ünlü, tanınmış.
Üner :TürkçeErkekTanınmış, ünlü kimse.
Üngördü :TürkçeErkekTanınan, şöhretli, ünlü.
Üngören :TürkçeErkekTanınan, ünlü, meşhur.
Üngörmüş :TürkçeErkekTanınmış, ünlü, meşhur.
Üngür :TürkçeErkekMağara.
Ünkan :TürkçeErkekTanınmış soydan gelen kimse.
Ünkaya :TürkçeErkekGücüyle, kuvvetiyle tanınan kimse.
Ünlem :TürkçeErkek1. Ses, seda.
2. Çağrı.
Ünlen :TürkçeErkek“Ün kazan, meşhur ol“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünlü :TürkçeKızTanınmış, adı duyulmuş, şöhretli, şanlı.
Ünlüol :TürkçeErkek“Adın duyulsun, ün kazan“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünsaç :TürkçeErkek“Adın duyulsun, ünlen“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünsan :TürkçeErkekAdını duyuran, ünlü.
Ünsay :TürkçeKız“Ünlen, adın duyulsun“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünsel :Türkçe +ArapçaKızÇok ünlü, çok meşhur.
Ünsev :TürkçeErkek“Ünlü olmayı sev“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünseven :TürkçeKızÜnlü olmayı, tanınmayı seven kimse.
Ünsevin :TürkçeErkek“Ünlü olmayı, tanınmayı sevin“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünsi :ArapçaErkek1. Alışmış, sokulgan.
2. Arkadaş, dost.
Ünsoy :TürkçeErkekSoyu ünlü olan kimse.
Üntürk :TürkçeErkekTanınmış, ünlü Türk.
Ünübol :TürkçeKızÜnü yayılmış olan, çok tanınan kimse.
Ünüçok :TürkçeErkekÇok ünlü.
Ünüdeğer :TürkçeErkekÜnüne yakışır nitelikte olan kimse.
Ünüvar :TürkçeErkekÜnlü, tanınmış kimse.
Ünver :TürkçeKız“Ünlen, tanınmış bir insan ol“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünyay :TürkçeErkek“Ününü yay, ünün duyulsun“ anlamında kullanılan bir ad.
Ünzile :ArapçaKızİndirilmiş, inzal olunmuş.
Ürek :TürkçeErkek1. Çok üreyen, çoğalan.
2. Eli çabuk, çok iş çıkaran, hızlı.
3. At, kısrak sürüsü.
Ürem :TürkçeErkekArtma, çoğalma, faiz.
Üren :TürkçeErkek1. Kurak, susuz yer.
2. Şimşek.
3. Soy.
Üresin :TürkçeErkek“Çoğalsın, soyu genişlesin“ anlamında kullanılan bir ad.
Ürgün :TürkçeErkekbk. Ürkün
Ürkmez :TürkçeErkekKorkmaz, yılmaz.
Ürkün :TürkçeErkekKorku, çekingenlik.
Ürmegül :Türkçe +FarsçaKızSarmaşık.
Ürpek :TürkçeKız1. Ürperen, ürpermiş.
2. Mazı ağaçlarının üstündeki tüylü nesne.
Ürper :TürkçeKızTitreme, titreyiş.
Ürün :TürkçeErkek1. Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey.
2. Yapıt, eser.
3. Sık orman.
4. Çokluk, bolluk.
Ürünay :TürkçeKızÇok parlak, çok aydınlık olan.
Üründü :TürkçeErkekSeçilmiş, seçkin.
Üründübay :TürkçeErkekSeçkin nitelikli, saygın kimse.
Üs :TürkçeErkek1. Üst.
2. Asıl, kök.
Üsgen :TürkçeErkek1. Yüksek.
2. Gelişmiş.
3. Birine göre yüksek aşamada olan kimse.
Üstat :FarsçaErkek1. Bir bilim veya sanat alanında üstün bir yeri olan kimse.
2. Öğretmen.
3. Usta.
4. Sanatçı.
Üstay :TürkçeErkekAy gibi yüksek, yüce.
Üster :TürkçeErkekSaygın, değerli kimse.
Üstol :TürkçeErkek“Değerli ol, yücel“ anlamında kullanılan bir ad.
Üstün :TürkçeErkek1. Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan.
2. Yenen, galip gelen.
3. Sayıca çok, fazla.
Üstünbay :TürkçeErkekSeçkin, başarılı kimse.
Üstüngü :TürkçeErkekEn üstteki, en yüksekteki.
Ütügen :TürkçeErkekÜşüyen,çok üşüyen.
Üveys :ArapçaErkekKurt, küçük kurt.
Üye :TürkçeErkekHerhangi bir topluluğu oluşturan bireylerden her biri.
Üz :TürkçeErkek1. Yüz.
2. Ovalık, düzlük.
3. Katı, sert.
4. Sağır.
Üzek :TürkçeErkekbk. Özek
Üzer :TürkçeErkek1. Üst.
2. Kaymak.
3. Faiz.
4. Can sıkıcı, üzücü.
Üzeyir :ArapçaErkekKutsal kitaplarda geçen bir ad.

Derneğimiz
Mekke Canlı Yayın
Medine Canlı Yayın
Eserlerimiz
İlahiler
Sure ve Namaz
Namaz Kılmayı Öğreniyorum
Tecvid Dersleri
SON EKLENENLER
GÜNÜN AYETİ
Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.
(BAKARA- 153)
ÖZLÜ SÖZLER
  • Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir.
  • Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun?
  • Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır.
  • Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. (Hz. Ali)
  • Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur.
  • Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir.
  • En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır.
  • Alem-i Berzah insanın kendisidir.
  • Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır.
  • Mutaşabih ayetler ledünidir.
NAMAZ VAKİTLERİ