04 Aralık 2023
21 Cemaziye'l-Evvel 1445
halveti
MENÜ
SOHBETLER HAZRET-İ MUHAMMED'IN
(S.A.V) HAYATI
SEVGİLİ PEYGAMBERİM KUR'AN-I KERİM İLMİHAL İSLAM VE TOPLUM 40 HADİS HADİS-İ ŞERİFLER OSMANLICA SÖZLÜK RÜYA TABİRLERİ BEBEK İSİMLERİ POSTA KODLARI ABDÜLKADİR BİLGİLİ
(SEBATİ) DİVANI
NİYAZİ MISRİ DİVANI HİKMETLİ SÖZLER KUR'AN-I KERİM ÖĞRENİYORUM KUR'AN-I KERİM (SESLİ ve YAZILI) SESLİ ARŞİV İLAHİLER
İSLAM ve TASAVVUF
TASAVVUFUN TARİFLERİ TASAVVUFUN DOĞUŞU TASAVVUFUN ANADOLU'YA GİRİŞİ HALVETİLİĞİN TARİHİ HALVETİLİĞİN TARİHİ GELİŞİMİ HALVETİLİĞİN TÜRK TOPLUMUNDAKİ YERİ HALVETİYYE SİLSİLESİ PİRLERİMİZİN HAYATLARI MEHMET ALİ İŞTİP (VAHDETİ) ABDÜLKADİR BİLGİLİ (SEBATİ) İBRAHİM GÜLMEZ(KANÂATÎ)
EHLİ - BEYT
EHL-İ BEYT KİMDİR? EHL-İ BEYTİ SEVMEK
RESÛLULLAH'I SEVMEKTİR
EHL-İ BEYT EMANETİ RESÛLULLAH'TIR EHL-İ BEYTİN HALİ NUH'UN GEMİSİ GİBİDİR EHL-İ BEYT OLMAK HEM NESEBİ HEMDE MEZHEBİDİR
ONİKİ İMAMLAR
HZ. İMAM ALİ K.A.V RA HZ. İMAM HASAN-I (MÜCTEBA) HZ. İMAM HÜSEYİN-İ (KERBELA) HZ. İMAM ZEYNEL ABİDİN HZ. İMAM MUHAMMED BAKIR HZ. İMAM CAFER-İ SADIK HZ. İMAM MUSA-İ KAZIM HZ. İMAM ALİYYUL RIZA HZ. İMAM MUHAMMED CEVAD (TAKİ) HZ. İMAM ALİ HADİ (NAKİ) HZ. İMAM HASAN’UL ASKERİ HZ. İMAM MUHAMMED MEHDİ






O harfiyle başlayan kız bebek isimleri


KIZ BEBEK İSİMLERİ ERKEK BEBEK İSİMLERİ

A B C D E F G H I J K L M N O P R S T U V Y Z

İsimKökeniCinsiyetAnlamı
Örün :TürkçeKız1. Açık renkli, beyazımsı.
2. Gökyüzünün açık, aydınlık durumu.
3. Çadırın tepesinde, aydınlanma için bırakılan açıklık.
4. Pencere.
Öykü :TürkçeKız1. Ayrıntılarıyla anlatılan olay.
2. Hikâye
Olcay :Moğ.Kız1. Baht, talih, şans.
2. Bahtlı, talihli.
Özge :TürkçeKız1. Başka.
2. Yabancı.
3. İyi, güzel.
4. Şakacı.
5. Cana yakın, sıcakkanlı.
6. Yürekli, gözü pek.
Öget :TürkçeKız1. Beğenilen, aranılan, övülen.
2. İyi, güzel.
Örnek :TürkçeKız1. Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey.
2. Durumu ve niteliği benimsenmeye değer kimse.
Ödül :TürkçeKız1. Bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat.
2. Bir iyiliğe karşılık olarak verilen armağan.
Özen :TürkçeKız1. Bir işin elden geldiğince iyi olması için gösterilen çaba.
2. İçerlek, en içeride olan.
3. İlk söz.
4. Birbirine yakın iki dağın arasındaki uzaklık, ara.
5. Dere, ırmak.
Öz :TürkçeKız1. Bir kimsenin benliği, manevi varlığı.
2. Bir şeyin temel ögesi.
3. Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan.
4. Katıksız, arı.
Önder :TürkçeKız1. Bir topluluğa başkanlık eden kimse.
2. Önde giden, yol gösteren, kılavuz.
Öncel :TürkçeKız1. Birine göre kendinden önce yerini tutmuş olan kimse.
2. Bizden önce yaşamış olanlar.
Öge :TürkçeKız1. Çok akıllı.
2. Yaşlı kimse.
3. Bir ulusun büyüğü, ileri geleni.
4. Hekim.
5. Ün, şöhret.
Ören :TürkçeKız1. Eski yapı veya kent kalıntısı.
2. Kent, şehir.
3. Köy.
4. Bitek ova.
5. Ormanlık yer.
Olca :Moğ.Kız1. Ganimet.
2. Kadın esir.
3. Bolluk, bereket.
Oya :TürkçeKız1. Genellikle ipek ibrişim kullanılarak iğne, mekik, tığ veya firkete ile yapılan ince dantel.
2. İnce, güzel, nazik.
Ongu :TürkçeKız1. Gönül rahatlığı, mutluluk, sağlık.
2. Bayındırlık, gelişmişlik.
Özbek :TürkçeKız1. Güçlü, cesur, korkusuz kimse.
2. Orta Asya’da yaşayan bir Türk boyu ve bu boydan gelen kimse.
Özün :TürkçeKız1. Hakkıyla kazanılmış ün.
2. Şan.
Onur :TürkçeKız1. İnsanın kendine karşı duyduğu saygı.
2. Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı değer, şeref.
Özenç :TürkçeKız1. İstek.
2. Gıpta, imrenme.
Onat :TürkçeKız1. İyi, güzel, düzgün.
2. İyi yaradılışlı.
3. Doğru, dürüst, nitelikli.
4. Kolay.
5. Uygun, münasip, yakışır.
6. İyi ahlâklı.
Oflaz :TürkçeKız1. İyi, güzel, eksiksiz, tam.
2. Gürbüz, yakışıklı, güzel giyinen.
3. Becerikli.
4. Eflatun rengi.
5. İşe yarar.
Özgür :TürkçeKız1. Kendi kendine karar verme, davranma, hareket etme gücü olan.
2. Tutuklu olmayan, hür.
3. Başkasının kölesi olmayan.
4. Bağımsız.
Oytun :TürkçeKız1. Kutsal, mübarek.
2. Beğenilen, güzel yer.
3. Alçak yer, ova.
Özgü :TürkçeKız1. Kutsal.
2. Özellikle birine veya bir şeye ait olan.
Özgün :TürkçeKız1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan.
2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.
Oyalı :TürkçeKız1. Oya ile süslenmiş.
2. Oya gibi güzel, zarif.
Oguş :TürkçeKız1. Oymak.
2. Hısım, akraba.
3. Bereket.
Özlü :TürkçeKız1. Özü, benliği olan.
2. İçten, gerçek.
Özden :TürkçeKız1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse.
2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili.
3. Suların geçtiği yer, su geçidi.
4. Özsu.
Özel :TürkçeKız1. Yalnız bir kişiye, bir şeye ait veya ilişkin olan.
2. Devlete değil, kişiye ait olan.
3. Her zaman görülenden, olağandan farklı, dikkate değer.
Ortanca :TürkçeKız1. Yaş bakımından üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasında bulunan.
2. Büyüklük, irilik bakımından üç nesne arasında sondan veya baştan ikinci gelen.
3. Lati Taşkırangillerden, kırmızı, pembe veya mor renkli çiçeklerini yaz başında açan, gölgelik yerlerde yetiştirilen bir süs bitkisi.
Örge :TürkçeKız1. Yükselen, yukarı çıkan.
2. Yukarı, üst.
3. Herhangi bir yapıttaki süsleyici öge.
Öğün :TürkçeKız1. Zaman, vakit.
2. Kez, defa.
3. Önde, ileride olan.
Özsan :TürkçeKızAdı duyulmuş, ünlü.
Orman :TürkçeKızAğaçlarla örtülü geniş alan.
Okyanus :Yun.KızAna karaları birbirinden ayıran büyük deniz.
Özyurt :TürkçeKızAnayurt.
Orgül :Türkçe +FarsçaKızAteş gibi kırmızı renkli gül.
Özbal :TürkçeKızBalın özü gibi tatlı olan kimse.
Okşan :TürkçeKızBenzeyen, andiran.
Özbilek :TürkçeKızBileği güçlü olan kimse.
Olgun :TürkçeKızBilgi, görgü ve hoşgörüsü gelişmiş insan.
Özveri :TürkçeKızBir amaç veya kişi için kendi yararlarından vazgeçme, fedakârlık.
Özlem :KızBir kimse veya bir şeye duyulan aşırı görme, kavuşma arzusu, hasret.
Öğüt :TürkçeKızBir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz.
Övgü :TürkçeKızBirini veya bir şeyi övmek için söylenen söz veya yazılan yazı.
Özsu :TürkçeKızBitki ve hayvan dokularında bulunan sulara verilen ad.
Öke :TürkçeKızbk. Öge
Övgün :TürkçeKızbk. Övgül
Övgünç :TürkçeKızbk. Övünç
Öztuna :TürkçeKızbk. Tuna
Özenir :TürkçeKızÇaba gösteren, en iyisini yapmaya çalışan kimse.
Özdilek :TürkçeKızCandan dilenen dilek.
Orkide :Fr.KızÇiçeklerinin güzelliği nedeniyle seralarda yetiştirilen değerli bir süs bitkisi.
Öğüş :TürkçeKızÇok, fazla.
Öniz :TürkçeKızDaha önce iz bırakmış olan, ünlü.
Özderen :TürkçeKızDerli toplu kimse.
Özbaşak :TürkçeKızGerçek başak.
Özselen :TürkçeKızGerçek haber.
Özaltan :TürkçeKızGerçek hükümdar olan kimse.
Özkut :TürkçeKızGerçek kut, mutluluk.
Öznil :Türkçe +FarsçaKızGerçek nil.
Özpetek :TürkçeKızGerçek petek.
Özpınar :TürkçeKızGErçek pınar.
Özcanan :Türkçe +FarsçaKızGerçek sevgili olan.
Öziş :TürkçeKızGerçektem eş olan kimse.
Özbilge :TürkçeKızGerçekten bilgili olan kimse.
Özcan :T +FarsçaKızGerçekten dost olan kimse.
Özinan :TürkçeKızGerçekten inançlı olan kimse.
Özil :TürkçeKızGerçekten o memleketten olan kimse.
Özdeş :TürkçeKızHer türlü nitelik bakımından eşit olan, benzer olan.
Oylum :TürkçeKızİçi oyulmuş, çukur duruma getirilmiş.
Özsevi :TürkçeKızİçten gelen sevgi.
Öngül :Türkçe +FarsçaKızİlk çocuğa verilen bir ad.
Oyaçiçek :TürkçeKızİnce, kibar, nazik kız.
Özüm :TürkçeKızKardeş gibi sevilip tutulan kimse.
Özbilir :TürkçeKızKendini bilen kimse.
Özgünel :TürkçeKızKendisine has becerileri olan kimse.
Özgüney :TürkçeKızKendisine has nitelikleri olan güzel.
Özengül :Türkçe +FarsçaKızKendisine özen gösteren güzel kadın.
Özenli :TürkçeKızKendisine özen gösteren kimse.
Oskay :TürkçeKızNeşeli, mutlu.
Önay :TürkçeKızOcak ayında doğan.
Oluş :TürkçeKızOluşma, meydana gelme, varlık kazanma.
Öner :TürkçeKızÖnde gelen, başta gelen kimse.
Öney :TürkçeKızÖnde olan, önde gelen, üstün.
Övgül :TürkçeKızÖvülmeye değer, nitelikli kimse.
Övünç :TürkçeKızÖvünmeye yol açan, övünülecek şey.
Özenay :TürkçeKızÖzen gösteren kimse.
Özsel :TürkçeKızÖzle ilgili, öze ilişkin.
Özler :TürkçeKızÖzlem duyan, kavuşmak isteyen kimse.
Özlenen :KızÖzlem duyulan, kavuşmak istenilen, sevilen kimse.
Özleyiş :TürkçeKızÖzleme, özlem duygusu.
Özaltın :TürkçeKızÖzü altın gibi değerli olan kimse.
Özay :TürkçeKızÖzü ay gibi temiz, parlak, aydınlık olan kimse.
Özdal :TürkçeKızÖzü dal gibi nazik ve zarif oaln kimse.
Özgen :TürkçeKızÖzü geniş, rahat, sakin kimse.
Özgülay :Türkçe +FarsçaKızÖzü gül gibi olan güzel.
Özgül :Türkçe +FarsçaKızÖzü gül gibi olan.
Özgüneş :TürkçeKızÖzü güneş gibi parlak ve aydınlık olan kimse.
Özipek :TürkçeKızÖzü ipek gibi saf ve dürüst olan kimse.
Öznur :Türkçe +ArapçaKızÖzü ışıklı, aydınlık kimse.
Özmen :TürkçeKızÖzü sağlam, iyi kişilikli kimse.
Özan :TürkçeKızÖzü temiz kimse.
Özaydın :TürkçeKızÖzü temiz, aydınlık kimse.
Özak :TürkçeKızÖzü temiz, doğru kimse.
Özbilen :TürkçeKızÖzünü bilen, kendisini tanıyan kimse.
Özaytan :TürkçeKızSabahın ilk vakitleri gibi aydınlık ve parlak olan.
Ötleğen :TürkçeKızSığırcığa benzeyen ötücü bir kuş.
Özdener :TürkçeKızSoyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse.
Öşme :TürkçeKızSuyun topraktan kaynadığı yer, kaynak.
Özten :TürkçeKızTeni düzgün olan.
Örfiye :ArapçaKızTörelerle, âdetlerle ilgili.
Onay :TürkçeKızUygun bulma, onaylama.
Ölmez :TürkçeKızUzun ömürlü.
Ömürlü :Arapça +TürkçeKızUzun yaşayan, uzun ömürlü.
Örengül :Türkçe +FarsçaKızYaban gülü.
Ömür :ArapçaKızYaşama, yaşayış, hayat.
Özant :TürkçeKızYeminine bağlı kimse.
Özer :TürkçeKızYiğit, doğru kimse.
Övül :TürkçeKız“Başarılarınla, iyi niteliklerinle kendini beğendir, övgü kazan“ anlamında kullanılan bir ad.
Övün :TürkçeKız“Başarılarınla, iyi niteliklerinle kendini yücelt“ anlamında kullanılan bir ad.
Özben :TürkçeKız“Gerçekten ben“ anlamında kullanılan bir ad.
Özgülüm :Türkçe +FarsçaKız“Gerçekten gül gibi güzel olanım“ anlamında kullanılan bir ad.
Ogül :Türkçe +FarsçaKız“O, gül gibi güzeldir“ anlamında kullanılan bir ad.
Özlen :TürkçeKız“Özlenecek kadar sevilen kişi ol“ anlamında kullanılan bir ad.
Özal :TürkçeKız“Özünü al, gerçeğini al“ anlamında kullanılan bir ad.
Özbil :TürkçeKız“Özünü bil, aslını tanı“ anlamında kullanılan bir ad.
Önal :TürkçeKız“Üstün gel, başta ol“ anlamında kullanılan bir ad.

Derneğimiz
Mekke Canlı Yayın
Medine Canlı Yayın
Eserlerimiz
İlahiler
Sure ve Namaz
Namaz Kılmayı Öğreniyorum
Tecvid Dersleri
SON EKLENENLER
GÜNÜN AYETİ
"Oysaki sizi de yaptığınız şeyleri de Allah yaratmıştır."
(SÂFFÂT - 96)
ÖZLÜ SÖZLER
  • Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir.
  • Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun?
  • Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır.
  • Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. (Hz. Ali)
  • Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur.
  • Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir.
  • En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır.
  • Alem-i Berzah insanın kendisidir.
  • Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır.
  • Mutaşabih ayetler ledünidir.
NAMAZ VAKİTLERİ