14 Mayıs 2025
16 Zi'l-ka'de 1446
halveti
MENÜ
SOHBETLER HAZRET-İ MUHAMMED'IN
(S.A.V) HAYATI
SEVGİLİ PEYGAMBERİM KUR'AN-I KERİM İLMİHAL İSLAM VE TOPLUM 40 HADİS HADİS-İ ŞERİFLER OSMANLICA SÖZLÜK RÜYA TABİRLERİ BEBEK İSİMLERİ ABDÜLKADİR BİLGİLİ
(SEBATİ) DİVANI
NİYAZİ MISRİ DİVANI HİKMETLİ SÖZLER KUR'AN-I KERİM ÖĞRENİYORUM KUR'AN-I KERİM (SESLİ ve YAZILI) SESLİ ARŞİV İLAHİLER KVKK ve GİZLİLİK POLİTİKASI
İSLAM ve TASAVVUF
TASAVVUFUN TARİFLERİ TASAVVUFUN DOĞUŞU TASAVVUFUN ANADOLU'YA GİRİŞİ HALVETİLİĞİN TARİHİ HALVETİLİĞİN TARİHİ GELİŞİMİ HALVETİLİĞİN TÜRK TOPLUMUNDAKİ YERİ HALVETİYYE SİLSİLESİ PİRLERİMİZİN HAYATLARI MEHMET ALİ İŞTİP (VAHDETİ) ABDÜLKADİR BİLGİLİ (SEBATİ) İBRAHİM GÜLMEZ(KANÂATÎ)
EHLİ - BEYT
EHL-İ BEYT KİMDİR? EHL-İ BEYTİ SEVMEK
RESÛLULLAH'I SEVMEKTİR
EHL-İ BEYT EMANETİ RESÛLULLAH'TIR EHL-İ BEYTİN HALİ NUH'UN GEMİSİ GİBİDİR EHL-İ BEYT OLMAK HEM NESEBİ HEMDE MEZHEBİDİR
ONİKİ İMAMLAR
HZ. İMAM ALİ K.A.V RA HZ. İMAM HASAN-I (MÜCTEBA) HZ. İMAM HÜSEYİN-İ (KERBELA) HZ. İMAM ZEYNEL ABİDİN HZ. İMAM MUHAMMED BAKIR HZ. İMAM CAFER-İ SADIK HZ. İMAM MUSA-İ KAZIM HZ. İMAM ALİYYUL RIZA HZ. İMAM MUHAMMED CEVAD (TAKİ) HZ. İMAM ALİ HADİ (NAKİ) HZ. İMAM HASAN’UL ASKERİ HZ. İMAM MUHAMMED MEHDİ






G harfiyle başlayan bebek isimleri


KIZ BEBEK İSİMLERİ ERKEK BEBEK İSİMLERİ

A B C D E F G H I J K L M N O P R S T U V Y Z

İsimKökeniCinsiyetAnlamı
Gaffar :ArapçaErkek1. Çok bağışlayıcı, bağışlayan.
2. Allah’ın sıfatlarındandır.
Gafir :ArapçaErkekBağışlayan, merhamet eden.
Gafur :ArapçaErkek1. Bağışlayan, merhamet eden.
2. Allah’ın adlarındandır.
Galibe :ArapçaKızÜstün gelen, yenen, önde gelen.
Galip :ArapçaErkekÜstün gelen, yenen.
Gamze :ArapçaKız1. Süzgün ve yan bakış.
2. Çenedeki veya yanaktaki çukurluk.
Gani :ArapçaErkek1. Zengin, varlıklı.
2. Bol.
3. Allah adlarındandır.
Ganime :ArapçaKızGanimet alan.
Ganimet :ArapçaKız1. Düşmandan alınan mal.
2. Beklenmedik kazanç veya olanak.
Ganiye :ArapçaKız1. Zengin, varlıklı.
2. Çok hoş.
3. Kadın şarkıcı.
Garibe :ArapçaKızGörülmemiş, tuhaf, şaşılacak.
Garip :ArapçaErkek1. Yabancı.
2. Kimsesiz, zavallı.
3. Şaşılacak, tuhaf.
4. Dokunaklı, hüzün veren.
Gavsi :ArapçaErkek1. Yardım, destekle ilgili.
2. Derine dalan kimse.
Gaye :ArapçaKızAmaç, erek, hedef.
Gayret :ArapçaErkek1. Çalışma, çabalama.
2. Koruma, esirgeme, kayırma duygusu.
Gayur :ArapçaErkekÇok çalışkan, gayretli.
Gazal :ArapçaErkekCeylan.
Gazale :ArapçaKızDişi geyik.
Gazanfer :ArapçaErkek1. İri aslan.
2. Yiğit, yürekli, kuvvetli adam.
Gazel :ArapçaErkek1. Divan edebiyatında bir nazım biçimi.
2. Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sesle yapılan taksim.
3. Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı.
Gazel :ArapçaKız1. Divan edebiyatında bir nazım biçimi.
2.Türk müziğinde, belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sesle yapılan taksim.
3. Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı.
Gazi :ArapçaErkek1. Düşmanla savaşan veya savaş yapmış kimse.
2. Savaştan sağ ve zafer kazanmış olarak dönen kimse.
Gedik :TürkçeErkek1. Büyük çentik, yıkık yer.
2. Dağ geçidi.
3. Güçlük, güç durum.
4. Yüksek yer, tepe.
5. Ayrıcalık, verilmiş hak.
6. Görev, vazife.
Gedikbaş :TürkçeErkekAyrıcalıklı kimse.
Gediktaş :TürkçeErkekAyrıcalıklı, güçlü kimse.
Gediz :TürkçeErkek1. İçinde su birikmiş çukur.
2. Ege bölgesinde bir akarsu.
Gelenay :TürkçeKızOrtaya çıkan ay gibi güzel.
Gelener :TürkçeErkekGelen kimse.
Gelengül :Türkçe +FarsçaKızGelen gül gibi güzel.
Gelin :TürkçeKız1. Evlenmek üzere hazırlanıp, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın.
2. Genç kız.
Gelincik :TürkçeKızYazın kırlarda yetişen kırmızı ve büyük çiçekli bitki.
Gelinkız :TürkçeKızGelinlik çağındaki kız.
Gencal :TürkçeErkek“Genç birisiyle evlen“ anlamında kullanılan bir ad.
Gencalp :TürkçeErkekbk. Gençalp
Gencaslan :TürkçeErkekbk. Gençaslan
Gencay :TürkçeErkekbk. Gençay
Gence :TürkçeErkekGeniş, genişçe.
Gencel :TürkçeErkek“Gençleş, genç kal“ anlamında kullanılan bir ad.
Gencer :TürkçeErkekbk. Gençer
Genco :TürkçeErkekGenç sözcüğünden yapılmış bir ad.
Genç :TürkçeErkek1. Yaşı ilerlememiş olan.
2. Dinç, sağlıklı.
Gençağa :TürkçeErkekGenç, sağlıklı kimse.
Gençalp :TürkçeErkekGenç yiğit.
Gençaslan :TürkçeErkekAslan gibi güçlü olan genç.
Gençay :TürkçeErkekHilal, ayça.
Gençel :TürkçeErkekGenç kimse.
Gençer :TürkçeErkek1. Genç-er.
2. Toplantı, eğlenti.
Gençkal :TürkçeErkek“Dinç ve sağlıklı kal anlamında kullanılan bir ad.
Gençsav :TürkçeErkekYeni düşüncelere sahip kimse.
Gençsoy :TürkçeErkekSağlıklı bir soydan gelen kimse.
Gençsu :TürkçeErkekGenç bir soydan gelen kimse.
Gençtan :TürkçeErkekSabahın ilk vakti.
Gençtürk :TürkçeErkekGenç Türk.
Genez :TürkçeErkek1. Kolay.
2. Yaraşır, uygun.
Geray :TürkçeErkekbk. Giray
Gerçek :TürkçeErkek1. Doğru, dürüst.
2. Temel, başlıca, asıl doğayı yansıtan.
Gerçeker :TürkçeErkek1. Dürüst kimse.
2. Ermiş, veli.
3. Kılavuz, yol gösteren.
German :FarsçaErkekbk. Kirman
Gevher :FarsçaKız1. Elmas, mücevher, inci.
2. Bir şeyin aslı, mayası.
Gevheri :FarsçaErkek1. Mücevherle ilgili.
2. Kuyumcu.
Gezenay :TürkçeErkekGezip dolaşan kimse.
Gezer :TürkçeKızDolaşan, gezen, gezici.
Gezgin :TürkçeErkekÇok gezen, çok gezi yapan kimse.
Gezginer :TürkçeErkekÇok gezen kimse.
Gıyas :ArapçaErkek1. Yardım.
2. Yardımcı kimse.
Gıyasettin :ArapçaErkekDinin yayılmasına yardımı dokunan kimse.
Gıyasi :ArapçaErkekYardımla ilgili, yardımcı.
Giray :Moğ.ErkekEskiden Kırım hanlarının ve han ailesinden olan prenslerin kullandığı san.
Girayalp :TürkçeErkekHükümdar yiğit.
Girayer :TürkçeErkekHükümdar olan kimse.
Girayhan :TürkçeErkekHükümdar.
Girgin :TürkçeErkekHerkesle çok çabuk yakınlık kuran, her işe girişen, sokulgan.
Girginalp :TürkçeErkekHerkesle çok çabuk yakınlık kuran, her işe girişen, sokulgan yiğit.
Girginer :TürkçeErkekHerkesle çok çabuk yakınlık kuran, her işe girişen, sokulgan kimse.
Girizan :FarsçaKızbk. Gürizan
Giz :TürkçeErkekGizli tutulan şey, sır.
Gizay :TürkçeErkekSır saklayan kimse.
Gizem :TürkçeKızAklın erişemediği veya çözülemeyen şey, sır.
Gizmen :TürkçeErkekGiz saklayan kimse.
Gonca :FarsçaKızTam açılmamış çiçek, gül.
Goncafem :FarsçaKızGonca ağızlı olan.
Goncafer :FarsçaKızGonca gibi parlak olan.
Goncagül :FarsçaKızGonca ve gül.
Goncater :FarsçaKızTaze, açılamamış gonca.
Gonce :FarsçaKızbk. Gonca
Göcek :TürkçeErkek1. Taze, güzel.
2. Bir karış boyunda büyümüş ekin.
3. Köşe, kenar, kıyı.
Göçen :TürkçeErkekGöçmen, muhacir.
Göçer :TürkçeErkek1. Yer, yurt edinmeyen, göç etmekten hoşlanan.
2. Göçebe.
Göçmen :TürkçeErkekKendi ülkesinden ayrılarak yerleşmek için başka ülkeye giden kimse.
Göğem :TürkçeErkek1. Yeşile çalar mor renk.
2. Bir çeşit yabani ekşi erik.
3. Yapraklanmış ekin.
Göğen :TürkçeErkek1. Yeşillik.
2. Bir tür mantar.
Göğünç :TürkçeKızÖzlem, hasret.
Göğüş :TürkçeErkekSarı saçlı, mavi gözlü kimse.
Gök :TürkçeKız1. Yeryüzünün üzerine mavi bir kubbe gibi kapanan boşluk.
2. Mavi renk.
Gökalp :TürkçeErkekMavi gözlü yiğit.
Gökay :TürkçeErkekMavi gözlü kimse.
Gökbaran :Türkçe +FarsçaErkekGökten inen yağmur.
Gökbayrak :TürkçeErkekGökte dalgalanan bayrak.
Gökbel :TürkçeErkekYeşil geçit.
Gökbelen :TürkçeErkekbk. Belen
Gökben :TürkçeKızÖzü genç olan kimse.
Gökberk :Türkçe +FarsçaErkekYeşil yaprak.
Gökbey :TürkçeErkekMavi gözlü bey.
Gökbora :TürkçeErkekFırtına.
Gökbörü :TürkçeErkekKurt.
Gökbudak :TürkçeErkekBudak.
Gökbudun :TürkçeErkekHalk, ulus.
Gökbulut :TürkçeErkekMavi bulut.
Gökcen :TürkçeKızGüzel, taze, dinç, sağlıklı.
Gökçe :TürkçeErkek1. Güzel, gösterişli kimse.
2. Yiğit, cesur.
3. Mavi gözlü kimse.
Gökçe :TürkçeKız1. Güzel, gösterişli kimse.
2. Melek.
3. Mavi gözlü kimse.
Gökçebala :TürkçeErkekGüzel, gösterişli, sevimli çocuk.
Gökçebalan :TürkçeErkek“Güzel, gösterişli, sevimli çocuğun“ anlamında kullanılan bir ad
Gökçebel :TürkçeErkekGüzel, gösterişli, sevimli soydan geleen kimse.
Gökçebey :TürkçeErkekGüzel, gösterişli, sevimli bey.
Gökçeer :TürkçeErkekGüzel, gösterişli, sevimli insan.
Gökçek :TürkçeKız1. Güzel, sevimli, hoş kimse.
2. Yiğit, cesur.
3. Taze, körpe.
Gökçel :TürkçeKızGök rengini andıran, mavimsi.
Gökçem :TürkçeKızMavi gözlü kız.
Gökçen :TürkçeErkekGüzel, hoş kimse.
Gökçer :TürkçeErkekbk. Gökçeer
Gökçesu :TürkçeErkekTatlı, güzel su.
Gökçil :TürkçeErkekbk. Gökçül
Gökçin :TürkçeKızMaviye çalan, mavimsi.
Gökçül :TürkçeErkek1. Gökle ilgili, semavi.
2. Maviye çalan renk.
Gökçün :TürkçeErkekbk. Gökçin
Gökdal :TürkçeErkekGöğe ulaşmış dal.
Gökdemir :TürkçeErkekMavi gözlü, güçlü kimse.
Gökdeniz :TürkçeErkekÇakır gözlü kimse.
Gökdoğan :TürkçeErkek1. Bir tür doğan.
2. Çakır gözlü.
Gökduman :TürkçeKızGöğe yükselen duman.
Gökel :TürkçeErkekGöğe açılan el.
Göken :TürkçeErkekbk. Göğen
Gökgöl :TürkçeErkekSuları bulanık olmayan göl.
Gökhan :TürkçeErkekEski Türklerde gök Tanrısı.
Gökhun :TürkçeErkekDoğu insanı.
Gökmen :TürkçeErkekSarışın, mavi gözlü kimse.
Gökmenalp :TürkçeErkekSarışın, mavi gözlü yiğit.
Gökmete :TürkçeErkekMavi gözlü hükümdar.
Göknel :TürkçeErkekGökle ilgili olan.
Göknur :Türkçe +ArapçaKızParlak olan gökyüzü.
Gökperi :Türkçe +FarsçaKızMavi gözlü, peri gibi güzel.
Göksal :TürkçeKızbk. Göksel
Göksaltuk :TürkçeErkekÖzgür kişi.
Göksan :TürkçeErkekSaygın kimse.
Göksav :TürkçeErkekİleri görüşlü kimse.
Göksay :TürkçeErkek“Değerli olduğunu kabul et“ anlamında kullanılan bir ad.
Göksel :TürkçeKızGökle ilgili, semavi.
Gökselen :TürkçeKızMavi gözlü, varlıklı kimse.
Göksen :TürkçeKız“Mavi gözlüsün“ anlamında kullanılan bir ad.
Göksenin :TürkçeErkek“Her zaman yükselmeyi, ilerlemeyi amaçla“ anlamında kullanılan bir ad.
Göksev :TürkçeKız“Yükselmeyi yücelmeyi sev“ anlamında kullanılan bir ad.
Gökseven :TürkçeErkekYükselmeyi, yücelmeyi seven kimse.
Göksoy :TürkçeErkekSoyu yüce olan kimse.
Göksu :TürkçeErkek1. Gökten inen su.
2. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların genel adı.
Göksun :TürkçeKız“Yüksel, yücel“ anlamında kullanılan bir ad.
Gökşan :Türkçe +ArapçaKızÜnlü, meşhur kimse.
Gökşen :TürkçeKızGök gibi şen olan kimse.
Gökşin :TürkçeKız1. Gökkuşağı, alkım.
2. Mavi renkli.
Göktalay :Türkçe +Moğ.ErkekMavi deniz.
Göktan :TürkçeErkekŞafak vakti.
Göktaş :TürkçeErkekGezegenlerin arasında hareket eden, tümüyle gaz durumuna geçmeden yeryüzüne ulaşan katı cisim.
Göktay :TürkçeErkekTek, biricik.
Gökten :TürkçeErkekGökten, yüksekten.
Göktöre :TürkçeErkekTörelere bağlı kimse.
Göktuğ :TürkçeErkekSavaşmayı seven kimse.
Göktulga :TürkçeErkekSavaşçı kimse.
Göktuna :TürkçeErkekMavi suları olan Tuna.
Göktunç :TürkçeErkekSağlam karakterli olan kimse.
Göktürk :TürkçeErkekİslamlıktan önce Orta Asya da yaşamış bir Türk ulusu.
Gökyay :TürkçeErkek“Işık saç“ anlamında kullanılan bir ad.
Gölge :TürkçeKız1. Işığın önüne gelen bir cismin yere veya yanına bıraktığı karartı.
2. Güneş ışınlarından korunulacak yer.
3. Koruma, gözetme.
Gönç :TürkçeErkek1. Zengin, varlıklı.
2. Şen, neşeli.
3. Yiğit, kuvvetli.
Göndem :TürkçeErkekUyan, itaat eden, uysal.
Gönder :TürkçeErkek1. Bayrak veya mızrağın sapı.
2. Kayık ve yelkenli gemilere yön vermeye yarayan, ucu madenî ağaç sopa.
Gönen :TürkçeErkek1. “Mutlu ol, refaha kavuş, rahat et, sevin“ anlamında kullanılan bir ad.
2. “Yavrum, kuzum“ anlamında sevgi belirten sözcük.
3. Bolluk, bereket.
Gönenç :TürkçeErkekBolluk, rahatlık ve varlık içinde yaşama.
Gönenç :TürkçeKızBolluk, rahatlık, varlık içinde yaşama.
Gönener :TürkçeErkekMutlu, rahat kimse.
Gönül :TürkçeKızYürekte varsayılan sevgi, istek gibi duyguların kaynağı.
Gönülay :TürkçeKızGönlü ay gibi parlak, temiz olan.
Gönülden :TürkçeKızYürekten, içten, candan.
Gönüldeş :TürkçeErkekAynı düşünceleri paylaşan, birbirini seven kimseler.
Göral :TürkçeErkek“Görüp al“ anlamında kullanılan bir ad.
Görbil :TürkçeErkek“Görüp bil“ anlamında kullanılan bir ad.
Görez :TürkçeKız1. Süslü,zarif, şık.
2. Gösterişe düşkün kimse.
3. Kurumlu.
4. Kuruntulu.
5. Rüzgâr.
Görgü :TürkçeErkek1. Bir toplum içinde uyulması gerekli saygı ve incelik kuralları.
2. Bir kimsenin anlayış, seziş ve bilgisini artıracak nitelikte etki yapan deneysel bilgi.
3. Göz tokluğu.
Görgüç :TürkçeErkek1. Dürbün.
2. Pencere.
Görgün :TürkçeErkekGörgülü, bilgili.
Görgünay :TürkçeErkekGörgülü, bilgili kimse.
Görk :TürkçeErkek1. Güzellik, gösteriş.
2. İyi huy.
3. Süs, ziynet.
Görkel :TürkçeErkekEline ayağına düzgün kimse.
Görkem :TürkçeKız1. Gösteriş, heybet.
2. İyi gelişmiş, gürbüz.
Görkemli :TürkçeErkekGösterişli, yakışıklı, iri yapılı, kuvvetli kimse.
Görkemli :TürkçeKızGösterişli, göz alıcı kimse.
Görker :TürkçeErkekGösterişli kimse.
Görkey :TürkçeErkekGüzellik.
Görklü :TürkçeErkekGösterişli, yakışıklı, güzel.
Görklü :TürkçeKızGüzel, gösterişli.
Görkmen :TürkçeErkekYakışıklı, gösterişli kimse.
Görksev :TürkçeErkek“Güzeli, güzelliği sev“ anlamında kullanılan bir ad.
Görsev :TürkçeKız“Görüp sev“ anlamında kullanılan bir ad.
Gövem :TürkçeKız1. Bitki yeşilliği
2. Sonbaharda yetişen bir tür siyah zeytin.
Gövez :TürkçeErkekGururlu, mağrur kimse.
Göymen :TürkçeErkekGözleyen, dikkatle bakan kimse.
Göyük :TürkçeErkekYanmış, yakılmış.
Gözal :TürkçeKız“Niteliklerinle ve güzelliğinle ilgi topla“ anlamında kullanılan bir ad.
Gözalan :TürkçeKızGösterişli, ilgi çekici.
Gözay :TürkçeErkekGözleri parlayan kimse.
Gözaydın :TürkçeErkekSevinçli, mutlu bir olayı kutlama.
Gözde :TürkçeKızÇok sevilen, beğenilen, nitelikli, üstün tutulan.
Göze :TürkçeKız1. Kaynak.
2. Suların kıyılarında olan küçük çayır.
3. Hücre.
4. Örme, örgü.
5. Sonbaharda çıkıp yazın kaybolan su.
Gözegir :TürkçeErkek“Dikkat çek“ anlamında kullanılan bir ad.
Gözem :TürkçeErkek1. İlgi çeken, sevimli, hoşa giden kimse.
2. Sulak yer.
3. Pınar.
Gözenç :TürkçeKızbk. Gözen
Gözlem :TürkçeKız1. Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve plânlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede.
2. İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede.
3. Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem.
4. Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi.
5. Bir gök cismini veya olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat.
Gözütok :TürkçeErkekAç gözlü olmayan kimse.
Gurbet :ArapçaKız1. Gariplik, yabancılık, yuvasından, yurdundan veya kentinden uzakta olma durumu.
2. Yabancı.
Gücal :TürkçeErkekbk. Güçal
Gücalp :TürkçeErkekbk. Güçalp
Gücel :TürkçeErkekbk. Güçel
Gücer :TürkçeErkekGüçlü kimse.
Gücümen :TürkçeErkekKüçük.
Güç :TürkçeErkek1. Yorucu, emekle yapılan.
2. Zor, çetin.
3. Şiddet.
4. İş, meşguliyet.
5. Kuvvet.
Güçal :TürkçeErkek“Güçlen, kuvvetlen“ anlamında kullanılan bir ad.
Güçalp :TürkçeErkekGüçlükleri yenen yiğit.
Güçel :TürkçeErkekEli güçlü olan kimse.
Güçeren :TürkçeErkekGüçlü yiğit.
Güçhan :TürkçeErkekGüçlü hükümdar.
Güçkan :TürkçeErkekDelikanlı kimse.
Güçlü :TürkçeErkek1. Gücü çok olan.
2. Etkili, önemli, nitelikli.
3. Şiddetli.
Güçlükhan :TürkçeErkekbk. Güçlühan
Güçlütürk :TürkçeErkekGüçlü Türk.
Güçmen :TürkçeErkekGüçlü kuvvetli kimse.
Güçsal :TürkçeErkek“Gücünü, kuvvetini göster“ anlamında kullanılan bir ad.
Güçsalan :TürkçeErkekGücünü, kuvvetini gösteren kimse.
Güçsan :TürkçeErkekGücüyle tanınan kimse.
Güçsel :TürkçeErkekGüçlü, kuvvetli kimse.
Güçyener :TürkçeErkekGüçlükleri yenen kimse.
Güçyeter :TürkçeErkekGücü yeten kimse.
Güdek :TürkçeErkekAmaçlanan sonuç, güdülen amaç.
Güder :TürkçeErkek1. Yöneten, idare eden.
2. Düşüncelerini, ilkelerini gerçekleştirmeye çalışan.
Güfte :FarsçaKızBir müzik yaptının bestelenmiş sözleri.
Güher :FarsçaKızbk. Gevher
Gül :FarsçaKızKatmerli, kokulu çiçekleri olan, pek çok türleri bulunan gülgillerin örnek bitkisi.
Gülaç :Farsça +TürkçeKız“Gülümse“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülaçtı :Farsça +TürkçeKız“Gülümsedi“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülâfet :Farsça +ArapçaKızGül gibi güzel olan sevgili.
Gülal :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel bil kızla evlen“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülân :FarsçaKızGüller.
Gülara :FarsçaKızGül süsleyen, gül bezeyen.
Gülaslı :Farsça +Arapça +TürkçeKızSoyu sopu gül gibi güzel olan.
Gülasya :Farsça +ArapçaKızAsya gülü.
Gülâver :FarsçaKızGül getiren, gül taşıyan.
Gülay :Farsça +TürkçeKızGüllerin açtığı ay.
Gülaydın :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel olan.
Gülayım :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel sevgilim“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülayşe :Farsça +ArapçaKızRahat ve huzur içinde yaşayan güzel.
Gülbadem :FarsçaKızBadem gözlü güzel.
Gülbağ :FarsçaKızGül bahçesi.
Gülbahar :FarsçaKızKırmızı boya elde etmede kullanılan iyi bir cins toprak.
Gülbanu :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel kadın.
Gülbay :Farsça +TürkçeErkekGül-bay.
Gülbeden :Farsça +ArapçaKızGül gibi güzel bedeni olan.
Gülbek :TürkçeErkekGülümseyen bey.
Gülben :Farsça +TürkçeKız“Ben gül gibi güzelim“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülbende :Farsça +TürkçeKız“Gül benim elimdedir“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülbeniz :Farsça +TürkçeKızGül yüzlü.
Gülberk :FarsçaKızGül yaprağı.
Gülbeşeker :FarsçaKızBir tür gül tatlısı.
Gülbeyaz :Farsça +ArapçaKızBeyaz gül.
Gülbeyi :Farsça +TürkçeErkekGül gibi güzelin kocası.
Gülbikem :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel kadınım“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülbil :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel olarak kabul et“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülbin :FarsçaKızbk. Gülbün
Gülbitti :Farsça +TürkçeKız“Gül yetişti“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülbiz :FarsçaKızGül serpen.
Gülboy :Farsça +TürkçeKızGül gibi boyu olan.
Gülbu :FarsçaKızGül gibi güzel kokusu olan..
Gülbün :FarsçaKızGül fidanı.
Gülbüz :FarsçaKızbk. Gülbiz
Gülcanan :FarsçaKızGül gibi güzel sevgili.
Gülce :Farsça +TürkçeKızGül gibi, güle benzeyen.
Gülcemal :Farsça +ArapçaKızGül gibi güzel yüzlü.
Gülcihan :FarsçaKızDünyanın en güzel gülü.
Gülçe :FarsçaKızKüçük gül, gülcük.
Gülçehre :FarsçaKızYüzü gül gibi güzel olan.
Gülçiçek :Farsça +TürkçeKızGül ve çiçek gibi güzel olan..
Gülçimen :FarsçaKızÇimende yetişen gül gibi güzel olan.
Gülçin :FarsçaKızGül toplayan, gül devşiren.
Gülçün :FarsçaKızbk. Gülçin
Güldal :Farsça +TürkçeKızGül dalı.
Güldan :FarsçaKızÇiçek konulan kap, çiçeklik.
Güldane :FarsçaKızGül tanesi.
Güldeğer :Farsça +TürkçeKızGül gibi değerli olan.
Güldehan :FarsçaKızAğzı gül gibi olan, küçük ağızlı.
Güldehen :FarsçaKızbk. Güldehan
Güldem :FarsçaKızGül zamanı.
Gülden :FarsçaKızGül soluklu, nefesi gül kokan.
Güldeniz :Farsça +TürkçeKızDeniz gibi coşkulu güzel.
Güldenur :Farsça +Türkçe +ArapçaKızGül gibi parlak olan güzel.
Gülder :Farsça +TürkçeKız“Gül topla“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülderen :Farsça +TürkçeKızGül toplayan, gülleri derleyen. Gül-deren.
Güldermiş :Farsça +TürkçeKızGül devşirmiş, gül toplamış.
Güldeste :Farsça +TürkçeKızGül demeti.
Güldilek :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel dileği olan.
Güldoğan :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel.
Güldöne :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel olsun“ anlamında kullanılan bir ad.
Güldünya :Farsça +ArapçaKızDünyanın güzeli.
Güldüren :TürkçeKızMutlu eden, sevindiren.
Gülebetin :FarsçaKız1. Bezekli dikiş.
2. Güzellik, incelik simgesi.
Güleç :TürkçeErkekHer zaman gülen, gülümseyen, güler yüzlü.
Güleçer :TürkçeErkekHer zaman gülen, gülümseyen, güler yüzlü kimse.
Güleda :Farsça +ArapçaKızGül gibi nazlı olan.
Gülefşan :FarsçaKızGül saçan.
Güleğen :TürkçeErkekÇok gülen, neşeli.
Gülek :TürkçeErkekGüler yüzlü, güleç.
Gülel :Farsça +TürkçeErkekElinde gül olan.
Gülen :TürkçeKızGülümseyen, güler yüzlü.
Gülenay :TürkçeKızGülümseyen, gülen kimse.
Gülendam :FarsçaKızGül boylu, ince uzun, güzel endamlı.
Gülender :Farsça +ArapçaKızAz bulunur, gül gibi güzel.
Gülener :TürkçeErkekGülen, gülümseyen kimse.
Gülengübin :FarsçaKızBal ve gül yaprağından yapılan tatlı.
Gülengül :Türkçe +FarsçaKızGülen gül gibi güzel.
Gülennur :Türkçe +ArapçaKızGülen nur gibi parlak güzel.
Güleray :TürkçeKızGülen ay gibi güzel.
Gülercan :Türkçe +FarsçaKızGülümseyen sevgili.
Güleren :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel olan dost.
Gülergin :Farsça +TürkçeKızOlgun gül.
Gülergün :Farsça +TürkçeKızbk. Gülergin
Gülerman :TürkçeErkekGüler yüzlü, güleç kimse.
Gülersin :TürkçeKız“Gülersin, gülümsersin“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülertan :TürkçeErkekAydınlık şafak.
Güleryüz :TürkçeErkekYüzü hep gülen, neşeli.
Gülesen :TürkçeKız“Sağlık ve mutlulukla gül“ anlamında kullanılan bir ad.
Güleser :Farsça +ArapçaKızGül gibi güzel iz bırakan.
Gülesin :TürkçeKız“Mutlu olasın, gülesin“ anlamında kullanılan bir ad..
Gülev :TürkçeKızAlev.
Gülfam :FarsçaKızGül renkli.
Gülfeda :Farsça +ArapçaKızKendini feda eden güzel.
Gülfem :FarsçaKızGül ağızlı, küçük ağızlı.
Gülfer :FarsçaKızGül gibi parlak, gül parlaklığında olan.
Gülferah :Farsça +ArapçaKızGül gibi insanı rahatlatan.
Gülfeza :FarsçaKızGüzellik artıran.
Gülfide :Farsça +Rum.KızGül fidesi.
Gülgen :TürkçeKızGülen, gülümseyen.
Gülgez :TürkçeKız“Gülerek dolaş“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülgonca :FarsçaKızHenüz açılmamış gül.
Gülgönül :Farsça +TürkçeKızGönlü gül gibi temiz ve saf olan.
Gülgûn :FarsçaKızGül renkli, pembe.
Gülgûne :FarsçaKızGül yanaklı, gül renkli.
Gülgün :FarsçaKızbk. Gülgûn
Gülgüney :Farsça +TürkçeKızGül renkli güzel.
Gülhan :Farsça +TürkçeErkekGül gibi güzel kimse.
Gülhanım :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel hanım.
Gülhatır :Farsça +ArapçaKızGönlü gül gibi saf ve temiz olan.
Gülhayat :Farsça +ArapçaKızHayat veren güzel.
Gülhiz :FarsçaKızGül yetiştiren.
Gülhuri :Farsça +ArapçaKızHuri gibi güzel olan.
Gülinaz :FarsçaKızNaz yapan güzel.
Gülinci :Farsça +TürkçeKızGül ve inci.
Gülipek :Farsça +TürkçeKızGül ve ipek.
Gülizar :Farsça +ArapçaKızGül yanaklı, al yanaklı.
Gülkan :Farsça +TürkçeErkekKırmızı renkli gül.
Gülkız :Farsça +TürkçeKızGül gibi güzel kız.
Güllü :Fat. +TürkçeKızGüle benzeyen.
Güllühan :Farsça +TürkçeKızGüle benzeyen kadın.
Gülmen :TürkçeErkekÇok gülen, her zaman gülen kimse.
Gülmisal :Farsça +ArapçaKızGül gibi güzel, güle benzeyen.
Gülmüş :TürkçeKızGülümsemiş, güler yüzlü.
Gülnar :FarsçaKızNar çiçeği.
Gülnare :FarsçaKızbk. Gülnar
Gülnazik :FarsçaKızMenekşe.
Gülneşe :Farsça +ArapçaKızŞen ve neşeli olan güzel.
Gülnur :Farsça +ArapçaKızGül gibi parlak ve aydınlık olan.
Gülnuş :FarsçaKızGül içen.
Gülören :Farsça +TürkçeKızGül demeti yapan.
Gülöz :Farsça +TürkçeKızÖzü gül gibi temiz olan.
Gülözer :Farsça +TürkçeKızGül gibi özü doğru ve dürüst olan.
Gülpembe :FarsçaKızPembe renkli gül gibi güzel olan.
Gülperi :FarsçaKızGül ve peri gibi güzel olan.
Gülriz :FarsçaKızGül saçan, gül serpen.
Gülru :FarsçaKızGül yüzlü, al yanaklı.
Gülruh :FarsçaKızGül yanaklı güzel.
Gülsalın :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi nazlı ol“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülsan :Farsça +TürkçeKızGül gibi tanınmış, ünlü olan.
Gülsefa :Farsça +ArapçaKızİnsana rahatlık veren gül.
Gülsel :Farsça +TürkçeKızGülle ilgili olan.
Gülseli :Farsça +Arapça +TürkçeKızÇok sayıda gül.
Gülsema :Farsça +ArapçaKızGökyüzünün gülü.
Gülsemin :Farsça +ArapçaKızDeğerli gül.
Gülsen :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzelsin“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülser :Farsça +TürkçeKız“Gülleri ser, çevreyi güllerle beze“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülseren :Farsça +TürkçeKızGülleri seren, çevreyi güllerle bezeyen.
Gülserim :FarsçaKızSabırlı güzel kimse.
Gülsev :Farsça +TürkçeKız“Gülü, gül gibi güzel olanı sev“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülseven :Farsça +TürkçeKızGülü, gül gibi güzel olanı seven.
Gülsevil :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi sevil“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülsevin :Farsça +TürkçeKız“Gülü, gül gibi güzel olanı sevin“ anlamnda kullanılan bir ad.
Gülsezer :Farsça +TürkçeKızGülü, güzeli tanıyan, güzelden anlayan.
Gülsezin :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel olanı tanıyın“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülsim :FarsçaKızGümüş gibi beyaz renkli gül.
Gülsimin :FarsçaKızGümüşten gül.
Gülsinem :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel olan sevgilim“ anlanmında kullanılan bir ad.
Gülsoy :Farsça +TürkçeKızGül gibi saf ve temiz bir soydan gelen.
Gülsu :Farsça +TürkçeKızGül suyu.
Gülsunam :Farsça +TürkçeKız“Gül gibi güzel olan sevdiğim“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülsunan :Farsça +TürkçeKızGüzellğini gösteren, güzelliğini belli eden.
Gülsüm :ArapçaKızYuvarlak, dolgun yüzlü.
Gülsün :TürkçeKız“Mutlu olsun, şen olsun, gülsün“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülşad :FarsçaKızSevinçli, mutlu güzel.
Gülşadiye :Farsça +ArapçaKızMutlu, seviçli güzel.
Gülşahin :FarsçaErkekCesur ve kuvvetli olan.
Gülşan :Farsça +ArapçaKızGül gibi ünlü, tanınmış, gösterişli olan.
Gülşehri :FarsçaKızGüllerin yetiştiği şehirden olan.
Gülşeker :FarsçaKızGül tatlısı.
Gülşeref :Farsça +ArapçaKızGül gibi ünlü olan.
Gültab :FarsçaKızAydınlatan, ışık veren güzel.
Gültaç :Farsça +ArapçaKızBaşlara taç olan, çok sevilen güzel.
Gültan :Farsça +TürkçeKızİnsanı şaşırtan nitelikte güzel olan.
Gültane :FarsçaKızGül tohumu.
Gültaş :TürkçeErkek“Gül, eğlen, coş“ anlamında kullanılan bir ad.
Gültaze :FarsçaKızTaze, yeni yetişmiş gül.
Gültekin :Farsça +TürkçeErkekGüvenilir kimse.
Gülten :FarsçaKızGül tenli, pembe tenli.
Gülter :FarsçaKızTaze gül, gonca.
Gültop :Farsça +TürkçeKızGül gibi tombul olan.
Gülüm :Farsça +TürkçeKız“Gül kadar güzel olan sevdiğim“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülümşen :TürkçeKız“Şen, mutlu olan sevdiğim“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülüstü :TürkçeKızGülün üst tarafı.
Gülüş :TürkçeKızGülme işi veya biçimi.
Gülver :Farsça +TürkçeKız“Bana gül ver“ anlamında kullanılan bir ad.
Gülveren :Farsça +TürkçeKızGül veren.
Gülyüz :Farsça +TürkçeKızYüzü güzel olan.
Gülzemin :FarsçaKızGüllerle kaplı yer, gül bahçesi.
Gülziba :FarsçaKızSüslü, güzel gül.
Güman :FarsçaErkek1. İnanç.
2. Kanaat.
3. İstek, heves.
4. Neşe.
Gümberk :Türkçe +ArapçaErkekAydınlık gün.
Gümeç :TürkçeErkek1. Bal peteği.
2. Külde pişirilen ekmek.
Gümüş :TürkçeErkekParlak beyaz renkte, kolay işlenir, değerli bir maden.
Gümüş :TürkçeKızParlak, beyaz renkli kolay işlenir, değerli bir maden.
Gümüşhatun :TürkçeKızGümüş gibi değerli olan.
Gümüşkut :TürkçeErkekMutlu, şen.
Gümüştan :TürkçeErkekTan vakti gibi temiz ve saf olan.
Gümüştay :TürkçeErkekTemiz ve dürüst olan.
Gümüştekin :TürkçeErkekDürüst, doğru ve değerli olan.
Gün :TürkçeKız1. Güneş.
2. Gündüz.
3. İyi yaşanmış zaman.
Günaç :TürkçeErkek“Gün gibi doğ, aydınlat“ anlamında kullanılan bir ad.
Günak :TürkçeErkekİyi, hayırlı, mutlu gün.
Günal :TürkçeKız“Aydın ol, aydınlan“ anlamında kullanlıan bir ad.
Günalan :TürkçeErkekAydınlanan, aydın olan.
Günalp :TürkçeErkekGüneş gibi aydınlım ve ışık saçan yiğit.
Günaltan :TürkçeErkekGüneş gibi aydınlık ve ışık saçan hükümdar.
Günaltay :TürkçeErkekGüneş gibi yükseklerde, yüksek makamlarda ışık ve aydınlık saçan.
Günan :TürkçeKız“Işığı ve aydınlığı her zaman hatırla“ anlamında kullanılan bir ad.
Günana :TürkçeKız“Işığı ve aydınlığı her zaman hatırlasın“ anlamında kullanılan bir ad.
Günay :TürkçeKızGüney, güneş gören yer.
Günaydın :TürkçeKızSabahları söylenen esenleme sözü.
Günbatu :TürkçeKızÜstün gelen, gücü yeten, galip.
Günbay :TürkçeErkekZenginlik içinde geçen gün.
Günbek :TürkçeErkekbk. Günbey
Günbey :TürkçeErkekGüneş gibi ışık ve aydınlık saçan bey.
Günçağ :TürkçeErkek“Güneş gibi ışık ve aydınlık saç“ anlamında kullanılan bir ad.
Günçe :TürkçeErkekGüneşli yer.
Günçiçeği :TürkçeKızAyçiçeği.
Günçiçek :TürkçeKızbk. Günçiçeği
Gündal :TürkçeKızGüneş gibi aydınlık ve ışık saçan genç.
Gündaş :TürkçeErkekbk. Gündeş
Gündemir :TürkçeErkekSağlam ve kuvvetli ışık saçan.
Günden :TürkçeKızUysal, yumuşak, her şeyi kabul eden kimse.
Gündeniz :TürkçeErkekDeniz gibi coşkun bir biçimde etrafına ışık ve aydınlık saçan
Günder :TürkçeErkek“Gönder, yolla“ anlamında kullanılan bir ad.
Gündeş :TürkçeErkekAYnı günde doğan.
Gündoğan :TürkçeErkekSabaha karşı doğan çocuklara verilen bir ad.
Gündoğar :TürkçeErkekbk. Gündoğan
Gündoğdu :TürkçeErkek“Sabaha karşı doğdu“ anlamında kullanılan bir ad.
Gündoğmuş :TürkçeErkekSabaha karşı doğan çocuklar için kullanılan bir ad.
Gündöndü :TürkçeErkek1. Öğleden sonraki zaman.
2. Ayçiçeği.
Gündüz :TürkçeKızGünün sabahtan akşama kadar süren aydınlık bölümü.
Gündüzalp :TürkçeErkekGündüz gibi aydınlık ve ışık saçan yiğit.
Gündüzbey :TürkçeErkekGündüz gibi aydınlık ve ışık saçan bey.
Gündüzhan :TürkçeErkekGündüz gibi aydınlık ve ışık saçan hükümdar.
Güneç :TürkçeErkekÇok güneş alan yer.
Günel :TürkçeKızGüneş gibi aydınlık ve ışık saçan.
Güner :TürkçeKızTan vakti.
Güneral :TürkçeErkek“Sabah erkenden al“ anlamında kullanılan bir ad.
Güneralp :TürkçeErkekSabahın erkeninde kalkıp işe başlayan yiğit.
Güneray :TürkçeErkekSabahın ilk vakitleri gibi parlak ve saf olan.
Güneren :TürkçeErkekGüneş gibi aydınlık ve ışık saçan yiğit.
Günergin :TürkçeErkekBatmak üzere olan güneş.
Güneri :TürkçeErkekGünün adamı, günün kişisi.
Günerim :TürkçeKızGünün iyi haberi, müjdesi.
Günerkan :TürkçeErkekYiğit soydan gelen aydın kimse.
Güneş :TürkçeErkekGezegenlere ve yer yuvarlağına ışık ve ısı veren büyük gök cismi.
Güneşen :TürkçeErkekGünü mutlu ve neşeli geçen.
Güneşhan :TürkçeErkekGüneş gibi ışık ve aydınlık saçan hükümdar.
Güneşhanım :TürkçeKızGüneş gibi parlak ve güzwl olan kadın.
Güney :TürkçeKız1. Dört ana yönden biri, Kuzey kutbuna karşı olan.
2. Her zaman güneş alan yer.
Günfer :Türkçe +FarsçaKızGün ışığı.
Güngör :TürkçeErkek“Mutluluk, neşe içinde yaşa” anlamında kullanılan bir ad.
Güngörbey :TürkçeErkekMutluluk, neşe içinde yaşayan bey.
Güngördü :TürkçeErkek“Her zaman neşe, mutluluk ,çinde yaşadı“ anlamında kullanılan bir ad.
Güngören :TürkçeErkekMutluluk, neşe içinde yaşayan.
Güngörmüş :TürkçeErkekMutlu, güzel hayat sürmüş.
Güngöze :TürkçeErkekIşıklı kaynak.
Güngül :Türkçe +FarsçaKızGüneş gibi parlak gül.
Günışık :TürkçeErkekGüneş ışığı.
Güniz :TürkçeKızGüneş gibi aydınlık bırakan ize sahip kimse.
Günizi :TürkçeErkekGüneşin izini taşıyan kimse.
Günkan :TürkçeErkekGüneş gibi aydınlık bir soydan gelen kimse.
Günkaya :TürkçeErkekGüneş gibi aydınlık ve parlak kimse.
Günkurt :TürkçeErkekGünei gibi aydın ve parlaklık saçan kimse.
Günkut :TürkçeKızGünü kutlu ve mutlu geçen kimse.
Günkutan :TürkçeErkekGününü neşeli ve mutlu geçiren.
Günkutlu :TürkçeErkekGünü kutlu ve mutlu olan.
Günmutlu :TürkçeErkekGünü neşeli ve mutlu olan.
Günnar :Türkçe +ArapçaKızGünü heyecanlı ve ateşli geçen.
Günnaz :Türkçe +FarsçaKızNazlı güzel.
Günnur :Türkçe +ArapçaKızGüneş gibi ışık ve aydınlkı saçan.
Günol :TürkçeErkek“Güneş gibi aydınlık ve ışık saç“ anlamında kullanılan bir ad.
Günsar :TürkçeErkek“Güneş gibi her tarafı çevrele, herkese yararın olsun“ anlamında kullanılan bir ad.
Günsav :TürkçeErkek“Güneş gibi herkese etki et“ anlamında kullanılan bir ad.
Günsel :TürkçeErkekGün ışığı, ışık seli.
Günsenin :Kız“Senin günün“ anlamında kullanılan bir ad.
Günser :TürkçeKız“Güneş gibi aydınlık, ışık saç“ anlamında kullanılan bir ad.
Günseren :TürkçeKızGüneş gibi aydınlık, ışık saçan.
Günsili :TürkçeKızTemiz, iffetli, namuslu kimse.
Günsu :TürkçeKızSaf, dürüst ve temiz kimse.
Günşah :Türkçe +FarsçaKızGünün şahı, hükümdarı.
Günşen :TürkçeKızGünü mutlu ve şen olan.
Günşıray :TürkçeKızGüneş gibi parlak yüzü olan kimse.
Güntekin :TürkçeErkekGüneş gibi ışık ve aydınlık saçan kimse.
Günten :Türkçe +FarsçaKızParlak teni olan.
Güntimur :TürkçeErkekbk. Gündemir
Güntülü :Türkçe +ArapçaKızGündüz rüyası.
Güntürk :TürkçeErkekGüneş gibi ışık ve aydınlık saçan Türk.
Güntürkün :TürkçeErkek“Aydınlık ve ışık saçmak Türk'e yakışır“ anlamında kulanılan bir ad.
Günvar :Türkçe +FarsçaErkekGün gibi parlak olan kimse.
Günver :TürkçeKız“Aydınlık ve ışık saç“ anlamında kullanılan bir ad.
Günyeli :TürkçeErkekDoğu rüzgârı.
Günyıl :TürkçeErkekGün ve yıl.
Günyol :TürkçeErkekIşıklı, aydınlık yol.
Günyüz :TürkçeErkekGüneş gibi parlak yüz.
Gür :TürkçeErkek1. Bol, fazla, güçlü olarak çıkan.
2. Ormanlık, çalılık.
3. Kesilmiş ağacın sürgünü.
Gürak :TürkçeErkekÇok beyaz, temiz.
Gürakan :TürkçeErkekBol, fazla akan.
Gürakın :TürkçeErkekFazlaca yapılan akın.
Güral :TürkçeErkekFazlaca kırmızı olan.
Güran :TürkçeErkek“Çokça hatırla“ anlamında kullanılan nir ad.
Gürarda :TürkçeErkekKendisinden sonra gelenleri çok olan.
Gürata :TürkçeErkekAtası güçlü ve kuvvetli olan.
Güray :TürkçeKızEtrafa çokça ışık ve aydınlık saçan.
Gürbaşkan :TürkçeErkekGüçlü, kuvvetli başkan.
Gürbay :TürkçeErkekGüçlü ve kuvvetli zengin.
Gürboğa :TürkçeErkekGüçlü ve kuvvetli kimse.
Gürbüz :TürkçeKızSağlam, güçlü ve iyi gelişmiş, iri.
Gürbüz :TürkçeErkekSağlam,güçlü ve iyi gelişmiş, iri.
Gürcan :Türkçe +FarsçaErkekCanlı, güçlü, kuvvetli kimse.
Gürdal :TürkçeErkekSoyu çok geniş olan kimse.
Gürel :TürkçeKızHareketli, coşkun kimse.
Gürer :TürkçeErkekGüçlü, yiğit kimse.
Gürgân :FarsçaErkek1. Kurtlar.
2. Aksak Timur´un lakabı.
Gürhan :TürkçeErkekBolluk içindeki güçlü han.
Gürkan :TürkçeErkekCanlı, kanlı kimse.
Gürsel :Türkçe +ArapçaErkekSel gibi çağlayan, hareketli kimse.
Gürselin :TürkçeKızSel gibi coşkulu, hareketli kimse.
Gürsen :TürkçeKız“Coşkulu ve hareketlisin“ anlamında kullanılan bir ad.
Gürses :TürkçeKızSesi gür olan.
Gürsev :TürkçeKız“Çokça sev“ anlamında kullanılan bir söz.
Gürsevil :TürkçeKız“Çokça sevil“ anlamında kullanılan bir ad.
Gürsu :TürkçeKızÇağlayan.
Gürşen :TürkçeKızÇokça neşeli ve şen olan kimse.
Gürten :Türkçe +FarsçaKızGüçlü, kuvvetli.
Güven :TürkçeKızKorku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu, sevinç, mutluluk.
Güvenay :TürkçeKızGüvenilen güzel.
Güvenç :TürkçeKız1. Güvenme duygusu.
2. Sevinçli.
3. Dayanak, arka, yardım.
Güvercin :TürkçeKız1. Dünyanın pek çok yerinde rastlanan, hızlı ve uzun zaman uçabilen, çoğu evcilleşmiş kuş.
2. Barış simgesi.
Güz :TürkçeKızSonbahar.
Güzay :TürkçeKızSonbahar ayı.
Güze :TürkçeKızbk. Göze
Güzel :TürkçeKızHoşa giden, hayranlık uyandıran, beğenilen.
Güzelay :TürkçeKızGüzel kimse.
Güzelce :TürkçeKız1. Güzele yakın, güzel gibi.
2.İyice, adamakıllı.
Güzey :TürkçeKızGölgede kalan, az güneş alan yer.
Güzide :FarsçaKızSeçkin, seçilen, beğenilmiş.
Güzin :FarsçaKızSeçilmiş, seçkin, beğenilmiş.
Güzinay :Farsça +TürkçeKızSeçilmiş, seçkin, beğenilmiş güzel.

Derneğimiz
Mekke Canlı Yayın
Medine Canlı Yayın
Eserlerimiz
İlahiler
Sure ve Namaz
Namaz Kılmayı Öğreniyorum
Tecvid Dersleri
SON EKLENENLER
GÜNÜN AYETİ
Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur.
(NİSÂ - 136)
ÖZLÜ SÖZLER
  • Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir.
  • Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun?
  • Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır.
  • Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. (Hz. Ali)
  • Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur.
  • Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir.
  • En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır.
  • Alem-i Berzah insanın kendisidir.
  • Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır.
  • Mutaşabih ayetler ledünidir.
NAMAZ VAKİTLERİ