İsim | Kökeni | Cinsiyet | Anlamı |
---|---|---|---|
Aba : | Türkçe | Kız | 1. Abla. 2. Anne. |
Abaca : | Türkçe | Kız | Abla veya anneye benzeyen. |
Abacan : | Türkçe +Farsça | Kız | “Canım anneciğim, sevgili anneciğim” anlamında kullanılan bir ad. |
Abaç : | Türkçe | Kız | Annesine benzeyen. |
Abay : | Türkçe | Erkek | 1. Beceri. 2. Seziş, anlayış. 3. Büyük erkek kardeş. |
Abayhan : | Erkek | Abay+han. | |
Abaza : | Türkçe | Kız | 1. Kuzeybatı Kafkasya’da yaşayan bir halk. 2. Bu halka mensup olan kimse. |
Abbas : | Arapça | Erkek | 1. Aslan. 2. Sert, çatık kaşlı kimse. |
Abdal : | Arapça | Erkek | 1. Gezgin derviş. 2. Dilenci kılıklı, üstü başı perişan kimse. |
Abdi : | Arapça | Erkek | Kullukla, kölelikle ilgili. |
Abdullah : | Arapça | Erkek | Tanrı’nın kulu. |
Abdurrahman : | Arapça | Erkek | Rahmet sahibi olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülâlim : | Arapça | Erkek | En iyi bilen Tanrı'nın kulu. |
Abdülazim : | Arapça | Erkek | Büyük, ulu olan Tanrı'nın kulu |
Abdülaziz : | Arapça | Erkek | En yüce, en değerli olan Allah'ın kulu. |
Abdülbaki : | Arapça | Erkek | Her zaman var olan Tanrı'nın kulu |
Abdülbari : | Arapça | Erkek | Yaratan, yaratıcı olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülbasir : | Arapça | Erkek | Her şeyi görüp anlayan Tanrı'nın kulu. |
Abdülbasit : | Arapça | Erkek | Rızkı yayıp bollaştıran Tanrı'nın kulu. |
Abdülcabbar : | Arapça | Erkek | bk. Abdülcebbar |
Abdülcebbar : | Arapça | Erkek | Zorlayıcı güce sahip olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülcelil : | Arapça | Erkek | En yüce olan Tanrı'nın kulu |
Abdülcemal : | Arapça | Erkek | Güzellikleri kendinde toplayan Tanrı'nın kulu. |
Abdülcevat : | Arapça | Erkek | Cömert olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülezel : | Arapça | Erkek | Ezelden beri var olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülferit : | Arapça | Erkek | Tek, eşsiz olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülfettah : | Arapça | Erkek | Gizli şeyleri açığa çıkaran Tanrı'nın kulu. |
Abdülgaffar : | Arapça | Erkek | Kullarının günahlarını bağışlayan Tanrı'nın kulu. |
Abdülgaffur : | Arapça | Erkek | bk. Abdülgafur |
Abdülgafur : | Arapça | Erkek | Suç bağışlayan, merhamet eden Tanrı'nın kulu. |
Abdülgani : | Arapça | Erkek | Varlıklı, cömert olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülhadi : | Arapça | Erkek | Doğru yolu gösteren Tanrı'nın kulu. |
Abdülhak : | Arapça | Erkek | Tanrı'nın kulu. |
Abdülhakim : | Arapça | Erkek | Her şeyi bilen Tanrı'nın kulu. |
Abdülhalik : | Arapça | Erkek | Yaratan, yoktan var eden Tanrı'nın kulu. |
Abdülhalim : | Arapça | Erkek | İyi ve yumuşak huylu Tanrı'nın kulu. |
Abdülhamit : | Arapça | Erkek | Herkesçe övülen Tanrı'nın kulu. |
Abdülkadir : | Arapça | Erkek | Kudretli ve güçlü olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülkahhar : | Arapça | Erkek | Kahredici, yok edici gücü olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülkerim : | Arapça | Erkek | Kerem sahibi, cömert, ulu olan Tanrı'nın kulu. |
Abdüllâtif : | Arapça | Erkek | Bağışta bulunan Tanrı'nın kulu |
Abdülmecit : | Arapça | Erkek | Şan ve şeref sahibi, ulu olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülmelik : | Arapça | Erkek | Evrene hükümdar olan Tanrı'nın kulu |
Abdülmennan : | Arapça | Erkek | Lütuf ve ihsan sahibi olan Tanrı'nını kulu |
Abdülmetin : | Arapça | Erkek | Sonsuz sağlamlığa, dayanıklılığa, güce sahip olan Tanrı'nın kulu |
Abdülnasır : | Arapça | Erkek | Yardımcı olan, yardım eden Tanrı'nın kulu |
Abdülvahap : | Arapça | Erkek | İhsanı bol olan Tanrı'nın kulu. |
Abdülvahit : | Arapça | Erkek | Tek ve eşsiz olan Tanrı'nın kulu. |
Abdürrahim : | Arapça | Erkek | Merhametli, esirgeyen, koruyan Tanrı'nın kulu. |
Abdürrahman : | Erkek | bk. Abdurrahman | |
Abdürrauf : | Arapça | Erkek | Çok merhamet eden, esirgeyen Tanrı'nın kulu. |
Abdürrezzak : | Arapça | Erkek | Tüm yaratıklara rızkını veren Tanrı'nın kulu. |
Abdüssamet : | Arapça | Erkek | Kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan Tanrı'nın kulu. |
Abdüssami : | Arapça | Erkek | Her şeyi duyan, yüce Tanrı'nın kulu. |
Abdüsselâm : | Arapça | Erkek | Barışçı olan Tanrı'nın kulu. |
Abdüssemi : | Arapça | Erkek | Her şeyi işiten, duyan Tanrı'nın kulu. |
Abdüssettar : | Arapça | Erkek | Günahları örten, gizleyen Tanrı'nın kulu. |
Abdüzzeki : | Arapça | Erkek | Anlayışlı, zeki olan Tanrı'nın kulu. |
Abgül : | Farsça | Kız | Su gibi berrak ve duru olan gül. |
Abher : | Arapça | Kız | 1. Nergis çiçeği. 2. Yasemin. 3. Dolu kap. |
Abıhayat : | Farsçaab +Arapçahayat | Kız | Hayat suyu, içene sonsuz yaşam sağlayan efsanevi su. |
Abır : | Türkçe | Erkek | 1. Namus, şeref, haysiyet. 2. Utanma, hicap, hayâ. |
Abıru : | Farsça | Kız | 1. Yüz suyu. 2. Irz, namus, şeref, haysiyet. |
Abid : | Arapça | Erkek | bk. abit |
Abide : | Arapça | Kız | 1. Anıt. 2. Önemi ve değeri çok olan yapıt. 3. İbadet eden, tapan kul. |
Abidin : | Arapça | Erkek | İbadet eden, tapan kullar. |
Abil : | Arapça | Erkek | Koyun, at ve deve gibi hayvanlara iyi bakan kimse. |
Abir : | Arapça | Erkek | Güzel koku, misk. |
Abit : | Arapça | Erkek | İbadet eden, tapan kul. |
Abiye : | Arapça | Kız | 1. Güzel, zarif, ince. 2. Yüzünü örtü ile örten utangaç kadın. |
Ablak : | Türkçe | Erkek | 1. Yüzü güzel, parlak, yakışıklı. 2. Sevimli. 3. Yayvan ve toplu yüz. 4. Çok beyaz. 5. Siyahlı beyazlı. 6. Geniş, enli. 7. Ceviz ağacının mobilya yapmaya yarar iç kısmı. 8. Ağaçların dayanıklı kısmı. 9. Yaban armudu, ahlat. 10. İyice olgunlaşmamış üzüm. |
Abraş : | Arapça | Erkek | 1. Çilli, çopur yüzlü, sarı saçlı, açık renkli gözlü adam. 2. Doru at. 3. Alaca bulaca, karışık renkli. 4. Tedirgin edici, obur. 5. Çarpık, eğri. |
Abuşka : | Türkçe | Erkek | 1. Kadının kocası, eş. 2. Yaşlı, sözü dinlenen kimse. |
Abuzer : | Arapça +Farsça | Erkek | Altın suyu. |
Abuzettin : | Arapça | Erkek | İzzettin'in babası. |
Aca : | Türkçe | Erkek | 1. Amca. 2. Abla. 3. Anneanne, nine. 4. Güçlü kuvvetli, başladığı işi bitiren. 5. Büyük. 6. Derelerin içinde yetişen, basit yapraklı, kırmızı çiçekli, güzel kokulu bir çalı. |
Acabay : | Türkçe | Erkek | Aca ve bay sözlerinden oluşan bir ad. |
Acabey : | Türkçe | Erkek | Aca ve bey sözlerinden oluşan bir ad. |
Acahan : | Türkçe | Erkek | Aca ve han sözlerinden oluşan bir ad. |
Acar : | Türkçe | Erkek | 1. Kuvvetli, güçlü, dinç. 2. Çevik, atılgan, kabına sığmaz. 3. Gözü pek, yiğit, cesur, kabadayı, yılmaz, 4. Hoş, sevimli yüzlü (kimse). 5. Yeni. 6. Taze. 7. Şişman, etli, semiz. 8. Çalışkan, becerikli. 9. Açıkgöz, zeki. 10. Çapkın. 11. Bir çeşit zehirli ot. |
Acaralp : | Türkçe | Erkek | Yiğit, becerikli, cesur kişi. |
Acarbegüm : | Türkçe | Kız | Güzel yüzlü hanımefendi, sevimli hanımefendi. |
Acarbey : | Türkçe | Erkek | Güçlü, cesur, atılgan, becerikli kimse. |
Acarbike : | Türkçe | Kız | bk.Acarbüke |
Acarbüke : | Türkçe | Kız | Güzel yüzlü hanım, sevimli hanım. |
Acarer : | Türkçe | Erkek | Güçlü, becerikli, gözü pek kimse. |
Acarhatun : | Türkçe | Kız | Güzel yüzlü hatun, sevimli hatun. |
Acarkan : | Türkçe | Erkek | Gözü pek, atılgan, cesur, nitelikli kimse. |
Acarkan : | Türkçe | Kız | Güzel soylu, soyu sopu güzel, sevimli. |
Acarkatun : | Türkçe | Kız | bk. Acarhatun. |
Acarman : | Türkçe | Erkek | Çevik, becerikli, girişken insan. |
Acaröz : | Türkçe | Erkek | Özünde yiğitlik, cesaret, doğruluk, beceriklilik nitelikleri taşıyan kimse. |
Acarsoy : | Türkçe | Erkek | Yiğit, güçlü bir soydan gelen kimse. |
Acartürk : | Türkçe | Erkek | Güçlü, korkusuz, yiğit Türk. |
Acatay : | Erkek | Aca ve tay sözlerinden oluşan bir ad. | |
Acıdaş : | Türkçe | Erkek | Acıya ortak olan, dost. |
Aclan : | Arapça | Erkek | Hızlı, çabuk, telaşlı kimse. |
Acun : | Türkçe | Erkek | 1. Dünya. 2. Varlık. |
Acunal : | Türkçe | Erkek | “Dünyayı fethet; dünyaya yayıl“ anlamında kullanılan bir ad. |
Acunalan : | Türkçe | Erkek | 1. Dünya genişliğinde,dünyayı kapsayan. 2. Dünyayı eline geçiren. |
Acunalp : | Türkçe | Erkek | Dünyaca tanınmış yiğit. |
Acunbegim : | Türkçe | Kız | bk. Acunbegüm. |
Acunbegüm : | Türkçe | Kız | Dünyanın hanımefendisi. |
Acunbike : | Türkçe | Kız | bk. Acunbüke. |
Acunbüke : | Türkçe | Kız | Dünya güzeli. |
Acuner : | Türkçe | Erkek | Çok ünlü, tanınmış kimse. |
Acungüneş : | Türkçe | Kız | Dünyanın güneşi, dünyayı aydınlatan şey. |
Acunışık : | Türkçe | Kız | Dünyanın ışığı, dünyayı aydınlatan ışık. |
Acunseven : | Türkçe | Erkek | Dünyayı seven. |
Aça : | Türkçe | Kız | Anne, anne yerinde olan yaşlı kadın. |
Açalya : | Yun. | Kız | Fundagillerden, güzel, renkli, kokusuz çiçekler açan bir bitki. |
Açangül : | Türkçe | Kız | Açmış gül. |
Açelya : | Yun. | Kız | bk.Açalya. |
Açıkalın : | Türkçe | Erkek | Doğruluktan ve dürüstlükten ayrılmayan kimse. |
Açıkel : | Türkçe | Erkek | Cömert insan. |
Açıker : | Türkçe | Erkek | Dürüst, doğru insan. |
Açıkgün : | Türkçe | Erkek | Açık ve gün sözlerinden oluşan bir söz. |
Açıl : | Türkçe | Erkek | “Büyü, serpil, geliş” anlamında bir söz. |
Açılay : | Türkçe | Kız | “Ay gibi doğ, ay gibi açıl” anlamında kullanılan bir ad. |
Açine : | Türkçe | Erkek | Önder, lider, yol gösteren, erkek kurt. |
Açkıngül : | Türkçe +Farsça | Kız | Açan, açmış gül. |
Adahan : | Türkçe | Erkek | Ada ve han sözlerinden oluşan bir ad. |
Adak : | Türkçe | Erkek | Bir dileğin, bir isteğin yerine gelmesi amacıyla kutsal sayılan bir güce adanmış nesne. |
Adal : | Türkçe | Erkek | “Adın yayılsın, ün kazan” anlamında bir ad. |
Adalan : | Türkçe | Erkek | Ün kazanan, ünlü, tanınmış. |
Adalet : | Arapça | Kız | 1. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, türe. 2. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme. |
Adalettin : | Arapça | Erkek | Dinin adaleti. |
Adam : | Arapça | Erkek | 1. İnsan. 2. Erkek kişi. 3. İyi yetişmiş, değerli kimse. 4. İyi huylu, güvenilir kimse. 5. Birinin yanında ve işinde bulunan kimse. 6. Birinin sözünü dinleyen, nazını çeken kimse, kayırıcı. 7. Bir alanda derin bilgisi olan veya bir alanı benimseyen. 8. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse. |
Adamış : | Türkçe | Erkek | Adak yapmış olan kimse. |
Adanan : | Türkçe | Erkek | Önemli ve değerli olan bir kişi, olay vb.nin anısına yapılan. |
Adanır : | Türkçe | Erkek | Ad alan, ünlenen kimse, şanlı, şöhretli. |
Adar : | Türkçe | Erkek | 1. Erginlik, olgunluk. 2. Süre, zaman. 3. Arkadaş, taraftar, omuzdaş, yandaş. 4. Mart ayı. |
Adarkan : | Türkçe | Erkek | Adak yapar“ anlamındaki adar ile kan sözlerinden oluşan ad. |
Adasal : | Türkçe | Erkek | Ada ile ilgili, adaya özgü, adalı. |
Adaş : | Türkçe | Erkek | Adları aynı olanlardan her biri. |
Aday : | Türkçe | Erkek | 1. Bir görev, bir iş için kendini ileri süren veya başkaları tarafından ileri sürülen kimse. 2. Bir iş için yetiştirilmekte, eğitilmekte olan kimse, namzet. |
Âdem : | Arapça | Erkek | 1. Dinî inançlara göre ilk yaratılan insan ve ilk peygamber. 2. İnsan, insanoğlu. 3. İnsanda bulunması gereken olumlu özelliklere sahip olan kimse. |
Adeviye : | Arapça | Kız | İyilikseverlik, yardımseverlik. |
Adıbelli : | Türkçe | Erkek | 1. Herkesçe bilinen, tanınan kimse. 2. Soyu temiz, tanınmış soydan gelen. |
Adıgün : | Türkçe | Erkek | Adı güneş gibi olan. |
Adıgüzel : | Türkçe | Erkek | Adı güzel olan. |
Adın : | Türkçe | Erkek | 1. Yabancı. 2. Başka, başkaca. |
Adısanlı : | Türkçe | Erkek | Ünlü, tanınmış kişi. |
Adısönmez : | Erkek | Adı her zaman duracak olan. | |
Adışah : | Türkçe +Farsça | Kız | Adı şah olan. |
Adıvar : | Türkçe | Erkek | Adı var, adı var olan. |
Adıyahşi : | Türkçe | Erkek | Adı güzel. |
Adıyaman : | Türkçe | Erkek | Güçlü, becerikli, beğenilen kişi. |
Adil : | Arapça | Erkek | 1. Doğruluktan ayrılmayan kimse. 2. Adaletli. 3. Hakka uygun, haklı. |
Adilhan : | Arapça | Erkek | Adaletli hükümdar. |
Adlan : | Türkçe | Erkek | “Adınla ün kazan, şöhret sahibi ol” anlamında bir ad. |
Adli : | Arapça | Erkek | Adaletli. |
Adnan : | Arapça | Erkek | Bir yere yerleşip ikamet eden, mukim. |
Adni : | Arapça | Erkek | Cennete gitmeye hak kazanmış, cennetlik kişi. |
Adniye : | Arapça | Kız | Cennete gitmeye hak kazanmış, cennetlik bayan. |
Adsız : | Türkçe | Erkek | Ünsüz, tanınmamış, adı duyulmamış kimse. |
Adsoy : | Türkçe | Erkek | Ad ve soy sözlerinden oluşmuş bir ad. |
Adviye : | Arapça | Kız | bk. Adeviye. |
Afacan : | Türkçe | Erkek | Zeki ve yaramaz çocuk. |
Afak : | Arapça | Erkek | 1. Yer ile göğün birleşmiş gibi göründüğü yer. 2. Ufuklar. |
Afer : | Arapça | Erkek | Çok beyaz, bembeyaz. |
Afet : | Arapça | Kız | 1. Güzelliği ile insanı şaşkına çeviren, aklını başından alan kadın. 2. Bela, felaket. |
Affan : | Arapça | Erkek | İradesiyle kötü şeylerden kaçınan kimse. |
Afi : | Arapça | Kız | 1. Silen. 2. Silinmiş. 3. Affeden, bağışlayan. 4. Affedilmiş, bağışlanmış. 5. Yalvaran. |
Afif : | Arapça | Erkek | Namuslu, iffetli, temiz, dürüst. |
Afitap : | Farsça | Kız | Güzel yüz. |
Afiye : | Arapça | Kız | bk. Afi. |
Afiyet : | Arapça | Kız | Sağlıklı, sıhhatli olma, hastalıktan uzak olma durumu. |
Afra : | Arapça | Kız | 1. Ayak değmemiş ak toprak. 2. Pembeye çalar beyazrenk. |
Afşar : | Türkçe | Erkek | 1. Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri. 2. Çabuk iş gören, çevik, atılgan. 3. Uyumlu, yumuşak başlı. 4. Bir şeyin zıddı, aksi. |
Afşin : | Türkçe | Erkek | 1. Zırh 2. Silah. |
Agâh : | Farsça | Erkek | Bilen, bilgili, haberli, uyanık. |
Agil : | Farsça | Erkek | Göz ucuyla bakış. |
Aguş : | Farsça | Kız | Kucak. |
Ağa : | Türkçe | Erkek | 1. Kırlık kesimde geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse. 2. Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen san. 3. Ağabey, büyük kardeş. 4. Yardım eden, cömert kimse. 5. Okuryazar olmayan yaşlıca kişilerin adlarıyla birlikte kullanılan san. 6. Osmanlı İmparatorluğu´nda bazı kuruluşları başında bulunanlara verilen resmî san. |
Ağabay : | Türkçe | Erkek | Zengin kimse. |
Ağacan : | T +Farsça | Erkek | Yakın dost. |
Ağahan : | Türkçe | Erkek | Hükümdar gibi yüce olan kimse. |
Ağahanım : | Türkçe | Kız | Zengin hanım, malı mülkü bol olan hanım. |
Ağahatun : | Türkçe | Kız | Zengin hanım, varlıklı hanım. |
Ağakan : | Türkçe | Erkek | bk. Ağahan |
Ağakatun : | Türkçe | Kız | bk. Ağahatun. |
Ağan : | Türkçe | Kız | 1. Yerin hava yuvarına girince, sürtünmeden dolayı akkor duruma gelen ve ardından bir ışık çizgisi bırakarak geçen gök cismi, akan yıldız, ağma. 2. Göğe doğru yükselen, yukarı çıkan. 3. Akan yıldız, kayan yıldız. |
Ağan : | Türkçe | Erkek | 1. Yerin hava yuvarına girince, sürtünmeden dolayı akkor duruma gelen ve ardından bir ışık çizgisi bırakarak geçen gök cismi, akan yıldız, ağma. 2. Göğe doğru yükselen, yukarı çıkan. 3. Akan yıldız, kayan yıldız. |
Ağanbegim : | Türkçe | Kız | bk. Ağanbegüm. |
Ağanbegüm : | Türkçe | Kız | Göğe doğru yükselen, yüce hanımefendi. |
Ağanbike : | Türkçe | Kız | bk. Ağanbüke. |
Ağanbüke : | Türkçe | Kız | Göğe doğru yükselen hanım, göğe doğru yükselen güzel. |
Ağaner : | Türkçe | Erkek | Göğe doğru yükselen, değerli erkek. |
Ağaoğlu : | Türkçe | Erkek | Ağanın oğlu. |
Ağar : | Türkçe | Erkek | 1. Ağır, yavaş. 2. Sadık, doğru sözlü. 3. Yükselir, yücelir. |
Ağarantan : | Türkçe | Erkek | Ağaran, ağarmaya başlayan tan vakti. |
Ağaverdi : | Türkçe | Erkek | “Ağa verdi, ağa bağışladı“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ağbacı : | Türkçe | Kız | Akça, pakça bacı. |
Ağbegim : | Türkçe | Kız | bk. Ağbegüm. |
Ağbegüm : | Türkçe | Kız | Akça, pakça hanımefendi. |
Ağbet : | Türkçe | Kız | 1. Akça pakça yüz. 2. Akça pakça yüzlü. |
Ağbilek : | Türkçe | Kız | Akça pakça bilekli, beyaz bilekli. |
Ağca : | Türkçe | Erkek | 1. Ak renkte, beyaz, oldukça beyaz. 2. Temiz, lekesiz. 3. Alaca. 4. Pamuk ipliğinden dokunmuş çul. |
Ağcabey : | Türkçe | Erkek | Temiz, namuslu, eline ayağına düzgün bey. |
Ağça : | Türkçe | Kız | bk. Ağca. |
Ağçelik : | Türkçe | Erkek | Beyaz çelik. |
Ağer : | Türkçe | Erkek | Temiz, doğru kimse. |
Ağgül : | Türkçe +Farsça | Kız | Beyaz gül, ak gül. |
Ağın : | Türkçe | Erkek | 1. Yükseliş, yüceliş. 2. İhtiyar, yaşlı. 3. Daha fazla. 4. Aşk, sevda. |
Ağırtaş : | Türkçe | Erkek | Ağırbaşlı, olgun kişi. |
Ağış : | Türkçe | Erkek | Yükseliş, yükselme. |
Ağkız : | Türkçe | Kız | 1. Akça pakça kız. 2. Temiz, iffetli kız. |
Ağnak : | Türkçe | Erkek | Coşkulu, sevinçli. |
Ağyar : | Arapça | Erkek | Başkaları, yabancılar, eller. |
Ahen : | Farsça | Erkek | Demir. |
Ahenk : | Farsça | Kız | 1. Uyum. 2. Uyuşma, anlaşma. 3. Çalgılı eğlence |
Ahfeş : | Arapça | Erkek | Gündüzleri zayıf, geceleri iyi görebilen kimse. |
Ahıska : | Türkçe | Erkek | Gürcistan topraklarında bir kale. |
Ahi : | Arapça | Erkek | 1. Arkadaş, dost. 2. Erkek kardeş. 3. Ahilik ocağından olan kimse. 4. Cömert, eliaçık. |
Ahmet : | Arapça | Erkek | Övülmeye layık, övülmüş. |
Ahsen : | Arapça | Erkek | Çok güzel, en güzel. |
Ahter : | Farsça | Erkek | 1. Yıldız. 2. Talih, şans, uğur. |
Ahu : | Farsça | Kız | 1. Ceylan, karaca. 2. Güzel, ince, zarif kadın. 3. Parlak, güzel bakışlı. 4. Güzellerin gözü. |
Aişe : | Arapça | Kız | Rahat yaşam süren, bolluk içinde yaşayan. |
Ajda : | Farsça | Kız | 1. Filiz, sürgün. 2. Çentik çentik olan şey. |
Ajlan : | Arapça | Erkek | bk. Aclan. |
Ak : | Türkçe | Kız | 1. Kar, süt gibi şeylerin rengi, beyaz. 2. Temiz, namuslu. 3. Sıkıntısız, rahat. |
Aka : | Türkçe | Erkek | 1. Büyük kardeş, ağabey. 2. Baba. 3. Saygıdeğer kişi. 4. Kabadayı. 5. Akan dam. |
Akabay : | Türkçe | Erkek | Saygıdeğer varlıklı kişi. |
Akabey : | Türkçe | Erkek | Saygıdeğer, varlıklı bey. |
Akad : | Türkçe | Erkek | Doğruluğuyla, dürüstlüğüyle tanınmış kimse. |
Akadlı : | Türkçe | Erkek | Doğruluğuyla ve dürüstlüğüyle ünlü kimse. |
Akağan : | Türkçe | Erkek | Dürüstlüğüyle yükselen, yukarı çıkan kimse. |
Akal : | Türkçe | Erkek | 1. Akmak ve almak fillerinin emir biçimlerinin yan yana gelmesiyle oluşmuş bir ad. 2. Beyaz anlamındaki ak ile kırmızı anlamındaki al sözlerinden oluşmuş bir ad. |
Akalan : | Türkçe | Erkek | Dürüstlüğüyle ünlenen kimse. |
Akalın : | Türkçe | Kız | Dürüst, temiz, namuslu kadın. |
Akalın : | Türkçe | Erkek | Dürüst, temiz, namuslu kişi. |
Akalp : | Türkçe | Erkek | Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse. |
Akaltan : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir sultan, padişah. |
Akan : | Türkçe | Erkek | 1. Bir yerden bir yere doğru akan, giden. 2. Çeşme, pınar. |
Akanay : | Türkçe | Kız | Bir yerden bir yere doğru giden güzel kadın. |
Akanay : | Türkçe | Erkek | Bir yerden bir yere doğru giden kimse. |
Akaner : | Türkçe | Erkek | Bir yerden bir yere giden kimse. |
Akansu : | Türkçe | Erkek | Bir yerden bir yere doğru akan, giden su. |
Akant : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir yemin. |
Akanyıldız : | Türkçe | Erkek | Güneş sistemi içinde hareket ederken dünya atmosferinin üst katmanlarına girip sürtünme sonucu ateş külçesi durumuna dönüşen küçük nesne. |
Akarca : | Türkçe | Erkek | 1. Küçük akarsu. 2. Kaplıca. 3. Sürekli işleyen çıban. 4. Kemik veremi. |
Akarçay : | Türkçe | Erkek | Akan çay, dere. |
Akarsel : | Türkçe +Arapça | Erkek | Akan sel. |
Akarsu : | Türkçe | Erkek | 1. Yeryüzünde, yer altında belirli bir yatak içinde, eğim boyunca sürekli veya zaman zaman akan su. 2. Tek sıra elmastan gerdanlık. |
Akartuna : | Türkçe | Erkek | Tuna nehri gibi akan. |
Akartürk : | Türkçe | Erkek | Akan, ileriye hareket eden Türk. |
Akasma : | Türkçe | Erkek | Düğün çiçeğigillerden, beyaz çiçek veren, bahçelerde süs çiçeği olarak yetiştirilen sarmaşık özelliği gösteren bir bitki. |
Akasoy : | Türkçe | Erkek | Sevilen, sayılan soydan gelen. |
Akata : | Türkçe | Erkek | Temiz, dürüst ataların soyundan gelen kişi. |
Akay : | Türkçe | Erkek | Parıltılı ay, ışıklı ay. |
Akaydın : | Türkçe | Erkek | Temiz ve aydınlık. |
Akbacı : | Türkçe | Kız | Temiz ve namuslu bacı. |
Akbal : | Türkçe | Erkek | Ak bal, beyaz bal, oğul balı. |
Akbaran : | Türkçe +Farsça | Erkek | Yağmur. |
Akbaş : | Türkçe | Erkek | 1. Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kışın ılık kıyılara göçen, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş 2. Karnabahar. 3. Tane tutmamış ekin başağı. 4. Bir çeşit beyaz buğday. 5. Ekine tane tutturmayan bir bitki hastalığı. |
Akbaşak : | Türkçe | Erkek | Sonbaharda ekilen, kabuğu beyaz, yumuşak, kışa dayanıklı bir çeşit buğday. |
Akbatu : | Türkçe | Erkek | Yiğit erkek. |
Akbatur : | Türkçe | Erkek | Yürekli, yiğit erkek. |
Akbay : | Türkçe | Erkek | Dürüst zengin. |
Akbayar : | Türkçe | Erkek | Dürüst ve namuslu saygın kimse. |
Akbek : | Türkçe | Erkek | 1. Dürüst, namuslu bey. 2. Dürüst ve namuslu olan saygın, zengin kişi. |
Akbel : | Türkçe | Erkek | Suyu dürüst olan kimse. |
Akbet : | Türkçe | Erkek | Namuslu, şerefli, doğru kimse. |
Akbey : | Türkçe | Erkek | Dürüst, doğru kimse. |
Akbil : | Türkçe | Erkek | bk. Akbel. |
Akbilge : | Erkek | Namuslu, dürüst, bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek kimse. | |
Akboğa : | Türkçe | Erkek | Temiz, dürüst ve yiğit kimse. |
Akbora : | Türkçe | Erkek | Genellikle arkasından yağmur getiren sert ve şiddetli fırtına gibi olan temiz ve dürüst kimse. |
Akboy : | Türkçe | Erkek | Temiz soydan gelen kimse |
Akbörü : | Türkçe | Erkek | Beyaz kurt. |
Akbudun : | Türkçe | Erkek | Temiz, tanınmış soydan gelen kimse. |
Akbuğ : | Türkçe | Erkek | Buğu, buhar gibi temiz olan kimse. |
Akbulut : | Türkçe | Erkek | 1. Bulutlu havalardaki bunaltıcı sıcaklık. 2. Pamuk bulutları. |
Akburak : | Türkçe +Arapça | Erkek | Hz. Muhammed'in Miraç Gecesi'ndeki temiz biniti. |
Akburç : | Türkçe +Arapça | Erkek | Güvenilir kale gibi olan kimse. |
Akburçak : | Türkçe | Erkek | Baklagillerden, burçağa yakın bir bitki cinsi |
Akcan : | Türkçe +Farsça | Kız | Özü temiz, dürüst kimse. |
Akcebe : | Türkçe +Moğ. | Erkek | Beyaz zırh. |
Akcivan : | Türkçe +Farsça | Erkek | Dürüst ve namuslu genç delikanlı. |
Akça : | Türkçe | Erkek | 1. Ak renkte, beyaz, oldukça beyaz. 2. Temiz, lekesiz. 3. Alaca. 4. Para. |
Akçabay : | Türkçe | Erkek | Temiz ve dürüst kimse. |
Akçael : | Türkçe | Erkek | Dürüst ve namuslu kimse. |
Akçagül : | Türkçe +Farsça | Kız | Beyazımsı gül gibi olan kadın. |
Akçakan : | Türkçe | Erkek | Soylu, temiz, dürüst. |
Akçakaya : | Türkçe | Erkek | Beyaz kaya. |
Akçakıl : | Türkçe | Erkek | Beyaz çakıl. |
Akçakoca : | Türkçe | Erkek | Saçı sakalı beyazlaşmış ihtiyar. |
Akçal : | Türkçe | Erkek | 1. Beyazımsı, beyaza çalan. 2. İhtiyar. |
Akçalı : | Türkçe | Erkek | 1. Akçası olan, varlıklı, zengin. 2. Dalları yassı olan bir çeşit çalı. |
Akçam : | Türkçe | Erkek | Kuzey Amerika’da yetişen bir çam türü. |
Akçan : | Türkçe +Farsça | Erkek | bk. Akcan. |
Akçasu : | Türkçe | Erkek | Berrak su gibi temiz olan. |
Akçay : | Türkçe | Erkek | Temiz ve berrak akan dere gibi olan kimse. |
Akçığır : | Türkçe | Erkek | Bir yolda dürüst ve namuslu olarak giden kimse. |
Akçıl : | Türkçe | Erkek | 1. Beyazımsı. 2. Rengini atmış, ağarmış, soluk, solgun. |
Akçınar : | Türkçe +Farsça | Erkek | Bir çınar türü. |
Akçiçek : | Türkçe | Kız | Beyaz çiçek. |
Akçit : | Türkçe | Erkek | bk. Akşit. |
Akçora : | Türkçe | Erkek | Yiğit, kahraman. |
Akdağ : | Türkçe | Erkek | Tepeleri karla kaplı dağ. |
Akdal : | Türkçe | Erkek | Namuslu, dürüst kimse. |
Akdemir : | Türkçe | Erkek | Dövme demir. |
Akdeniz : | Türkçe | Erkek | Kuzeyde Avrupa, doğuda Asya, güneyde Afrika ile kuşatılan deniz. |
Akdes : | Arapça | Erkek | En kutsal, en kutlu. |
Akdik : | Türkçe | Erkek | Martta ekilen yazlık buğday. |
Akdiken : | Türkçe | Erkek | Hünnapgillerden, kırlarda kendiliğinden yetişen, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan, sert odunlu bir ağaç. |
Akdil : | Türkçe | Erkek | İyi, doğru, güzel konuşan kişi. |
Akdoğ : | Türkçe | Erkek | “Talihin, şansın iyi olsun” anlamında kullanılan bir ad. |
Akdoğan : | Türkçe | Erkek | Kartalgillerden bir doğan türü. |
Akdoğdu : | Türkçe | Erkek | “Namuslu bir biçimde dünyaya geldi“ anlamında kullanılan bir ad. |
Akdoğmuş : | Türkçe | Erkek | “Namuslu bir biçimde dünyaya gelmiş“ anlamında kullanılan bir ad. |
Akdoğu : | Türkçe | Erkek | Ak-doğu. |
Akdolun : | Türkçe | Kız | Ak ve kaybol“ anlamlarında iki fiilin emir biçiminden oluşan bir ad. |
Akdora : | Türkçe | Erkek | Doruğu bulutlu dağ. |
Akdoru : | Türkçe | Erkek | “Beyaz“ anlamındaki ak ile “gövdesi kızıl, ayakları ve yelesi kara olan at“ anlamındaki doru sözlerinden oluşan bir ad. |
Akdoruk : | Türkçe | Erkek | “Beyaz“ anlamındaki ak ile “tepe, en yüksek yer, uç, zirve; en üstün başarı düzeyi; kibirli“ anlamlarındaki doruk sözlerinden oluşan bir söz. |
Akdöl : | Türkçe | Erkek | Temiz soydan gelen kimse. |
Akduman : | Türkçe | Erkek | Beyaz duman. |
Akdur : | Türkçe | Erkek | Akmak ve durmak fiillerinin emir biçimleriyle yapılmış bir ad, “ak ve dur“. |
Akdurmuş : | Türkçe | Erkek | Uzun ömürlü olması, çok yaşaması ve dürüst olması istenen çocuklara verilen ad. |
Akel : | Türkçe | Erkek | 1. Doğru, dürüst işler yapan kimse. 2. Eli uğurlu olan kimse. |
Aker : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir erkek. |
Akergin : | Türkçe | Erkek | Olgunlaşmış, yetişmiş dürüst kimse. |
Akerman : | Türkçe | Erkek | Dürüst, soylu, temiz kişi. |
Akersan : | Türkçe | Erkek | Yiğitliğiyle ad yapmış dürüst kimse. |
Akersoy : | Türkçe | Erkek | Yiğit soydan gelen dürüst kimse. |
Akgil : | Türkçe | Erkek | Temiz soylu kimse. |
Akgiray : | Türkçe | Erkek | Dürüst han veya prens. |
Akgöl : | Türkçe | Erkek | Temiz göl. |
Akgöze : | Türkçe | Erkek | Temiz su kaynağı. |
Akgüç : | Türkçe | Erkek | Gücünü doğru ve dürüst işlerde kullanan kimse. |
Akgül : | Türkçe +Farsça | Kız | Beyaz gül. |
Akgün : | Türkçe | Erkek | Mutlu, sevinçli gün. |
Akgüner : | Türkçe | Erkek | Aydınlanmış tan vakti. |
Akgüneş : | Türkçe | Erkek | Güneş gibi parlak ve aydınlık olan kimse. |
Akgüngör : | Türkçe | Kız | “Aydınlık, güzel günler gör“ anlamında bir ad. |
Akhan : | Türkçe | Erkek | Dürüst han, güvenilir hükimdar. |
Akhanım : | Türkçe | Kız | Dürüst, güvenilir kadın. |
Akhun : | Türkçe | Erkek | 1. Güzel koku veren bir bitki, papatya. 2. Batı hunu. |
Akı : | Türkçe | Erkek | Cömert kişi. |
Akıalp : | Türkçe | Erkek | Cömert, eli açık yiğit. |
Akıl : | Arapça | Erkek | İnsanın düşünme, anlama, kavrama yeteneği. |
Akılbek : | Arapça | Erkek | Aklı sağlam olan, aklına güvenilen kimse. |
Akıllı : | Türkçe +Arapça | Erkek | Bilgili, zeki kimse. |
Akıman : | Türkçe | Erkek | Cömert, eli açık kimse. |
Akın : | Türkçe | Erkek | 1. Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul gibi amaçlarla toplu olarak yapılan baskın. 2. Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması. |
Akınal : | Türkçe | Erkek | “Akın yap“ anlamında kullanılan bir söz. |
Akınalp : | Türkçe | Erkek | Akın yapan yiğit. |
Akıncı : | Türkçe | Erkek | Düşman ülkesine akın yapan savaşçı. |
Akıncıbay : | Türkçe | Erkek | Düşman ülkesine akın yapan savaşçı kimse. |
Akıner : | Türkçe | Erkek | Akın yapan er. |
Akıneri : | Türkçe | Erkek | Akıncı, savaşçı. |
Akıntan : | Türkçe | Erkek | Tan yeri ağarırken yapılan akın. |
Akibe : | Arapça | Kız | Arkadan gelen, izleyen, takip eden. |
Akide : | Arapça | Kız | Bir şeye inanarak bağlanış, inanç, din inancı. |
Akif : | Arapça | Erkek | İbadet eden, ibadetle uğraşan kişi. |
Akife : | Arapça | Kız | İbadet eden, ibadetle uğraşan kadın. |
Akil : | Arapça | Erkek | Akıllı, zeki kimse. |
Akile : | Arapça | Kız | 1. Akıllı, zeki, anlayışlı. 2. Ergenlik yaşına varmış olan kimse. |
Akinci : | Türkçe | Kız | Beyaz inci. |
Akip : | Arapça | Erkek | 1. Son peygamber, Hazreti Muhammed. 2. Bir diğerinin arkasından gelen. |
Akipek : | Türkçe | Kız | Beyaz ipek. |
Akkadın : | Türkçe | Kız | Namuslu, dürüst kadın. |
Akkan : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz soylu. 2. Bilen, bilgili. |
Akkar : | Türkçe | Kız | Kar gibi beyaz olan. |
Akkaş : | Türkçe | Erkek | 1. Yeşim taşının beyazı. 2. Şöhret, lakap. 3. Haşhaş, afyon. |
Akkaya : | Türkçe | Erkek | Ak“ ve “kaya“ sözlerinden oluşan bir ad. |
Akkaynak : | Türkçe | Erkek | Temiz, kirli olmayan kaynak. |
Akkemik : | Türkçe | Erkek | Soyu temiz olan kimse. |
Akkerman : | Türkçe +Farsça | Erkek | Beyaz, kalın duvarlı, yüksek burçlu kale. |
Akkılıç : | Türkçe | Erkek | Beyaz kılıç. |
Akkın : | Türkçe | Erkek | 1. Beyaz kılıç kabı. 2. İstekli, gönüllü, tutkun. 3. Akan su. 4. Açık, düzgün, pürüzsüz. 5. Az eğimli, düzgün, engebesiz yol veya toprak. 6. Kolaylıkla yapılan, çabuk ilerleyen, akıcı iş. 7. Yolunda, yoluna girmiş, olurunda iş. |
Akkız : | Türkçe | Kız | Temiz, dürüst, güvenilir kız. |
Akkor : | Türkçe | Kız | Işık saçacak beyazlığa varıncaya kadar ısıtılmış olan. |
Akköz : | Türkçe | Erkek | İçinde küçük kor parçaları bulunan beyaz kül. |
Akkuş : | Türkçe | Erkek | Kartalgillerden, ava alıştırılabilen küçük bir yırtıcı kuş, atmaca. |
Akkutlu : | Türkçe | Kız | Uğurlu, kutsal, mutlu olan dürüst kimse. |
Akkuyaş : | Türkçe | Erkek | Ak ışıklı güneş. |
Aklan : | Türkçe | Erkek | 1. Sularını bir denize veya göle gönderen bölge. 2. Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri. |
Akmaç : | Türkçe | Erkek | Şelale. |
Akman : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz, beyaz, güzel insan. 2. İhtiyar. |
Akmanalp : | Türkçe | Erkek | Temiz, beyaz, yiğit insan. |
Akmaner : | Türkçe | Erkek | Temiz, beyaz, yiğit kişi. |
Akmaral : | Türkçe | Kız | Dürüst, güvenilir, ceylan gibi güzel kadın. |
Akmeriç : | Türkçe | Erkek | Meriç nehri gibi saf ve temiz olan. |
Aknur : | Türkçe +Arapça | Kız | Nur gibi parlak ve beyaz olan. |
Akol : | Türkçe | Kız | “Terbiyeli, temiz, dürüst ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Akozan : | Türkçe | Erkek | Güvenilir, dürüst şair, halk şairi. |
Akönder : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir lider. |
Akören : | Türkçe | Erkek | Temiz, bakımlı şehir. |
Aköz : | Türkçe | Erkek | Özü temiz, doğru olan kimse. |
Akpay : | Türkçe +Farsça | Erkek | Ayağı düzgün, kötü yerlere gitmeyen kimse. |
Akpınar : | Türkçe | Erkek | Berrak ve saf suyu olan pınar. |
Akpolat : | Türkçe | Erkek | Çelik gibi kuvvetli ve sert olan. |
Akpulat : | Türkçe | Erkek | bk. Akpolat. |
Aksal : | Türkçe | Erkek | Akla, beyazla ilgili. |
Aksan : | Türkçe | Erkek | İyi, temiz olarak tanınmış kimse. |
Aksarı : | Türkçe | Kız | Kanarya sarısı renginde olan. |
Aksay : | Türkçe | Erkek | “Dürüst, temiz olarak kabullen“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aksel : | Türkçe | Erkek | “Sel gibi ak“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aksen : | Türkçe | Kız | “Sen aksın, temizsin, doğru ve namuslusun” anlamında kullanılan bir ad. |
Akser : | Türkçe +Farsça | Erkek | Beyaz başlı, namuslu, dürüst, güvenilir. |
Akses : | Türkçe | Erkek | Sesi güzel olan. |
Akseven : | Türkçe | Kız | Beyazı, dürüstlüğü, doğruluğu seven. |
Aksevil : | Türkçe | Kız | “Biraz hareket et de herkes seni sevsin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aksın : | Türkçe | Kız | “Sen aksın, temiz ve lekesizsin, doğru ve namuslusun” anlamında kullanılan bir ad. |
Aksın : | Türkçe | Erkek | “Sen aksın, temiz ve lekesizsin, doğru ve dürüstsün” anlamında kullanılan bir ad. |
Aksöğüt : | Türkçe | Erkek | Söğütgillerden, kabukları eczacılıkta kullanılan bir söğüt türü. |
Aksu : | Türkçe | Erkek | 1. Kayalardan sızan tatlı ve berrak su. 2. Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen körlük. |
Aksun : | Türkçe | Erkek | “Kımılda ve sun“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aksuna : | Türkçe | Kız | Ak renkli yaban ördeği. |
Aksunar : | Türkçe | Erkek | “Dürüstlük, doğruluk gösterir“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aksuner : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir sunucu. |
Aksungur : | Türkçe | Erkek | 1. Eski Türk büyüklerine verilen san. 2. Kartalgillerden bir doğan türü, akdoğan. |
Aksülün : | Türkçe | Kız | Beyaz renkli sülün. |
Aksüyek : | Türkçe | Erkek | Soyu temiz olan. |
Akşın : | Türkçe | Erkek | 1. Az beyaz, beyazımsı. 2. Kıllarında ve gözlerinde bazen de derisinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı beyaz olan hayvan veya insan. |
Akşit : | Türkçe | Erkek | 1. Kutlu, uğurlu. 2. Nur, aydınlık. |
Aktaç : | Türkçe +Farsça | Kız | Beyaz taç. |
Aktalay : | Türkçe | Erkek | Beyaz deniz, ak deniz. |
Aktan : | Türkçe | Erkek | Parlak, aydınlık sabah. |
Aktar : | Arapça | Erkek | 1. Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân. 2. İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân. 3. Damlalar. |
Aktaş : | Türkçe | Erkek | Lüle taşı |
Aktay : | Türkçe | Erkek | Beyaz tay. |
Aktekin : | Türkçe | Erkek | Güvenilir, dürüst prens, şehzade. |
Aktemür : | Türkçe | Erkek | bk. Akdemir |
Aktı : | Türkçe | Erkek | 1. Saf, masum. 2. El emeği. |
Aktolga : | Türkçe | Erkek | Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık. |
Aktolun : | Türkçe | Kız | Beyaz ay. |
Aktuğ : | Türkçe | Erkek | Beyaz tuğ. |
Aktuna : | Türkçe | Erkek | Gösterişli, görkemli dürüst kimse. |
Aktunç : | Türkçe | Erkek | Beyaz tunç. |
Aktün : | Türkçe | Erkek | Aydınlık, mehtaplı gece. |
Aktürk : | Türkçe | Erkek | Soylu, temiz, doğru ve dürüst Türk. |
Akün : | Türkçe | Erkek | Dürüstlüğü ve iyiliğiyle ün yapmış kimse. |
Akünal : | Türkçe | Erkek | “Dürüstlük ve iyilikle ün kazan“ anlamında kullanılan bir ad. |
Akvarol : | Türkçe | Erkek | “Dürüst bir biçimde yaşa, uzun ve sağlıklı bir yaşamın olsun“ anlamında kullanılan bir ad. |
Akyel : | Türkçe | Erkek | Güneyden esen rüzgâr, lodos. |
Akyıldız : | Türkçe | Erkek | Çoban yıldızı. |
Akyiğit : | Türkçe | Erkek | Dürüstlüğü ve temizliğiyle tanınmış yiğit. |
Akyipek : | Türkçe | Kız | bk. Akipek. |
Akyol : | Türkçe | Erkek | Dürüst, doğru ve iyi yol, hak yol. |
Akyön : | Türkçe | Erkek | Doğru yön. |
Akyurt : | Türkçe | Erkek | Güvenilir yurt. |
Akyürek : | Türkçe | Erkek | Temiz, iyi niyetli kimse. |
Ala : | Türkçe | Erkek | 1. Karışık renkli, çok renkli, alaca. 2. Açık kestane renginde olan, ela. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka. 4. Benekli. 5. Tam olgunlaşmamış. |
Alâattin : | Arapça | Erkek | Dinin yücesi, ulusu, büyüğü. |
Alabaş : | Türkçe | Erkek | 1. Turpgillerden, şalgama benzeyen bir bitki. 2. Baş tüyleri karışık renkli bir tür kuş. |
Alabay : | Türkçe | Erkek | Henüz olgunlaşmamış kimse. |
Alabegim : | Türkçe | Kız | bk. Alabegüm. |
Alabegüm : | Türkçe | Kız | Henüz olgunlaşmamış kadın. |
Alabezek : | Türkçe | Kız | Leyleğe benzeyen bir göçmen kuş. |
Alaca : | Türkçe | Erkek | 1. Birkaç rengin karışımından oluşan renk. 2. Birkaç renkli iplikten yapılmış dokuma. 3. Ağaçta ilk olgunlaşan meyve. |
Alacan : | Türkçe +Farsça | Erkek | Henüz olgunlaşmamış dost. |
Alaçam : | Türkçe | Erkek | Rengi kızıla yakın bir çam türü |
Alaçuk : | Türkçe | Erkek | 1. Üzeri dal ve hasırla örtülmüş kulübe, çardak. 2. Keçeden yapılan çadır. |
Aladoğan : | Türkçe | Erkek | Karışık renkli doğan kuşu. |
Alageyik : | Türkçe | Kız | Geyikgillerden, Güney Avrupa ve Kuzey Afrika'da yaşayan, postu benekli, erkeklerinin boynuzları uca doğru kürek biçiminde genişleyen, bir cins geyik |
Alagöz : | Türkçe | Kız | Ela gözlü kimse. |
Alagün : | Türkçe | Kız | Yazın, güneş bulut arkasında kaldığında oluşan gölgeli durum. |
Alahan : | Türkçe | Erkek | Henüz olgunlaşmamış hükümdar. |
Alakız : | Türkçe | Kız | Henüz olgunlaşmamış kız. |
Alakoç : | Türkçe | Erkek | Derisinde türlü renkler olan koç. |
Alakurt : | Türkçe | Erkek | Derisinde türlü renkler olan kurt. |
Alakuş : | Türkçe | Kız | Tavus kuşu. |
Alâmet : | Arapça | Erkek | Belirti, iz. |
Alan : | Türkçe | Erkek | 1. Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha. 2. Orman içinde düz ve ağaçsız yer. 3. Ülke alan, fetheden, fatih. |
Alanalp : | Türkçe | Erkek | Ülke fetheden yiğit. |
Alanay : | Türkçe | Erkek | Ülke fetheden kimse. |
Alaner : | Türkçe | Erkek | Ülke fetheden yiğit kimse. |
Alangoya : | Moğ. | Kız | Altın geyik. |
Alanur : | Türkçe +Arapça | Kız | Çok renkli parlaklık. |
Alapınar : | Türkçe | Kız | Henüz tam olgunlaşmamış genç kız. |
Alat : | Türkçe | Erkek | 1. Acele, çabuk. 2. Bir tür çam ağacı. |
Alatan : | Türkçe | Erkek | Güneş doğmadan önce ufukta beliren karışık renkler. |
Alataş : | Türkçe | Erkek | Çok renkli taş. |
Alatay : | Türkçe | Erkek | Derisinde benekler olan tay. |
Alay : | Türkçe | Erkek | 1. Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk. 2. Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu. |
Alaybey : | Türkçe | Erkek | Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluğun önderi. |
Alayunt : | Türkçe | Kız | Al kısrak. |
Alaz : | Türkçe | Kız | 1. Alev. 2. Ağaçsız, açıklık yerler. 3. Gösteriş, haşmet. |
Albayrak : | Türkçe | Erkek | Türk bayrağı. |
Albeni : | Türkçe | Kız | Alım, çekicilik, cazibe. |
Albora : | Türkçe +İt. | Erkek | “İşte fırtına çıktı“ anlamında kullanılan bir ad. |
Alburak : | Türkçe +Arapça | Erkek | “İşte Burak“ anlamında kullanılan bir ad. |
Alcan : | Türkçe +Farsça | Erkek | Cesur, yürekli, atılgan kimse. |
Alçık : | Türkçe | Erkek | Gözcü, kollayıcı. |
Alçın : | Türkçe | Erkek | Al renkli, kırmızı. |
Alçınsu : | Türkçe | Erkek | Kırmızı renkli su. |
Alçiçek : | Türkçe | Kız | Kırımızı çiçek. |
Alçin : | Türkçe | Kız | Kızıl renkli küçük bir kuş. |
Aldemir : | Türkçe | Erkek | Demirin kızdırılmış durumu. |
Aldeniz : | Türkçe | Kız | Kızıl renkli deniz. |
Aldoğan : | Türkçe | Erkek | Bir doğan türü. |
Alem : | Arapça | Erkek | 1. Bayrak, sancak. 2. Minare, kubbe, sancak direği vb. yüksek şeylerin tepesinde bulunan, madenden yapılmış ay yıldız veya lale biçiminde süs. |
Âlem : | Arapça | Erkek | Dünya, cihan. |
Alemdar : | Arapça +Farsça | Erkek | Bayrağı veya sancağı taşıyan kimse. |
Alemşah : | Arapça +Farsça | Kız | Hükümdar nişanı. |
Âlemşah : | Arapça +Farsça | Erkek | Tüm dünyanın hükümdarı. |
Âlemtap : | Arapça +Farsça | Kız | Dünyayı parlatan, aydınlatan. |
Alev : | Türkçe | Kız | 1. Yanan maddelerin veya gazların türlü biçimlerde uzanan ışıklı dili. 2. Sıcaklık. 3. Kıvılcım. |
Alevnaz : | Türkçe +Farsça | Kız | Aşk ateşine düşmüş nazlı güzel. |
Algan : | Türkçe | Erkek | Alan, fetheden, fatih. |
Algın : | Türkçe | Erkek | 1. Güçlü, iyi, güzel, sıcakkanlı, sevimli. 2. Sevdalı, âşık, vurgun. 3. Hızlı akan su. 4. Cılız, zayıf. |
Algış : | Türkçe | Kız | Dua, övgü. |
Algu : | Türkçe | Erkek | 1. Silah. 2. Hep, bütün, hepsi. 3. Topluluk. |
Algun : | Türkçe | Erkek | bk. Algın. |
Algur : | Türkçe | Erkek | 1. Tümsek, tepe. 2. Sakin, sessiz. 3. (Far.) Kırmızı. |
Algül : | Türkçe +Farsça | Kız | Kırmızı gül. |
Algün : | Türkçe | Erkek | Günün henüz kızıl olan durumu. |
Alhan : | Türkçe | Erkek | Erkek deve kuşu. |
Alıcı : | Türkçe | Erkek | Duygulu, içli, alıngan. |
Alım : | Türkçe | Kız | 1. Çekicilik. 2. Kurum, çalım, gurur. |
Alımlı : | Türkçe | Kız | 1. Göz alıcı, çekici, cazibeli. 2. Kurumlu, çalımlı, gururlu. |
Alıncak : | Türkçe | Kız | 1. Anlayışlı, duygusal. 2. Alıngan, onurlu. 3. Kurumlu, çalımlı, gururlu. |
Alışık : | Türkçe | Erkek | Herhangi bir duruma alışmış olan. |
Alışın : | Türkçe | Kız | Al renkli ışın. |
Ali : | Arapça | Erkek | 1. Yüce, ulu, yüksek. 2. Orun bakımından en üstün. |
Alican : | Arapça | Erkek | Yüce, ulu dost. |
Alihan : | Arapça +Farsça | Erkek | Yüce, ulu hükümdar. |
Alika : | Arapça | Kız | 1. Özgür, hür. 2. Asil, soylu. 3. Güzel, genç kız. 4. Eski. |
Alim : | Arapça | Erkek | Bilgin. |
Alime : | Arapça | Kız | Bilgin kadın. |
Alipek : | Türkçe | Kız | Al renkli ipek. |
Alisa : | Yun. | Kız | 1. Asil soydan olan. 2. Güzel. |
Alise : | Türkçe | Kız | bk. Alisa. |
Aliş : | Arapça | Erkek | “Ali” adının halk dilinde değişmiş biçimi. |
Alişah : | Arapça +Farsça | Erkek | Hükümdarların en yücesi. |
Alişan : | Arapça | Erkek | Herkes tarafından tanınan, ünlü. |
Aliyar : | Arapça +Farsça | Erkek | Yüce, ulu dost, sevgili. |
Aliye : | Arapça | Kız | Yüksek, yüce. |
Alkan : | Türkçe | Erkek | Kırmızı kan. |
Alkaş : | Türkçe | Erkek | bk. Alkış. |
Alkılıç : | Türkçe | Erkek | “Eline kılıç al“ anlamında kullanılan bir ad. |
Alkım : | Türkçe | Erkek | Gökkuşağı. |
Alkın : | Türkçe | Erkek | 1. Sevdalı, âşık, vurgun. 2. Fakir, zayıf. |
Alkış : | Türkçe | Erkek | Hayırlı dua. |
Alkoç : | Türkçe | Erkek | Kınalı koç. |
Alkor : | Türkçe | Erkek | Kırmızı ateş, köz. |
Alköz : | Türkçe | Kız | Kırmızı ateş. |
Alkun : | Türkçe | Erkek | Hep, bütün, herkes. |
Allahverdi : | Arapça +Türkçe | Erkek | “Allah bağışladı“ anlamında kullanılan bir ad. |
Allı : | Türkçe | Kız | Al renkli, al renge boyanmış. |
Allıkız : | Türkçe | Kız | Sağlıklı, al yanaklı kız. |
Almabanu : | Türkçe | Kız | Hanımefendi, prenses. |
Almagül : | Türkçe | Kız | Güle gibi güzel. |
Almıla : | Türkçe | Erkek | Kırmızı elma. |
Almila : | Türkçe | Kız | bk. Alımla. |
Alnar : | Türkçe +Farsça | Erkek | Kırmızı nar. |
Alnıaçık : | Türkçe | Erkek | Dürüst, temiz, lekesiz kimse. |
Alnıak : | Türkçe | Erkek | Doğru, güvenilir kimse. |
Alp : | Türkçe | Erkek | 1. Yiğit, kahraman, cesur, bahadır kimse. 2. Eski Türklerde kullanılan bir unvan. |
Alpagu : | Türkçe | Erkek | 1. Tek başına düşmana saldıran yiğit. 2. Eski Türklerde bir rütbe adı. |
Alpağan : | Türkçe | Erkek | Cesur, yiğit, kahraman kimse. |
Alpak : | Türkçe | Erkek | Dürüst, kahraman, yiğit kimse. |
Alpar : | Türkçe | Erkek | Yiğit, kahraman, cesur kimse. |
Alparslan : | Türkçe | Erkek | 1. Yiğit, cesur, yürekli kimse. 2. Büyük Selçuklu hükümdarı. |
Alpartun : | Türkçe | Erkek | Kendine güveni olan yiğit. |
Alpaslan : | Türkçe | Erkek | bk. Alparslan. |
Alpat : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli kimse. |
Alpata : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli ata. |
Alpay : | Türkçe | Erkek | Cesur, yiğit kimse. |
Alpbilge : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli bilge kişi. |
Alpçetin : | Türkçe | Erkek | İnatçı, sert tavırlı yiğit. |
Alpdemir : | Türkçe | Erkek | Demir yürekli, korkusuz yiğit. |
Alpdoğan : | Türkçe | Erkek | Doğuştan yiğit, cesur, yürekli olan kimse. |
Alper : | Türkçe | Erkek | Yiğit, kahraman erkek. |
Alpergin : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli, olgun kimse. |
Alpermiş : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli ermiş kimse. |
Alpertunga : | Türkçe | Erkek | 1. Yiğit, cesur, yürekli kimse. 2. Türk destan kahramanı. |
Alpgiray : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli hükümdar. |
Alpkan : | Türkçe | Erkek | Yiğit soydan gelen. |
Alpkutlu : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli, kutlu kimse. |
Alpkülük : | Türkçe | Erkek | Ünlü, tanınmış yiğit kimse. |
Alpman : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, kahraman kişi. |
Alpnur : | Türkçe +Arapça | Kız | Yiğit, cesur, yürekli, güzel kadın. |
Alpoğan : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli, etkili kimse. |
Alpsoy : | Türkçe | Erkek | Yiğit soydan gelen kimse. |
Alpsü : | Türkçe | Erkek | Yiğit asker. |
Alptoğan : | Türkçe | Erkek | bk. Alpdoğan |
Alptuğ : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur, yürekli, savaşçı kimse. |
Alpyürek : | Türkçe | Erkek | Cesur, yürekli, yiğit kimse. |
Alpyürük : | Türkçe | Erkek | Bir yerde duramayan, hareketli, cesur, yiğit kimse. |
Alsan : | Türkçe | Erkek | “San al, şanın, adın duyulsun” anlamında kullanılan bir ad. |
Alsevin : | Türkçe | Kız | “Al ve sevin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Alsoy : | Türkçe +Arapça | Erkek | Ünlü bir soydan gelen kimse. |
Alsu : | Türkçe | Kız | Pembe renkli. |
Altaç : | Türkçe +Farsça | Kız | “Taç takın“ anlamında kullanılan bir ad. |
Altan : | Türkçe | Erkek | 1. Kızıl tan. 2. Hakan, sultan, padişah. |
Altaner : | Türkçe | Erkek | Yiğit, cesur hükümdar gibi olan kimse. |
Altaş : | Türkçe | Erkek | Kırmızı taş. |
Altav : | Türkçe | Erkek | Altın. |
Altay : | Türkçe | Erkek | Yüksek dağ. |
Altemür : | Türkçe | Erkek | Al renkli demir. |
Alten : | Türkçe +Farsça | Erkek | Kırmızı tenli kimse. |
Altın : | Türkçe | Erkek | 1. Parlak sarı renkte, kolay işlenen, değerli paslanmaz maden. 2. Üstün nitelikli, değerli kimse. |
Altınay : | Türkçe | Kız | Üstün nitelikli, değerli kimse. |
Altınbike : | Türkçe | Kız | Üstün nitelikli, değerli kadın. |
Altınhan : | Türkçe | Erkek | Üstün nitelikli, değerli hükümdar. |
Altınışık : | Türkçe | Erkek | Üstün nitelikli, değerli, aydın kimse. |
Altınışık : | Türkçe | Kız | Üstün nitelikli, değerli, güzel kadın. |
Altınkılıç : | Türkçe | Erkek | Üstün nitelikli, değerli, savaşçı kimse. |
Altınöz : | Türkçe | Erkek | Soyu üstün nitelikli, değerli olan kimse. |
Altınsaç : | Türkçe | Kız | Sarı saçlı kadın. |
Altıntaç : | Türkçe +Farsça | Erkek | Altın taç takınmış kadın. |
Altıntaç : | Türkçe +Farsça | Kız | Altın taç takınmış kimse. |
Altıntop : | Türkçe | Erkek | 1. Üstün nitelikli, değerli kimse. 2. Greyfurt. |
Altoğan : | Türkçe | Erkek | bk. Aldoğan. |
Altop : | Türkçe | Erkek | “İşte al, tombul bir çocuk“ anlamında kullanılan bir ad. |
Altuğ : | Türkçe | Erkek | Kırmızı tuğ. |
Altun : | Türkçe | Erkek | bk. Altın |
Altuna : | Türkçe | Erkek | Kızıl akan Tuna nehri. |
Altunay : | Türkçe | Erkek | bk. Altınay |
Altunbaş : | Türkçe | Erkek | bk. Altınbaş |
Altuncan : | Türkçe +Farsça | Kız | bk. Altıncan |
Altunç : | Türkçe | Erkek | Kırmızı tunç. |
Altunçağ : | Türkçe | Erkek | Altın çağ. |
Altuner : | Türkçe | Erkek | bk. Altıner |
Altunhan : | Türkçe | Erkek | bk. Altunhan |
Altuntaş : | Türkçe | Erkek | bk. Altıntaş |
Alyipek : | Türkçe | Kız | bk. Alipek |
Amaç : | Türkçe | Erkek | Erişilmek istenen sonuç, maksat, gaye, hedef. |
Amanullah : | Arapça | Erkek | bk. Emanullah |
Amber : | Arapça | Kız | 1. Amber balığından çıkarılan güzel kokulu, kül renginde bir madde. 2. Güzel kokulu bazı maddelerin ortak adı. |
Amil : | Arapça | Erkek | 1. İsteyen, emeli olan. 2. Etken, etmen, sebep, faktör. |
Amile : | Arapça | Kız | Bir işi yapmakla yükümlü olan. |
Amine : | Arapça | Kız | bk. Emine |
Amir : | Arapça | Erkek | Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse. |
Amiran : | Arapça +Farsça | Kız | Amirler. |
Amire : | Arapça | Kız | 1. Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse. 2. Şenlendiren, bayındırlaştıran kimse. |
Amre : | Arapça | Kız | Yaşam süren, yaşayan. |
Anabacı : | Türkçe | Kız | Anne ve kız kardeş. |
Anabörü : | Türkçe | Kız | Dişi kurt. |
Anadolu : | Türkçe | Erkek | 1. “Anne, doldu!“ anlamında kullanılan bir ad. 2. Türkiye’nin Asya kıtasında bulunan topraklarına verilen ad. |
Anahanım : | Türkçe | Kız | Anne olmuş kadın. |
Anakız : | Türkçe | Kız | Anne ve kız. |
Anar : | Türkçe | Kız | “Anımsar, hatırlar“ anlamında kullanılan bir ad. |
Anargül : | Türkçe +Farsça | Kız | Anımsayan, hatırlayan güzel kadın. |
Anber : | Arapça | Kız | bk. Amber. |
Ancı : | Türkçe | Erkek | Avcı. |
Ançıbay : | Türkçe | Erkek | Avcı bey. |
Andaç : | Türkçe | Erkek | 1. Armağan. 2. Evlat, nesil. 3. Ün, şöhret. 4. Eş, denk. |
Andak : | Türkçe | Erkek | Derhâl, hemen. |
Andelip : | Arapça | Kız | Bülbül. |
Andıç : | Türkçe | Erkek | bk. Andaç. |
Andiç : | Türkçe | Erkek | “Ant iç, yemin et“ anlamında kullanılan bir ad. |
Angı : | Türkçe | Erkek | 1. Şan, şöhret, ün. 2. Hatıra, hediye, armağan. |
Angıl : | Türkçe | Erkek | Ünlü, tanınmış. |
Angın : | Türkçe | Erkek | Tanınmış, ünlü. |
Angış : | Türkçe | Erkek | Anı, hatıra. |
Angıt : | Türkçe | Erkek | Ördekgillerden, tüyleri kiremit renginde, evcilleştirilebilen bir yaban kuşu. |
Anı : | Türkçe | Erkek | Yaşanmış olgulardan belleğin sakladığı her türlü iz, hatıra. |
Anık : | Türkçe | Erkek | 1. Hazır. 2. Anı, hatıra. 3. Zayıf, cılız. |
Anıl : | Türkçe | Erkek | 1. Amaç, erek. 2. Yavaş, ağır. 3. Bellek, hafıza. 4. “Adın her zaman anılsın” anlamında kullanılan bir ad. |
Anıt : | Türkçe | Erkek | Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı. |
Anka : | Arapça | Kız | Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş. |
Anlı : | Türkçe | Erkek | Ünlü, tanınmış, namlı. |
Annak : | Türkçe | Erkek | 1. Karşı, ön taraf. 2. Doruk, gözetleme yeri, siper. 3. Duygu. 4. Hatıra. 5. Alan, meydan |
Ant : | Türkçe | Erkek | 1. Tanrı'yı veya kutsal bilinen bir kişiyi, bir şeyi tanık göstererek bir olayı doğrulama, yemin. 2. Kendi kendine söz verme |
Apa : | Türkçe | Erkek | 1. Büyük. 2. San, unvan. |
Apak : | Türkçe | Erkek | Tertemiz, bembeyaz. |
Apakhan : | Türkçe | Erkek | Tertemiz, dürüst hükümdar. |
Apaydın : | Türkçe | Erkek | Çok aydınlık, çok ışıklı. |
Aracı : | Türkçe | Erkek | Uzlaştırıcı, anlaşma sağlayan kimse. |
Arafat : | Arapça | Erkek | 1. Tanışma, buluşma yeri. 2. Hacıların Kurban Bayramı'nın arife günü toplandıkları Mekke'nin doğusundaki tepe. |
Aral : | Türkçe | Erkek | 1. Birbirine yakın adaların oluşturduğu topluluk, takımada. 2. Sıradağlar. |
Aran : | Türkçe | Erkek | 1. Kuytu, sıcak yer. 2. Yayla. 3. Düzlük, ova, kışlak. 4. Ilımlı, uyumlu, uygun. |
Aras : | Türkçe | Erkek | 1. Kendisininmiş gibi sahip çıkılan, bulunmuş mal. 2. Doğu Anadolu’da bir ırmak. |
Arat : | Türkçe | Erkek | 1. Cesaret, yüreklilik. 2. Halk. |
Araz : | Türkçe | Erkek | 1. Esenlik, mutluluk. 2. Sel, akıntılı su. 3. Bir tür ot. 4. Soğuk. 5. Belirti, işaret. |
Arbaş : | Türkçe | Erkek | Sarışın, mavi gözlü kimse. |
Arbay : | Türkçe | Erkek | bk. Erbay |
Arbek : | Türkçe | Erkek | bk. Erbey |
Arca : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz. 2. Namuslu. |
Arcan : | Türkçe +Farsça | Erkek | Özü saf, temiz kimse. |
Arda : | Türkçe | Erkek | 1. Hükümdar veya kumandan asası. 2. İşaret olarak yere dikilen çubuk. 3. Sonra gelen. 4. Meriç ırmağının Edirne yöresindeki önemli bir kolu. 5. Uygur yazılarında geçen çok eski bir Türk adı. |
Ardahan : | Türkçe | Erkek | Sonra gelen, sonraki hükümdar. |
Ardemir : | Türkçe | Erkek | bk. Erdemir |
Ardıç : | Türkçe | Erkek | Servigillerden, güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilaç olarak kullanılan bir ağaççık. |
Ardıl : | Türkçe | Erkek | Birinin ardından gelip onun yerine geçen kimse. |
Arefe : | Arapça | Kız | bk. Arife |
Arel : | Türkçe | Erkek | Temiz, dürüst kimse. |
Argana : | Türkçe | Kız | Akıllı. |
Argın : | Türkçe | Erkek | Yorgun, bitkin, zayıf. |
Argu : | Türkçe | Erkek | İki dağ arası, uçurum. |
Arguç : | Türkçe | Erkek | Gurur. |
Argüden : | Türkçe | Erkek | Temiz ve dürüst olmayı amaçlayan kimse. |
Argüder : | Türkçe | Erkek | bk. Argüden |
Argün : | Türkçe | Erkek | Temiz, aydınlık gün. |
Arhan : | Türkçe | Erkek | Üstün nitelikli, dürüst hükümdar. |
Arı : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz. 2. Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf. 3. Kutsal. 4. Günahsız. 5. Çiçeklerden bal yapan böcek. 6. Çalışkan. |
Arıbal : | Türkçe | Erkek | Katışıksız, temiz bal. |
Arıbaş : | Türkçe | Erkek | Dürüst, güvenilir kimse. |
Arıboğa : | Türkçe | Erkek | Çalışkan kimse. |
Arıca : | Türkçe | Erkek | Temizce, arı gibi. |
Arıç : | Türkçe | Erkek | Barış. |
Arıel : | Türkçe | Erkek | Dürüst, temiz, namuslu. |
Arığ : | Türkçe | Erkek | bk. Arık |
Arıhan : | Türkçe | Erkek | Dürüst, çalışkan hükümdar. |
Arık : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz, saf, duru. 2. Zayıf, cılız. 3. Su yolu, ark. 4. Dere, çay. 5. Fidan dikilen yer. |
Arıkal : | Türkçe | Erkek | “Temiz, doğru ve dürüst kal” anlamında kullanılan bir ad. |
Arıkboğa : | Türkçe | Erkek | bk. Arıboğa |
Arıkhan : | Türkçe | Erkek | Temiz, dürüst hükümdar. |
Arıkiz : | Türkçe | Erkek | Kendisinden sonra iyi bir ad bırakmış olan kimse. |
Arıkol : | Türkçe | Erkek | “Temiz ve dürüst ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Arıkut : | Türkçe | Erkek | Mutlu olmuş dürüst kimse. |
Arıl : | Türkçe | Erkek | “Temizlen, arın“ anlamında kullanlıan bir ad. |
Arıman : | Türkçe | Erkek | Temiz, saf, dürüst kimse. |
Arın : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz, arı, saf. 2. Alın. 3. Yüz, cephe, dağların, tepelerin yüzü. |
Arınç : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz, saf, arı. 2. Barış, huzur. |
Arınık : | Türkçe | Erkek | Temiz, saf, berrak. |
Arıpınar : | Türkçe | Erkek | Berrak akan pınar. |
Arısal : | Türkçe | Erkek | Arı gibi çalışkan kimse. |
Arısan : | Türkçe | Erkek | Temiz, doğru tanınmış kimse. |
Arısoy : | Türkçe | Erkek | Temiz ve dürüst bir soydan gelmiş olan kimse. |
Arısu : | Türkçe | Erkek | Berrak akan su temiz ve dürüst olan kimse. |
Arış : | Türkçe | Erkek | 1. Kolun dirsekle bilek arasındaki bölümü. 2. Araba, kağnı oku. 3. Asma. |
Arıtan : | Türkçe | Erkek | Temizleyen, arı duruma getiren. |
Arıtaş : | Türkçe | Erkek | Temiz taş. |
Arıyüz : | Türkçe | Erkek | Temiz görünüşlü kimse. |
Ari : | Arapça | Erkek | 1. Özgür. 2. Çıplak, yoksun. 3. Boş. |
Arif : | Arapça | Erkek | Çok anlayışlı ve sezgili kimse. |
Arife : | Arapça | Kız | 1. Bilen, bilgili. 2. Belirli bir günün, olayın bir önceki günü veya ona yakın günler. |
Arik : | Türkçe | Erkek | Çabuk davranan, çevik kimse. |
Arkadaş : | Türkçe | Erkek | 1. Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri. 2. Bir ortamda birlikte bulunanlardan her biri. |
Arkan : | Türkçe | Erkek | 1. Temiz, arı kandan gelen. 2. Üstün, galip. |
Arkay : | Türkçe | Kız | 1. Yükselen. 2. Çeşitli yönlere doğru çıkık bir durumda olan. |
Arkın : | Türkçe | Erkek | 1. Yavaş, ağır, sakin. 2. Zayıf. 3. Gelecek yıl. |
Arkış : | Türkçe | Erkek | 1. Elçi, haberci. 2. Kervan. |
Arkun : | Türkçe | Erkek | bk. Arkın |
Arkut : | Türkçe | Erkek | Temiz, uğurlu, kutlu. |
Arlan : | Türkçe | Erkek | “Utanç duy” anlamında kullanılan bir ad. |
Armağan : | Türkçe | Erkek | 1. Birini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, hediye. 2. Ödül. 3. Bağış, ihsan. |
Armağan : | Türkçe | Kız | 1. Birini sevindirmek için verilen şey, hediye. 2. Ödül. 3. Bağış, ihsan. |
Arman : | Türkçe | Erkek | 1. Dürüst, doğru, güvenilir kimse. 2. İstek. 3. Özlem. |
Armanç : | Türkçe | Kız | İdeal, ülkü. |
Arna : | Türkçe | Erkek | Adak, adanmış. |
Arol : | Türkçe | Erkek | “Arı, temiz, çalışkan ol” anlamında kullanılan bir ad. |
Arpad : | Türkçe | Erkek | Arpacık. |
Arpağ : | Türkçe | Erkek | Sihir, büyü, üfürük. |
Arpak : | Türkçe | Erkek | Temiz, dürüst, güvenilir kimse. |
Arpınar : | Türkçe | Erkek | bk. Arıpınar |
Arsal : | Türkçe | Erkek | 1. Arı gibi temiz, çalışkan. 2. Kumral. |
Arsan : | Türkçe | Erkek | Temiz adlı, iyi tanınan kimse. |
Arslan : | Türkçe | Erkek | bk. Aslan |
Arslaner : | Türkçe | Erkek | bk. Aslaner |
Arsoy : | Türkçe | Erkek | bk. Arısoy |
Artaç : | Türkçe +Farsça | Erkek | Temiz taç takınmış, güvenilir hükümdar. |
Artam : | Türkçe | Erkek | 1. Erdem, fazilet. 2. Değer, kıymet. |
Artan : | Türkçe | Erkek | 1. Yarar, fayda. 2. Üstünlük, meziyet, nitelik. |
Artık : | Türkçe | Erkek | 1. Erdemli, nitelikli, üstün. 2. Fazla, çok, daha çok. |
Artuç : | Türkçe | Erkek | Ucu sivri bir demirle donanmış, uzunca çubuk şeklinde, mızrak türünden eski bir silah. |
Artuk : | Türkçe | Erkek | bk. Artık |
Artun : | Türkçe | Erkek | Gururlu, kendine güveni olan kimse. |
Artunç : | Türkçe | Erkek | bk. Ertunç |
Artut : | Türkçe | Erkek | Hediye. |
Aru : | Türkçe | Erkek | bk. Arı |
Arukan : | Türkçe | Erkek | bk. Arıkan |
Arukız : | Türkçe | Kız | Sevimli kız, güzel kız. |
Aryüz : | Türkçe | Erkek | bk. Arıyüz |
Arzık : | Türkçe | Erkek | Dindar, sofu |
Arziye : | Arapça | Kız | Toprakla ilgili, topraktan yetişen. |
Arzu : | Farsça | Kız | 1. İstek, dilek. 2. Heves. |
Arzugül : | Farsça | Kız | Gül gibi istenilen, beğenilen. |
Arzuhan : | Farsça | Kız | Hükümdarın isteği, dileği. |
Arzum : | Farsça | Kız | “İsteğim, dileğim” anlamında kullanılan bir ad. |
Asaf : | Arapça | Erkek | 1. Vezir. 2. Hazreti Süleyman’ın veziri. |
Asal : | Türkçe | Erkek | Başlıca, esaslı, temel. |
Asalbegim : | Türkçe | Kız | bk. Asalbegüm |
Asalbegüm : | Türkçe | Kız | Gerçek hanımefendi. |
Asalet : | Arapça | Erkek | 1. Soyluluk. 2. Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma. |
Asan : | Farsça | Erkek | Kolay. |
Asena : | Türkçe | Kız | Kurt. |
Asfer : | Arapça | Kız | 1. Sarı. 2. Uçuk, soluk benizli. |
Ası : | Türkçe | Erkek | 1. Yarar, fayda, kazanç. 2. Yetişkin, olgun. 3. İri, gösterişli. 4. Çevik. |
Asıf : | Arapça | Erkek | Şiddetli rüzgâr, fırtına |
Asılbanu : | Arapça +Farsça | Kız | Gerçek hanımefendi, gerçek prenses. |
Asılgül : | Arapça +Farsça | Kız | Gerçek gül. |
Asım : | Arapça | Erkek | 1. Günahtan, haramdan çekinen. 2. Namuslu, iffetli. |
Asil : | Arapça | Erkek | Soylu. |
Asime : | Arapça | Kız | bk. Asıma. |
Asimegül : | Arapça +Farsça | Kız | Günah ve haramdan sakınan gül yüzlü. |
Asiye : | Arapça | Kız | İsyan eden. |
Âsiye : | Arapça | Kız | l. Direk, sütun. 2. Acılı, kederli üzüntülü kadın. 3. Hz. Musa’yı Nil’den çıkararak büyütüp yetiştiren Firavun’un eşi. |
Aslan : | Türkçe | Erkek | 1. Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160 cm, kuyruğu 70 cm ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir memeli türü. 2. Gürbüz, yiğit adam. |
Aslaner : | Türkçe | Erkek | Aslan gibi yürekli ve cesaretli olan kimse. |
Aslanhan : | Türkçe | Erkek | Aslan gibi yürekli ve cesaretli olan hükümdar. |
Aslı : | Arapça +Türkçe | Kız | 1. Bir şeyin kendisi. 2. Kerem ile Aslı öyküsünün kadın kahramanının adı. |
Aslıbey : | Arapça +Türkçe | Erkek | Bey soyundan gelen. |
Aslıgül : | Arapça +Türkçe +Farsça | Kız | Soyu gül gibi temiz ve güzel olan. |
Aslıhan : | Türkçe | Erkek | Han soyundan gelen. |
Aslım : | Türkçe | Kız | Yarar, fayda. |
Aslınur : | Arapça +Türkçe | Kız | Nurdan gelen, aydınlık, ışıklı, temiz. |
Asliye : | Arapça | Kız | 1. Seçkin, özel. 2. Esas, temel. |
Asma : | Türkçe | Kız | Dalları çardak üzerine yayılan bitkilere, genel olarak verilen ad. |
Asri : | Arapça | Erkek | Çağcıl, çağdaş. |
Asu : | Türkçe | Erkek | Yaramaz, haşarı çocuk. |
Asude : | Farsça | Kız | Rahat, dingin, huzurlu, sessiz, sakin. |
Asuman : | Farsça | Kız | Gök, gökyüzü. |
Asutay : | Türkçe | Erkek | Hırçın tay. |
Asya : | Arapça | Kız | 1. Doğu. 2. Dünyanın beş kıtasından en büyük ve en kalabalık olanı. |
Asye : | Arapça | Kız | bk. Asiye. |
Aşa : | Türkçe | Kız | Aşırı, aşkın, fazla. |
Aşan : | Türkçe | Erkek | Güçlükleri ve engelleri yenen kimse. |
Aşcır : | Türkçe | Erkek | Güçlükleri, engelleri yenen kimse. |
Âşık : | Arapça | Erkek | Tutkun, vurgun, sevdalı. |
Aşır : | Arapça | Erkek | bk. Aşir |
Aşina : | Farsça | Kız | 1. Bildik, tanıdık. 2. Bilinen. |
Aşir : | Arapça | Erkek | 1. Bir dinî tören sırasında veya cemaatle namaz kılınıp dua edildikten sonra okunan Kur'an ayetleri. 2. On sayısı. 3. On gün. |
Aşkan : | Türkçe | Erkek | 1. Kula donlu at. 2. İşaret, im. 3. Renk, beniz. |
Aşkım : | Arapça +Türkçe | Kız | “Benim aşkım, sevdiğim insan, sevgilim“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aşkın : | Türkçe | Kız | 1. Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş. 2. Benzerlerinden üstün. 3. Çok, fazla. |
Aşkınay : | Türkçe | Erkek | Benzerlerinden üstün olan. |
Aşkıner : | Türkçe | Erkek | Benzerlerinden üstün olan kimse. |
Ata : | Türkçe | Erkek | 1. Baba. 2. Dedelerden ve büyük babalardan her biri. 3. Kişinin geçmişte yaşamış olan büyükleri. |
Atâ : | Arapça | Erkek | Bağış, ihsan. |
Ataan : | Türkçe | Erkek | “Atalarını an, hatırla“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atabay : | Türkçe | Erkek | Zengin, saygın kimse. |
Atabek : | Türkçe | Erkek | Selçuklularda şehzadelerin eğitimiyle görevli kimse, lala. |
Atabey : | Türkçe | Erkek | bk. Atabek. |
Atabörü : | Türkçe | Erkek | Atası cesur ve yiğit olan kimse. |
Atacan : | Türkçe +Farsça | Erkek | “Sevgili baba“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ataç : | Türkçe | Erkek | 1. Atalardan gelen, atalarla ilgili olan. 2. Büyüklük gösteren çocuk. |
Atadan : | Türkçe | Erkek | Atalardan gelen. |
Ataergin : | Türkçe | Erkek | Atalardan ulaşan. |
Atagül : | Türkçe +Farsça | Kız | Ataların anısı olan gül gibi güzel. |
Atagün : | Türkçe | Erkek | Ataların aydınlığı. |
Atahan : | Türkçe | Erkek | Hükümdar olan ata. |
Atak : | Türkçe | Erkek | 1. Dışa dönük, canlı, girişken. 2. Eli açık, cömert. 3. Atıcı, nişancı. |
Ataker : | Türkçe | Erkek | 1. Dışa dönük, canlı, girişken kimse. 2. Eli açık, cömert kimse. 3. Atıcı, nişancı kimse. |
Atakul : | Türkçe | Erkek | Atalarını gerçekten seven kimse. |
Atakut : | Türkçe | Erkek | Ataları kutlu olan kimse. |
Atalan : | Türkçe | Erkek | At sahibi olan kimse. |
Atalay : | Türkçe | Erkek | Ünlü, namlı, şöhretli kimse. |
Ataman : | Türkçe | Erkek | Ata kişi, başkan, önder. |
Atambay : | Türkçe | Erkek | “Atam beydir“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atamer : | Türkçe | Erkek | “Atam yiğittir“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atamtürk : | Türkçe | Erkek | “Atam Türk'tür“ analamında kullanılan bir ad. |
Ataner : | Türkçe | Erkek | “Atan yiğittir“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atanur : | Türkçe +Farsça | Erkek | Atası aydın, bilge olan kimse. |
Ataol : | Türkçe | Erkek | “Yüce bir insan ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ataöv : | Türkçe | Erkek | “Atalarını öv“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atasagun : | Türkçe | Erkek | Hekim, doktor. |
Atasan : | Türkçe | Erkek | Ataları gibi ünlü olan kimse. |
Atasay : | Türkçe | Erkek | “Atalarına saygı göster“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atasev : | Türkçe | Erkek | “Atalarını sev“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ataseven : | Türkçe | Erkek | Atalarını seven kimse. |
Atasever : | Türkçe | Erkek | bk. Ataseven |
Atasevin : | Türkçe | Erkek | “Atalarınını seviniz“ anlamında kullanılan bir ad. |
Atasoy : | Türkçe | Erkek | Ataları gibi soylu olan kimse. |
Atasü : | Türkçe | Erkek | Ataları asker olan kimse. |
Atatöre : | Türkçe | Erkek | Atalardan gelen töre. |
Atatuğ : | Türkçe | Erkek | Atalarının tuğunu takmış olan kimse. |
Atatüre : | Türkçe | Erkek | bk. Atatöre |
Atatürk : | Türkçe | Erkek | 1. Türklerin atası. 2. Büyük kurtarıcı Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya 1934 yılında yasayla verilmiş soyadı. |
Ataullah : | Arapça | Erkek | Allah’ın bağışı, ihsanı. |
Ataün : | Türkçe | Erkek | Ata-ün. |
Atay : | Türkçe | Erkek | Bilinen, tanınmış kimse. |
Ateş : | Farsça | Erkek | 1. Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık. 2. Coşkunluk. |
Atfi : | Arapça | Erkek | Şefkatle, iyilikseverlikle ilgili. |
Atgun : | Türkçe | Erkek | 1. Yorgun, bitkin. 2. Yavaş. 3. Gizli, saklı. 4. Yaban armudu. 5. Yırtıcı hayvan. |
Atıf : | Arapça | Erkek | 1. Eğilen, meyleden. 2. Bağlayan. 3. Şefkatli, sevecen |
Atıfa : | Arapça | Kız | bk. Atıfe |
Atıfe : | Arapça | Kız | 1. Eğilen, meyleden. 2. Bağlayan. 3. Şefkatli, sevecen. |
Atıl : | Türkçe | Erkek | “Girişken ol, ilerlemek için çaba göster, hızla ilerle, atılgan ol” anlamlarında kullanılan bir ad. |
Atılay : | Türkçe | Erkek | bk. Atalay |
Atılgan : | Türkçe | Erkek | 1. Çekinip korkmadan kendini tehlike veya güçlüklere atan kimse. 2. Girişken. |
Atız : | Türkçe | Erkek | İki dere arasındaki su geçecek set. |
Atik : | Arapça | Erkek | 1. Eski. 2. Özgür, hür. 3. Asil, soylu. |
Âtik : | Arapça | Kız | Berrak, saf, değerli. |
Âtike : | Arapça | Kız | 1. Eski. 2. Özgür. 3. Soylu. 4. Güzel, genç kız. |
Atila : | Türkçe | Erkek | bk. Attila |
Atime : | Arapça | Kız | Akşamın ilk karanlığı, karanlığın başlangıcı. |
Atiye : | Arapça | Kız | 1. İhsan, lütuf, bağışlama. 2. Armağan. |
Âtiye : | Arapça | Kız | Veren, bağışlayan. |
Atlan : | Türkçe | Erkek | 1. Ün, nam, şöhret. 2. Değer, önem. |
Atlas : | Arapça | Kız | Yüzü parlak, sık dokunmuş bir tür ipekli kumaş. |
Atlı : | Türkçe | Erkek | 1. Atı olan. 2. Ünlü, tanınmış. |
Atlığ : | Türkçe | Erkek | Ünlü, tanınmış, adlı. |
Atlıhan : | Türkçe | Erkek | 1. Atı olan hükümdar. 2. Ünlü hükümdar. |
Atmaca : | Türkçe | Erkek | Kartalgillerden, ava alıştırılabilen küçük yırtıcı bir kuş. |
Atom : | Fr. | Erkek | 1. Birkaç türü birleşince çeşitli kimyasal bileşikleri, bir tek türü ise bir kimyasal ögeyi oluşturan parçacık. 2. Eski Yunan filozoflarına göre, gerçeğin son, artık bölünemez, bozulamaz diye tasarlanan temel ögeleri. |
Attilâ : | Türkçe | Erkek | 1. Ünlü. 2. Babacık. 3. Büyük Hun İmparatorunun adı. |
Atuf : | Arapça | Erkek | Birine sevgisi olan, sevgi duyan. |
Avar : | Türkçe | Erkek | 1. Direnen, karşı koyan. 2. VII.yüzyılın sonuna değin Orta Avrupa’da yaşamış bir Türk boyu. |
Avcı : | Erkek | Avlanmayı seven, avı iş edinen kimse. | |
Avhan : | Türkçe | Erkek | Avı seven hükümdar. |
Avkan : | Türkçe | Erkek | 1. Uzak. 2. Suyun toplandığı yer. |
Avni : | Arapça | Erkek | Yardım ve yardımcılıkla ilgili. |
Avşar : | Türkçe | Erkek | bk. Afşar. |
Avunç : | Türkçe | Erkek | Avunma, teselli. |
Ay : | Türkçe | Erkek | 1. Yer yuvarlağının uydusu olan gök cismi, kamer. 2. Yılın on iki bölümünden her biri. 3. Güzel, parlak, nurlu. |
Aya : | Türkçe | Kız | Kibar hanım, hanımefendi. |
Ayaba : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak ve güzel ana. |
Ayaça : | Türkçe | Kız | Sevgili hanım, sevgili kibar hanım. |
Ayal : | TürkçeArapça | Kız | Karı, eş, zevce. |
Ayalp : | Türkçe | Erkek | Ay kadar parlak ve güzel yiğit. |
Ayaltın : | Türkçe | Erkek | Ay ve altın gibi parlak olan. |
Ayana : | Türkçe | Kız | “Ey ana!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayanç : | Türkçe | Erkek | Saygı. |
Ayanfer : | Arapçaayn +Farsçafer | Kız | Gözün ışığı, göz nuru, parlaklığı. |
Ayas : | Türkçe | Erkek | bk. Ayaz |
Ayasun : | Türkçe | Kız | “El uzat“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayaşan : | Türkçe | Kız | Yükselen. |
Ayata : | Türkçe | Erkek | “Ey baba!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayataç : | Türkçe | Erkek | “Ey büyüklenen sevimliçocuk1“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayaydın : | Türkçe | Erkek | Ay ışığı, ay aydınlığı. |
Ayaz : | Türkçe | Erkek | 1. Duru ve sakin havada çıkan kuru soğuk. 2. Açık, bulutsuz hava. 3. Aydınlık, ışık. 4. Mehtap. |
Aybala : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak ve güzel çocuk. |
Aybanu : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel ve parlak hanımefendi. |
Aybar : | Türkçe | Erkek | Gösterişli, heybetli, görkemli. |
Aybars : | Türkçe | Erkek | 1. Ay gibi güzel ve temiz pars. 2. Hun İmparatoru Attila'nın amcası. |
Aybaş : | Türkçe | Erkek | “Ey lider, önder!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aybay : | Türkçe | Erkek | “Ey bey!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aybegim : | Türkçe | Kız | bk. Aybegüm |
Aybegüm : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel hanımefendi. |
Aybek : | Türkçe | Erkek | 1. Ay gibi güzel ve yakışıklı olan bey. 2. Hindistan’daki Türk Memlûkleri Devletinin kurucusu. (Ö. 1210). |
Ayben : | Türkçe | Kız | Yüzünde benleri olan güzel. |
Aybeniz : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel yüzü olan. |
Ayberk : | Türkçe | Erkek | “Ey güçlü kimse“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aybet : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay yüzlü. |
Aybey : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzel olan yakışıklı bey. |
Aybige : | Türkçe | Kız | bk. Aybike |
Aybike : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, el değmemiş kız. |
Aybir : | Türkçe | Kız | bk. Aytek |
Aybirgen : | Türkçe | Kız | Ay veren. |
Aybora : | Türkçe | Erkek | “Ey fırtına gibi olan!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayca : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, ışıklı, parlak. |
Aycagül : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi parlak olan güzel. |
Aycan : | Türkçe +Farsça | Kız | “Ey sevgili“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aycennet : | Türkçe +Arapça | Kız | “Ey cennet!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayceren : | Türkçe +Moğ. | Kız | Ay gibi güzel ve parlak ceylan. |
Aycıl : | Türkçe | Erkek | Ay gibi, ayla ilgili. |
Aycihan : | Türkçe +Farsça | Erkek | Dünyayı aydınlatan ay. |
Ayça : | Türkçe | Kız | 1. Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, hilal. 2. Bayrak ve sancak direklerinin tepesindeki pirinçten yapılmış ay yıldızlı süs, alem. |
Ayçağ : | Türkçe | Kız | Ay-çağ. |
Ayçetin : | Türkçe | Erkek | “Ey anlaşılması güç kimse!“ anlamında kullanılan bir ad. kullanılan |
Ayçıl : | Türkçe | Kız | Ay gibi, aya benzeyen, ay gibi güzel. |
Ayçiçek : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak ve çiçek gibi güzel olan. |
Ayçil : | Türkçe | Kız | bk. Ayçıl |
Ayçolpan : | Türkçe | Kız | bk. Ayçulpan |
Ayçulpan : | Türkçe | Kız | Hem ay hem de çoban yıldızı gibi parlak ve güzel olan. |
Ayda : | Türkçe | Kız | Dere kıyılarında, çayırlarda yetişen bir bitki. |
Aydagül : | Türkçe +Farsça | Kız | Ayda ve gül gibi güzel olan. |
Aydan : | Türkçe | Kız | Güzelliğini aydan almış, ay gibi parlak ve güzel. |
Aydanarı : | Türkçe | Kız | Namuslu, iffetli, güzel kadın. |
Aydanur : | Türkçe +Arapça | Kız | Ay gibi güzel ve parlak olan. |
Aydar : | Türkçe | Erkek | Çocuğun ensesindeki saçlar, perçem. |
Aydemir : | Türkçe | Erkek | Ay gibi ışıklı, temiz, demir gibi güçlü kimse. |
Aydeniz : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzel, deniz gibi coşkulu olan. |
Aydenk : | Türkçe | Kız | Ayın dengi olacak kadar güzel, ay gibi güzel. |
Aydın : | Türkçe | Erkek | 1. Işıklı, pırıltılı, aydınlık. 2. Açık, kolay anlaşılır. 3. Öğrenimi, bilgisi ve görgüsü olan, ileri düşünceli kimse. 4. Umut veren. 5. Mehtap. |
Aydınalp : | Türkçe | Erkek | İleri düşünceli yiğit. |
Aydınay : | Türkçe | Erkek | Aydan daha güzel ve parlak olan. |
Aydınbay : | Türkçe | Erkek | İleri görüşlü kimse. |
Aydınbey : | Türkçe | Erkek | İleri görüşlü bey. |
Aydınel : | Türkçe | Erkek | Eli açık, cömert olan kimse. |
Aydınol : | Türkçe | Erkek | “İleri görüşlü ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aydıntan : | Türkçe | Erkek | Sabahın aydınlığı gibi parlak olan. |
Aydıntuğ : | Türkçe | Erkek | Başına parlak bir tuğ takmış olan kimse. |
Aydınyol : | Türkçe | Erkek | Yolu aydınlık olan kimse. |
Aydil : | Türkçe +Farsça | Kız | Gönlü ay gibi temiz olan kimse. |
Aydilek : | Türkçe | Kız | Dileği, isteği dürüstlük olan. |
Aydinç : | Türkçe | Erkek | Ay gibi dinç olan. |
Aydoğan : | Türkçe | Erkek | Ay gibi doğan. |
Aydoğmuş : | Türkçe | Erkek | Ay gibi doğmuş olan. |
Aydolu : | Türkçe | Kız | Ayın on beşi. |
Aydolun : | Türkçe | Erkek | Dolunay, mehtap. |
Aydonat : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzelliklerle donanmış olan. |
Ayduru : | Türkçe | Kız | Ay gibi duru, parlak ve lekesiz olan. |
Ayet : | Arapça | Erkek | 1. Kur'an surelerini oluşturan kısımlardan her biri. 2. Belirti, nişan. |
Ayetullah : | Arapça | Erkek | Allah'ın ayetleri. |
Ayfer : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay ışığı. |
Ayferim : | T +Farsça | Kız | “Ay ışığım“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aygen : | Türkçe | Kız | 1. Dost, arkadaş. 2. Sevgili, yâr. |
Aygerim : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel. |
Aygök : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, gök gibi parlak olan. |
Aygöl : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, göl gibi durgun olan. |
Aygönenç : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak ve huzurlu, rahat olan. |
Aygönül : | Türkçe | Kız | Güzel gönüllü. |
Aygut : | Türkçe | Erkek | Karşılık, mükâfat. |
Aygutalp : | Türkçe | Erkek | Her şeye karşılık veren yiğit. |
Aygül : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi parlak, gül gibi güzel olan. |
Aygüler : | Türkçe | Kız | Ay gibi gülümseyen. |
Aygümüş : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak, gümüş gibi değerli, beyaz olan. |
Aygün : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzel, güneş gibi parlak olan. |
Aygüner : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzel, güneş gibi parlak olan kimse. |
Aygünkız : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, güneş gibi parlak olan kız. |
Aygür : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak ve gür. |
Aygüzel : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel olan. |
Ayhan : | Türkçe | Erkek | “Ey hükümdar!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayhanım : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel olan kadın. |
Ayık : | Türkçe | Erkek | 1. Anlayışlı, uyanık. 2. Sarhoşluğu ve baygınlığı geçmiş olan. |
Ayım : | Türkçe | Kız | “Ay gibi güzel olan sevgilim!” anlamında kullanılan bir ad. |
Ayımbet : | Türkçe | Kız | “Ay yüzlüm, sevgilim“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayımşa : | Türkçe | Kız | “Benim küçük ayım, güzelim“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayışığı : | Türkçe | Kız | Ayın ışığı, mehtap. |
Ayışını : | Türkçe | Kız | Aydan gelen ışın, ayın yaydığı ışın. |
Ayilkin : | Türkçe | Kız | İlk ay. |
Aykaç : | Türkçe | Erkek | 1. Söyleyen, konuşan. 2. Akıl veren. 3. Ozan, şair. |
Aykal : | Türkçe | Erkek | “Ay gibi parlak ve ışıklı kal“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aykan : | Türkçe | Erkek | Parlak soylu, soyu sopu temiz. |
Aykaş : | Türkçe | Kız | Ay gibi hilal kaşlı olan. |
Aykatun : | Türkçe | Kız | bk. Ayhatun |
Aykın : | Türkçe | Erkek | Çok konuşan. |
Aykız : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel ve parlak olan kız. |
Aykönül : | Türkçe | Kız | bk. Aygönül |
Aykul : | Türkçe | Erkek | “Ey kul!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aykurt : | Türkçe | Erkek | “Ey kurt gibi olan!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aykut : | Türkçe | Erkek | Kutlu, uğurlu ay. |
Aykutalp : | Türkçe | Erkek | Ay gibi uğurlu olan yiğit. |
Aykutlu : | Türkçe | Erkek | Ay gibi kutlu olan. |
Aykün : | Türkçe | Kız | bk. Aygün |
Ayla : | Türkçe | Kız | 1. Ayın ve bazı yıldızların dolayındaki ışık çevresi, ay ağılı, hale. 2. Bazı kutsal kişilerin başı etrafında gösterilen ışık çevresi. |
Aylan : | Türkçe | Erkek | Açıklık, alan, meydan. |
Aylan : | Türkçe | Kız | Açıklık, meydan, alan. |
Aylanur : | Türkçe +Arapça | Kız | Ayın çeresindeki ışık gibi parlak olan. |
Aylin : | Türkçe | Kız | bk. Ayla |
Ayman : | Türkçe | Erkek | Ay gibi ışıklı, güzel kimse. |
Aymaral : | Türkçe | Kız | Ay kadar güzel ceylan. |
Aymelek : | Türkçe +Arapça | Kız | Ay ve melek gibi güzel olan. |
Aymete : | Türkçe | Erkek | Ay ve mete. |
Aymutlu : | Türkçe | Erkek | Ay gibi mutlu olan. |
Ayna : | Farsça | Kız | Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam. |
Aynagül : | Farsça | Kız | Ayna gibi parlak olan güzel. |
Aynıfer : | Arapça +Farsça | Kız | Göz nuru, gözün ışığı. |
Aynımah : | Arapça +Farsça | Kız | Aya benzeyen, ayın benzeri, eşi, ay kadar güzel. |
Ayni : | Arapça | Erkek | Gözle ilgili olan. |
Aynişah : | Arapça +Farsça | Kız | Şahın ta kendisi. |
Aypar : | Türkçe | Erkek | bk. Aybar |
Aypare : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay parçası, ay gibi güzel. |
Aypars : | Türkçe | Erkek | bk. Aybars |
Ayperi : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi güzel olan peri. |
Aypınar : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel, pınar gibi saf olan. |
Aypolat : | Türkçe | Erkek | Ay gibi güzel, çelik gibi güçlü olan. |
Ayral : | Türkçe | Kız | Benzerlerinden farklı olan. |
Ayrıl : | Türkçe | Erkek | İki yolun ayrıldığı yer, yol kavşağı. |
Aysal : | Türkçe | Erkek | Ay gibi, aya benzeyen. |
Aysan : | Türkçe | Erkek | Ay gibi parlak, ışıklı, temiz tanınmış adı olan. |
Aysel : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak, ışıklı, güzel. |
Ayselen : | Türkçe | Kız | İyi haber. |
Aysema : | Türkçe +Arapça | Kız | Ay gibi parlak, gök gibi yüce olan. |
Aysen : | Türkçe | Kız | “Sen aysın, ay gibi güzelsin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayser : | Türkçe | Kız | “Parlaklık ver, aydınlık getir“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysere : | Türkçe | Kız | Aydan daha güzel, daha parlak ve temiz. |
Ayseren : | Türkçe | Kız | Parlaklık, ışık saçan. |
Aysev : | Türkçe | Erkek | “Ay gibi güzel ve parlak olanları sev“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayseven : | Türkçe | Kız | “Ay gibi güzel ve parlak olanları seven“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysevil : | Türkçe | Kız | “Ay gibi her zaman sevilen, beğenilen biri ol.“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysevim : | Türkçe | Kız | Ay gibi sevimli olan. |
Aysevin : | Türkçe | Erkek | “Ay gibi güzel olaları sevin“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysılu : | Türkçe | Kız | Ay kadar temiz, iffetli, nazik olan. |
Aysın : | Türkçe | Erkek | “Sen aysın, ay kadar güzelsin” anlamında kullanılan bir ad. |
Aysim : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi güzel, gümüş kadar parlak ve değerli olan. |
Aysima : | Türkçe +Arapça | Kız | Çehresi, yüzü ay gibi parlak, nurlu, ışıklı, kutlu, uğurlu olan. |
Aysine : | Türkçe +Farsça | Kız | Gönlü ay gibi parlak ve temiz olan. |
Aysoy : | Türkçe | Erkek | Ay gibi temiz soylu olan. |
Aysu : | Türkçe | Erkek | Ay gibi parlak, su gibi berrak olan. |
Aysuda : | Türkçe | Kız | Suda yansıyan ay ışığı. |
Aysultan : | Türkçe +Arapça | Kız | Ay gibi güzel olan sultan. |
Aysun : | Türkçe | Erkek | Uysal. |
Aysunar : | Türkçe | Erkek | Ay gibi olan güzelliğini gösteren. |
Aysunay : | Türkçe | Kız | “Güzelliğini göster“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysungur : | Türkçe | Erkek | “Ey soğukkanlı kimse!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aysü : | Türkçe | Erkek | “Ey asker!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayşan : | Türkçe +Arapça | Erkek | Ay gibi şanlı, görkemli, parlak olan. |
Ayşe : | Arapça | Kız | Rahat ve huzur içinde yaşayan. |
Ayşecan : | Arapça +Farsça | Kız | Rahat ve huzur içinde yaşayan kimse. |
Ayşedudu : | Arapça +Farsça | Kız | Huzur içinde yaşayan kardeş. |
Ayşegül : | Arapça +Farsça | Kız | Rahat ve huzur içinde yaşayan gül gibi güzel. |
Ayşehan : | Arapça +Türkçe | Kız | Rahat ve huzur içinde yaşayan sultan. |
Ayşen : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzel ve şen olan. |
Ayşenur : | Arapça | Kız | Rahat ve huzur içinde yaşayan güzel. |
Ayşıl : | Türkçe | Kız | Ay gibi ışıklı, parlak. |
Ayşın : | Türkçe | Kız | Ay ışını. |
Ayşim : | Türkçe | Kız | Ay gibi güzelolan. |
Ayşirin : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi şirin ve tatlı olan. |
Ayşöhret : | Türkçe +Arapça | Kız | Şöhreti ay gibi parlak, aydınlık ve lekesiz olan. |
Aytaç : | Türkçe +Arapça | Erkek | Ay gibi parlak taç takmış olan. |
Aytan : | Türkçe | Erkek | Ay aydınlığı. |
Aytar : | Türkçe | Erkek | Haberci, haber veren. |
Aytek : | Türkçe | Erkek | Ay gibi tek, biricik, eşsiz. |
Aytekin : | Türkçe | Erkek | Ay gibi tek ve uğurlu olan. |
Aytemiz : | Türkçe | Erkek | Ay gibi saf ve temiz olan. |
Aytemur : | Türkçe | Erkek | bk. Aydemir |
Ayten : | Türkçe +Farsça | Kız | Ay gibi beyaz tenli olan. |
Ayterim : | Türkçe | Kız | Ay gibi ince ve nazik olan. |
Aytış : | Türkçe | Erkek | Konuşma, söyleyiş. |
Aytirim : | Türkçe | Kız | bk. Ayterim |
Aytok : | Türkçe | Erkek | “Ey doymuş!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aytolun : | Türkçe | Erkek | Dolunay, ayın on dördü. |
Aytöre : | Türkçe | Erkek | İyi töre, aydınlık getiren töre. |
Aytöz : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak cevher. |
Aytuğ : | Türkçe | Erkek | Ay gibi tuğ. |
Aytuna : | Türkçe | Erkek | Ay gibi gösterişli, görkemli olan. |
Aytunca : | Türkçe | Erkek | Ay ve tunca. |
Aytunç : | Türkçe | Erkek | Ay gibi parlak, tunç gibi dayanıklı olan. |
Aytunga : | Türkçe | Erkek | “Ey kahraman, yiğit!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Aytutkun : | Türkçe | Kız | Güzelliğe tutkun olan. |
Aytül : | Türkçe | Kız | Mehtap. |
Aytün : | Türkçe | Erkek | Ay ve gece. |
Aytürk : | Türkçe | Erkek | 1. Ay gibi güzel olan. 2. “Ey Türk!“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayulduz : | Türkçe | Kız | bk. Ayyıldız |
Ayülger : | Türkçe | Kız | Ay ve Süreyya yıldızı. |
Ayülker : | Türkçe | Kız | bk. Ayülger |
Ayün : | Türkçe | Erkek | Ay gibi ünlü olan. |
Ayvaz : | Türkçe | Erkek | 1. Koca, eş. 2. Güzel, yakışıklı. 3. Saçsız, kel. 4. Sağır. 5. Kaba. 6. Osmanlılar zamanında büyük konaklarda mutfak işlerini gören uşak. |
Ayver : | Türkçe | Kız | “Çevrene ışık saç, yararlı ol“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayverdi : | Türkçe | Erkek | “Çevresine ışık saçtı, yararlı oldu“ anlamında kullanılan bir ad. |
Ayyalap : | Türkçe | Kız | 1. Duru ay. 2. Ay gibi parlak ve duru. |
Ayyalın : | Türkçe | Kız | Ay gibi temiz ve saf olan. |
Ayyarkın : | Türkçe | Erkek | Ay ve güneş ışığı. |
Ayyıldız : | Türkçe | Erkek | Ay ve yıldız. |
Ayyuca : | Türkçe | Kız | bk. Ayyüce |
Ayyüce : | Türkçe | Erkek | Ay gibi parlak ve ulu olan. |
Ayyüz : | Türkçe | Kız | Ay gibi parlak yüzlü olan. |
Ayzıt : | Türkçe | Kız | Eski Türklerde güzellik, iffet, doğum tanrıçasının adı. |
Ayzühre : | Türkçe +Arapça | Kız | Ay ve çoban yıldızı. |
Azade : | Farsça | Kız | Serbest, hür, kurtulmuş. |
Azadi : | Farsça | Erkek | Özgürlük, serbestlik |
Azam : | Arapça | Erkek | Büyük, çok büyük. |
Azamet : | Arapça | Erkek | Büyüklük, ululuk. |
Azamettin : | Arapça | Erkek | Dinin azameti, ululuğu. |
Azat : | Farsça | Erkek | Kurtulmuş, serbest, özgür. |
Azelya : | Yun. | Kız | bk. Açalya |
Azer : | Farsça | Erkek | 1. Ateş. 2. Hz. İbrahim’in babasının adı. |
Azer : | Farsça | Kız | Ateş. |
Azim : | Arapça | Erkek | Büyük, ulu. |
Âzim : | Arapça | Erkek | Kararlı, azmeden. |
Azime : | Arapça | Kız | Büyük, yüce. |
Aziz : | Arapça | Erkek | 1. Ermiş, eren. 2. Sevgide üstün tutulan. |
Azize : | Arapça | Kız | Ermiş kadın. |
Azmi : | Arapça | Erkek | 1. Azimli, kararlı. 2. Sözünde duran. |
Azmidil : | Arapça +Farsça | Kız | Gönül yüceliği. |
Azmun : | Farsça | Erkek | Deneme, sınama. |
Aznavur : | Gürcüce | Erkek | 1. Yiğit, kahraman. 2. Ele avuca sığmayan. 3. Sinirli, sert, korku veren iri yarı kimse. |
Azra : | Arapça | Kız | 1. El değmemiş bakire kız. 2. Delinmemiş inci. 3. Ayak basılmamış kum. 4. Medine’nin diğer bir adı. 5. Hz. Meryem’e verilen ad. |
Azrak : | Türkçe | Erkek | Az bulunur, nadir. |
Azze : | Arapça | Kız | Şerefli, saygıdeğer. |