İsim | Kökeni | Cinsiyet | Anlamı |
---|---|---|---|
Hudavent : | Farsça | Erkek | 1. Allah, Tanrı. 2. Efendi, sahip. 3. Hükümdar. |
Halilullah : | Arapça | Erkek | 1. Allah’ın sadık dostu. 2. Hz. İbrahim’e verilen san. |
Hazine : | Arapça | Kız | 1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse. |
Hudavendigâr : | Farsça | Erkek | 1. Amir, hâkim. 2. Osmanlı Padişahı I. Murat’ın sanı. |
Heves : | Arapça | Kız | 1. Arzu, istek. 2. Gelip geçici istek. |
Hamza : | Arapça | Erkek | 1. Aslan, güçlü adam. 2. İslam tarihinde Hz. Muhammed'in amcası. |
Haydar : | Arapça | Erkek | 1. Aslan. 2. Cesur, yiğit kimse. 3. Hz.Ali’nin lakabı. |
Hüma : | Farsça | Kız | 1. Başına konduğu kimseye mutluluk getirdiğine inanılan devlet kuşu, talih kuşu. 2. Mutluluk, saadet. |
Hüner : | Farsça | Erkek | 1. Beceri, marifet. 2. Ustalık. |
Hatıra : | Arapça | Kız | 1. Bellekte yaşamaya devam eden geçmiş izlenim, duygu veya olay. 2. Bir kimse veya olayı hatırlatan nesne, yadigâr. |
Hikmet : | Arapça | Kız | 1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah'ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize. |
Hikmet : | Arapça | Erkek | 1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah’ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize. |
Hicret : | Arapça | Kız | 1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesi. |
Hicret : | Arapça | Erkek | 1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesi. |
Hicran : | Arapça | Kız | 1. Bir yerden veya bir kimseden ayrılma. 2. Ayrılığın verdiği büyük üzüntü, keder. |
Halef : | Arapça | Erkek | 1. Birinden sonra gelip onun yerine geçen kimse, sonradan gelen. 2. Soy. |
Halife : | Arapça | Erkek | 1. Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed'in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse. |
Haşmet : | Arapça | Erkek | 1. Büyüklük, görkem. 2. Kibarlık, nezaket. 3. Alçak gönüllülük. |
Huri : | Arapça | Kız | 1. Cennet kızı. 2. Sevgili. 3. Çok güzel kadın. |
Hadra : | Arapça | Kız | 1. Çok yeşil, en yeşil. 2. Yeşillik. |
Hasip : | Arapça | Erkek | 1. Değerli, saygın, soyu temiz kimse. 2. Muhasebeci. |
Hadiye : | Arapça | Kız | 1. Doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber. 2. Önde giden. |
Hâkime : | Arapça | Kız | 1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen. |
Han : | Türkçe | Erkek | 1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san. |
Hanüman : | Farsça | Kız | 1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk. |
Himmet : | Arapça | Erkek | 1. Gayret, emek, çaba. 2. Yüksek irade. 3. Yardım, kayırma. 4. Kutsal sayılan bir kişi tarafından yapılan etki. |
Hakikat : | Arapça | Kız | 1. Gerçek, doğru. 2. Gerçek olan şey, gerçeklik. |
Hatip : | Arapça | Erkek | 1. Güzel, düzgün. 2. Bir topluluk karşısında etkili konuşan kimse. 3. Camide hutbe okuyan kimse. |
Hüsün : | Arapça | Kız | 1. Güzel, iyi. 2. Güzellik |
Hasene : | Arapça | Kız | 1. Güzel, iyi. 2. İyi, hayırlı iş, iyilik. |
Hasan : | Arapça | Erkek | 1. Güzel. 2. İyi ve hayırlı iş. |
Hidayet : | Arapça | Erkek | 1. Hak yolunu, doğru yolu gösterme. 2. Hak yolu, doğru yol. |
Hayalî : | Arapça | Erkek | 1. Hayal niteliğinde veya hayal ürünü olan, düşsel, imgesel. 2. Karagöz oynatan kimse, karagözcü. |
Hayran : | Arapça | Erkek | 1. Hayranlık duyan, hayrette kalan. 2. Son derece beğenen, tutkun. |
Hamiye : | Arapça | Kız | 1. Himaye eden, koruyan, koruyucu. 2. Kayıran, kayıncı. |
Hanif : | Arapça | Erkek | 1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan. |
Hüsam : | Arapça | Erkek | 1. İyi bilenmiş, keskin kılıç. 2. Hüsamettin adının kısa söylenişi. |
Hatun : | Türkçe | Kız | 1. Kadın. 2. Bayan, hanım. 3. Eş, zevce. 4. Eskiden yüksek kişilikli kadınlara veya hakan eşlerine verilen san. |
Hanım : | Türkçe | Kız | 1. Kadınlığın bütün iyi niteliklerini taşıyan kadın. 2. Kız ve kadınlara verilen bir san. 3. Eş, karı. |
Halis : | Arapça | Erkek | 1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi. |
Haşim : | Arapça | Erkek | 1. Kıran, ezen, parçalayan. 2. Ekmek doğrayan. |
Hami : | Arapça | Erkek | 1. Koruyan, koruyucu, himaye eden. 2. Kayıran, kayırıcı. |
Hisar : | Arapça | Erkek | 1. Küçük kale. 2. Kuşatma, etrafını çevirme. |
Hulagu : | Moğ. | Erkek | 1. Kula tüylü at. 2. İlhanlılar Devletinin kurucusu olan hükümdar. |
Hafıza : | Arapça | Kız | 1. Kur’an-ı Kerim'ibaşından sonuna kadar ezberlemiş olan kadın. 2. Yaşantıları, öğrenilen konuları bilinçli olarak akılda tutma, saklama gücü, bellek. |
Hümayun : | Farsça | Erkek | 1. Kutlu, kutsal. 2. Padişaha özgü, hükümdarla ilgili. |
Havva : | Arapça | Kız | 1. Kutsal kitaplara göre yaratılan ilk kadın. 2. Esmer kadın. |
Hatem : | Arapça | Erkek | 1. Mühür. 2. Cömert. 3. Son, en son, sonuncu. |
Hatemî : | Arapça | Erkek | 1. Mühürle ilgili olan. 2. Mühür yapan. 3. Cömertlik. 4. Sonuncu. |
Hamit : | Arapça | Erkek | 1. Övülmeye değer. 2. Allah'ın adlarındandır. 3. Hamdeden, şükreden. |
Hamide : | Arapça | Kız | 1. Övülmeye değer. 2. Hamdeden, şükreden |
Harun : | İbr. | Erkek | 1. Parlayan. 2. Hz. Musa'nın ağabeyi. |
Hulûsi : | Arapça | Erkek | 1. Saf halis, içi temiz. 2. İçten, candan. |
Hıfzı : | Arapça | Erkek | 1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma. |
Hüccet : | Arapça | Erkek | 1. Seçkin âlimlere verilen san. 2. Delil, kanıt. |
Hatife : | Arapça | Kız | 1. Sesi işitilip de kendisi görünmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen. |
Hatif : | Arapça | Erkek | 1. Sesi işitilip kendisi görülmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen. 3. Gaipten seslenir gibi haber veren melek. |
Hürrem : | Farsça | Kız | 1. Sevinçli, şen, güler yüzlü, gönül açan. 2. Taze, körpe. |
Hitam : | Arapça | Erkek | 1. Son, nihayet. 2. Bitme, tükenme. |
Hatim : | Arapça | Erkek | 1. Sona erdiren, bitiren. 2. Mühürleyen, mühürleyici. 3. Sonuncu. |
Hacer : | Arapça | Kız | 1. Taş, kaya. 2. İsmail Peygamber’in annesinin adı. |
Hamil : | Arapça | Erkek | 1. Taşıyan, taşıyıcı. 2. Sahip olan. 3. Destek. |
Hülya : | Arapça | Kız | 1. Tatlı düş. 2. Kuruntu, vehim, hayal. |
Hakan : | Farsça | Erkek | 1. Türk, Moğol ve Tatar hanları için “hükümdarlar hükümdarı“ anlamında kullanılan bir unvan. 2. Osmanlı padişahlarına verilen unvan. |
Hamiyet : | Arapça | Kız | 1. Ulusseverlik, yurdunu, ulusunu ve ailesini koruma çabası. 2. İnsanlık, fazilet. |
Hilkat : | Arapça | Kız | 1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy güzelliği. |
Hilkat : | Arapça | Erkek | 1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy özelliği. |
Hulki : | Arapça | Erkek | 1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı. |
Hayat : | Arapça | Kız | 1. Yaşam, dirim. 2. Canlılarda, doğumdan ölüme kadar geçen süre. 3. Yaşama, yaşayış. |
Hayati : | Arapça | Erkek | 1. Yaşamla ilgili, yaşamsal. 2. Büyük önem taşıyan, önemli. |
Hilâlî : | Arapça | Erkek | 1. Yeni ay biçiminde olan. 2. Yeni ay ile ilgili. |
Hazret : | Arapça | Erkek | 1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan. 2. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz. 3. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü. |
Halim : | Arapça | Erkek | 1. Yumuşak huylu, sert olmayan. 2. Allah’ın adlarındandır. |
Hürmüz : | Farsça | Kız | 1. Zerdüştlerin hayır Tanrısının adı. 2. Eski İran takviminde güneş yılının ilk günü. 3. Jüpiter gezegeni. |
Hayal : | Arapça | Kız | 1. Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey. 2. Gölge. |
Hanımkız : | Türkçe | Kız | Ağırbaşlı kız. |
Haktan : | Arapça +Türkçe | Kız | Allah'tan gelen, Allah'ın verdiği. |
Hamdi : | Arapça | Erkek | Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmekle ilgili. |
Hamdiye : | Arapça | Kız | Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmeyle ilgili. |
Hayrullah : | Arapça | Erkek | Allah’ın hayırlı kıldığı. |
Hikmetullah : | Arapça | Erkek | Allah’ın hikmeti. |
Hamdullah : | Arapça | Erkek | Allah’ın övgüsü. |
Hakverdi : | Arapça +Türkçe | Erkek | Allah’ın verdiği kimse. |
Hudayi : | Farsça | Erkek | Allah’ın yarattığı. |
Hasay : | Arapça +Türkçe | Kız | Ay gbi özel olan. |
Hilâl : | Arapça | Kız | Ayın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça. |
Hazar : | Arapça | Erkek | Barış ve güven. |
Huzur : | Arapça | Erkek | Baş dinçliği, gönül rahatlığı, dirlik, erinç. |
Hale : | Arapça | Kız | Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire, ayla. |
Halenur : | Arapça | Kız | Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire. |
Hüveyda : | Farsça | Kız | Belirgin, apaçık, ortada, belli. |
Hemta : | Farsça | Kız | Benzer, denk, eşit. |
Hamis : | Arapça | Erkek | Beşinci. |
Hediye : | Arapça | Kız | Birini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, armağan. |
Hemdem : | Farsça | Erkek | Birlikte yaşayan, arkadaş. |
Hanbiken : | Türkçe | Kız | bk. Hanbike |
Hasane : | Arapça | Erkek | bk. Hasene |
Hazel : | Türkçe | Kız | bk. Hazal |
Hıdır : | Arapça | Erkek | bk. Hızır |
Hüceste : | Farsça | Kız | bk. Huceste |
Hüdavendigâr : | Farsça | Erkek | bk. Hudavendigâr |
Hüdavent : | Farsça | Erkek | bk. Hudavent |
Hüdaverdi : | Farsça +Türkçe | Erkek | bk. Hudaverdi |
Hüdayi : | Farsça | Erkek | bk. Hudayi |
Hülâgü : | Moğ. | Erkek | bk. Hulagu |
Hulya : | Arapça | Kız | bk. Hülya |
Hurrem : | Farsça | Kız | bk. Hürrem |
Hüsmen : | Türkçe | Erkek | bk. Hüsamettin |
Hüsne : | Arapça | Kız | bk. Hüsna |
Hüsnüye : | Arapça | Kız | bk. Hüsniye |
Hızlıer : | Türkçe | Erkek | Çabuk, süratli kimse. |
Hızlı : | Türkçe | Erkek | Çabuk, süratli. |
Hare : | Farsça | Kız | Cam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş. |
Hüsnügüzel : | Arapça +Türkçe | Kız | Camekânlarda yetiştirilen, sarı çiçekli, güzel yapraklı bir süs bitkisi. |
Hamaset : | Arapça | Erkek | Cesaret, kahramanlık, yiğitlik. |
Hezarfen : | Farsça +Arapça | Erkek | Çok bilen, elinden çok iş gelen. |
Hurican : | Arapça +Farsça | Kız | Çok güzel kadın. |
Hamra : | Arapça | Kız | Çok kırmızı, kızıl. |
Hüsna : | Arapça | Kız | Çok, en çok, pek çok güzel. |
Hürsel : | Arapça | Erkek | Coşkuda özgür olan. |
Hüsnühâl : | Arapça | Kız | Davranış güzelliği. |
Hasibe : | Arapça | Kız | Değerli, saygın, soyu temiz. |
Hatunana : | Türkçe | Kız | Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın. |
Haşmettin : | Arapça | Erkek | Dinin büyüklüğü, ihtişamı. |
Hidayettin : | Arapça | Erkek | Dinin gösterdiği doğru yol. |
Hayrettin : | Arapça | Erkek | Dinin hayırlısı. |
Hikmettin : | Arapça | Erkek | Dinin hikmeti. |
Hüsamettin : | Arapça | Erkek | Dinin keskin kılıcı. |
Halittin : | Arapça | Erkek | Dinin sonsuzluğu, ölümsüzlüğü. |
Hakkı : | Arapça | Erkek | Doğrulukla, hakla ve adaletle ilgili. |
Hekim : | Arapça | Erkek | Doktor, tabip, bilge kişi, filozof. |
Heyecan : | Arapça | Erkek | Duygularda meydana gelen coşma, coşkunluk. |
Huriser : | Arapça +Farsça | Kız | En güzel kadın. |
Haticenur : | Arapça | Kız | Erken doğan güzel kız çocuğu. |
Hatice : | Arapça | Kız | Erken doğan kız çocuğu. |
Hava : | Arapça | Kız | Gökyüzü. |
Hanbek : | Türkçe | Erkek | Güçlü, kuvvetli hükümdar. |
Hüsnügül : | Arapça +Farsça | Kız | Gül gibi güzel olan. |
Handan : | Farsça | Kız | Gülen, gülücü, güleç, sevinçli. |
Hande : | Farsça | Kız | Gülüş, gülme. |
Hurşide : | Farsça | Kız | Güneş. |
Haver : | Farsça | Kız | Güneşin doğduğu yön, doğu. |
Hazan : | Farsça | Kız | Güz, yaprak dökümü mevsimi, sonbahar. |
Hoşkadem : | Farsça +Arapça | Kız | Güzel ayaklı, uğurlu, kutlu. |
Hattat : | Arapça | Erkek | Güzel el yazıları yazan ve mesleği hattatlık olan kimse. |
Hoşfidan : | Farsça +Rum. | Kız | Güzel endamlı, boylu boslu kadın. |
Hoşnur : | Farsça +Arapça | Kız | Güzel ışık. |
Hasna : | Arapça | Kız | Güzel ve namuslu kadın. |
Hasanalp : | Arapça +Türkçe | Erkek | Güzel yiğit. |
Hurisel : | Arapça | Kız | Güzel, coşkulu kadın. |
Hoşnigâr : | Farsça | Kız | Güzel, hoş sevgili. |
Hüsniye : | Arapça | Kız | Güzel. |
Huban : | Farsça | Kız | Güzeller, sevgililer. |
Hacıgül : | Arapça +Farsça | Kız | Hacca gitmiş gül gibi güzel kadın. |
Hacıhanım : | Arapça +Türkçe | Kız | Hacca gitmiş kadın. |
Hâlet : | Arapça | Kız | Hal, durum. |
Hızır : | Arapça | Erkek | Halk inanışlarına göre ölümsüzlüğe kavuşmuş olduğuna inanılan ulu kimse. |
Hankan : | Türkçe | Erkek | Han soyundan gelen kimse. |
Hanefi : | Arapça | Erkek | Hanefi mezhebinden olan kimse. |
Hanbegüm : | Türkçe | Kız | Hanın karısı, hükümdar eşi |
Hoşeda : | Farsça | Kız | Hareketi, davranışı hoş, güzel olan. |
Hayri : | Arapça | Erkek | Hayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu. |
Hayrani : | Arapça | Erkek | Hayranlık, şaşkınlık. |
Hepgül : | Türkçe +Farsça | Kız | Her zaman güzel olan kimse. |
Hepşen : | Türkçe | Kız | Her zaman neşeli ve mutlu olan. |
Hepyener : | Türkçe | Erkek | Her zaman üstün gelen, yenen kimse. |
Heper : | Türkçe | Erkek | Her zaman yiğit, yürekli olan kimse. |
Hiçsönmez : | Farsça +Türkçe | Erkek | Hiç sönmeyen, her zaman ışık ve aydınlık saçan. |
Hiçyılmaz : | Farsça +Türkçe | Erkek | Hiç yılmayan, bıkmayan. |
Hanzade : | Türkçe +Farsça | Erkek | Hükümdar çocuğu. |
Hanbike : | Türkçe | Kız | Hükümdar karısı. |
Hankız : | Türkçe | Kız | Hükümdar kızı. |
Hanbey : | Türkçe | Erkek | Hükümdar ve bey. |
Hansultan : | Türkçe +Arapça | Kız | Hükümdar vr sultan. |
Hüsrev : | Farsça | Erkek | Hükümdar, padişah. |
Hükmiye : | Arapça | Kız | Hükümle ilgili, hükme ait, bir karara dayanan. |
Hürdoğan : | Arapça +Türkçe | Erkek | Hür, özgür olarak doğan. |
Hüray : | Arapça +Türkçe | Erkek | Hür-ay. Ay gibi özgür, ay kadar bağımsız. |
Hazin : | Arapça | Kız | Hüzünlü, kederli. |
Havi : | Arapça | Erkek | İçine alan, kaplayan. |
Hazime : | Arapça | Kız | İhtiyatlı, akıllı kadın. |
Haslet : | Arapça | Erkek | İnsanın yaradılışındaki huyu, doğası. |
Heybet : | Arapça | Erkek | İnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş, büyüklük, ululuk. |
Hâlinur : | Arapça | Kız | Işıklı, aydınlık. |
Hasbi : | Arapça | Erkek | İsteyerek ve karşılık beklemeksizin yapılan. |
Halûk : | Arapça | Erkek | İyi ahlak sahibi, iyi huylu, geçimli kimse. |
Haskız : | Arapça +Türkçe | Kız | İyi nitelikleri kendinde toplamış kız. |
Hasbek : | Arapça +Türkçe | Erkek | İyi, dürüst, saf insan. |
Hayırgül : | Arapça +Farsça | Kız | İyiliği seven güzel kimse. |
Hayır : | Arapça | Erkek | İyilik, karşılık beklemeden yapılan yardım. |
Hayrünnisa : | Arapça | Kız | Kadınların hayırlısı, uğurlusu. |
Haspolat : | Arapça +Farsça | Erkek | Katışıksız, saf, çelik gibi kimse. |
Hafide : | Arapça | Kız | Kız torun. |
Hümeyra : | Arapça | Kız | Kızıllık, pembelik. |
Hafize : | Arapça | Kız | Koruyan, saklayan. |
Hüseyin : | Arapça | Erkek | Küçük sevgili. |
Halâskâr : | Arapça +Farsça | Erkek | Kurtarıcı. |
Halâs : | Arapça | Erkek | Kurtuluş, kurtulma. |
Hazal : | Türkçe | Kız | Kuruyup dökülen ağaç yaprakları. |
Hoşnut : | Farsça | Kız | Memnun, kıvançlı. |
Hıfzırrahman : | Arapça | Erkek | Merhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu. |
Hürnaz : | Arapça +Farsça | Kız | Nazlanmakta özgür olan. |
Hükminaz : | Arapça +Farsça | Kız | Nazlı, edalı. |
Halile : | Arapça | Kız | Nikâhlı kadın, karı, eş. |
Harika : | Arapça | Kız | Nitelikleriyle hayranlık uyandıran, eksiksiz, kusursuz. |
Hürbey : | Arapça +Türkçe | Erkek | Özgür, bağımsız bey. |
Hürgül : | Arapça +Farsça | Kız | Özgür, bağımsız güzel. |
Hürcan : | Arapça +Farsça | Erkek | Özgür, bağımsız kimse. |
Hür : | Arapça | Erkek | Özgür, bağımsız. |
Hüryaşar : | Arapça +Türkçe | Erkek | Özgür, serbest yaşayan. |
Hürkan : | Arapça +Türkçe | Erkek | Özgürlüğü, bağımsızlığı seven, özgür soydan gelen. |
Hürriyet : | Arapça | Kız | Özgürlük, bağımsızlık, serbestlik. |
Hasret : | Arapça | Erkek | Özlem, özleyiş. |
Hükümdar : | Arapça +Farsça | Erkek | Padişah, kral, hakan gibi taht sahibi devlet başkanı. |
Hünkâr : | Farsça | Erkek | Padişah, sultan, hükümdar. |
Hanedan : | Farsça | Erkek | Peygamber, hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kimseye dayanan soy, büyük aile. |
Halil : | Arapça | Erkek | Sadık, samimi, dost. |
Hıraman : | Farsça | Kız | Salına salına, naz ve eda ile yürüyen. |
Hayret : | Arapça | Erkek | Şaşkınlık, şaşma. |
Hunalp : | Farsça +Türkçe | Erkek | Savaşçı yiğit. |
Harbiye : | Arapça | Kız | Savaşla ilgili. |
Hürmet : | Arapça | Erkek | Saygı. |
Hasgül : | Arapça +Farsça | Kız | Seçkin gül. |
Hasefe : | Arapça +Türkçe | Erkek | Seçkin kabadayı. |
Hoşsel : | Farsça +Arapça | Kız | Sel gibi çağlayan güzel. |
Hoşses : | Farsça +Türkçe | Kız | Sesi güzel olan. |
Hürşen : | Arapça +Türkçe | Kız | Sevinçli olan özgür kimse. |
Hazım : | Arapça | Erkek | Sindiren, sindirici kimse. |
Hatime : | Arapça | Kız | Son, nihayet. |
Haldun : | Arapça | Erkek | Sonsuz olan, ebedî olan. |
Halide : | Arapça | Kız | Sürekli, sonsuz, ebedî. |
Hacergül : | Arapça +Farsça | Kız | Taşlar arasında yetişen gül. |
Halâvet : | Arapça | Kız | Tatlılık, şirinlik. |
Hüzzam : | Farsça | Kız | Türk müziğinin en eski birleşik makamlarından biri. |
Huceste : | Farsça | Kız | Uğurlu, hayırlı, kutlu, mutlu. |
Hazık : | Arapça | Erkek | Usta, mahir, becerikli. |
Hicap : | Arapça | Erkek | Utanma, sıkılma. |
Hicabi : | Arapça | Erkek | Utanmayla ilgili. |
Hoşten : | Farsça | Kız | Vücudu güzel olan. |
Hanalp : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur hükümdar. |
Hilmiye : | Arapça | Kız | Yumuşak huylu, ince nazik kimse. |
Hilmi : | Arapça | Erkek | Yumuşak huylu, nazik, ince kimse. |
Halime : | Arapça | Kız | Yumuşak huylu, sert olmayan. |
Hoşgör : | Farsça +Türkçe | Erkek | “Anlayışlı, görgülü ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hoşsun : | Farsça +Türkçe | Kız | “Güzelsin, beğenilensin, sevilensin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hoşsen : | Farsça +Türkçe | Kız | “Güzelsin, hoşsun“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hanbeğendi : | Türkçe | Kız | “Hanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad. |
Hepyüksel : | Türkçe | Erkek | “Her zaman gözün yükseklerde olsun, yüksel“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hıncal : | Türkçe | Erkek | “Hıncını al“ anlamnda kullanılan bir ad. |
Hızlan : | Türkçe | Erkek | “Hız kazan, hızını artır“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hürkal : | Arapça +Türkçe | Erkek | “Özgür, bağımsız yaşa“ nalamında kullanılan bir ad. |
Hürsev : | Arapça +Türkçe | Erkek | “Özgür, serbest olanı sev“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hürol : | Arapça +Türkçe | Erkek | “Özgür, serbest ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hürsen : | Arapça +Türkçe | Kız | “Özgürsün, serbestsin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hudaverdi : | Farsça +Türkçe | Erkek | “Tanrı verdi, bağışladı“ anlamında kullanılan bir ad. |
Hüdaver : | Farsça +Türkçe | Erkek | “Tanrı'm! Bana uzun ömürlü bir çocuk ver“ anlamında kullanılan bir ad. |